İSTİNAF SEBEPLERİ: ilk derece mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu haline münasip sayılabilecek daire üzerine toki kayıtları üzerinden hacizler konulduğunu, mahkeme eksik inceleme ile davayı reddettiğini oysa toki kayıtları üzerinden haciz koyabildiklerini göre hacizler konusunda meskeniyet iddiasının dinlenmesi gerektiğini eşi ile anlaşma boşanma gerçekleştirdiğini tokide ki bu kayıtlar yüzünden daire konusunda anlaşmanın yürürlüğe giremediğini, kararın kaldırılmasını ve meskeniyet iddiasının kabulüne karar verilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık; Meskeniyet şikayetin ibarettir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir....
Mahkemece; aile konutu şerhi bulunan taşınmazla ilgili meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinin, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olduğu, anılan maddeye dayalı olarak tapuda lehine aile konutu şerhi verilen kişinin haczin kaldırılmasını istemesinin mümkün olmadığı (12.HD.2014/30622 esas 2014/29007), takipte borçlu sıfatı taşımayan üçüncü kişinin bu konuda şikayet hakkı bulunmadığı, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Anayasanın 153.maddesinin son fıkrasına göre Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Anayasa Mahkemesinin 2016/10454 başvuru numaralı, 12/12/2019 tarihli (Emine Göksel başvurusu) kararında borçlu dışında ayrıca borçlunun eşinin de meskeniyet şikayeti hakkının olduğu kabul edilmiştir....
Temyiz Sebepleri Şikayetçi vekili temyiz dilekçesinde; Önceki beyanlarını tekrar ederek, müvekkilinin eşinin borcundan dolayı müvekkilinin aile konutu şerhi bulunan taşınmazına haciz konulmasının hukuka aykırı olduğunu, Anayasa Mahkemesi'nin aile konutunun haczedilmesi halinde borçlunun eşinin de yargı yoluna başvurabileceğine dair kararı olduğunu, meskeniyet şikayetinde bulunan kişinin ipotek tesis ettiği söylenen borçlu değil, borçlunun eşi olduğunu, hem müvekkilinin aile konutu olması, hem de İİK kapsamında haline münasip evi olması nazara alındığında taşınmazın haczedilemeyeceğini ve satılamayacağını iddia ederek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, meskeniyet şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İİK'nın 82/1 maddesi 3....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, meskeniyet iddiasına konu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde, Türkiye Vakıflar Bankası A.Ş lehine haciz tarihinden önce ipotek tesis edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece ilgili bankaya yazılan yazıya verilen cevapta ipoteğin Rasel Menajerlik Reklam Tanıtım ve Organizasyon Sanayi Ticaret Limited Şirketi 'nin ticari kredilerinin teminatı olarak tesis edildiği ve aynen devam ettiği bildirilmiştir....
DAVA KONUSU : MESKENİYET İDDİASI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; ikametgah olarak kullandığı dairenin kaydına haciz şerhi işlendiğini, İİK 103 davetiyesinin 11/02/2020 tarihinde gönderildiğini, davet kağıdı ile haciz işleminden haberdar olduklarını, süresinde meskeniyet şikayetinde bulunduklarını, müvekkilin eşi ile birlikte bu evde ikamet ettiğini, eşinin emekli olup evin 3 oda ve 1 salondan ibaret eski ve özelliği olmayan bir apartman dairesi olduğunu, haline münasip ev olması sebebiyle davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 20/10/2020 gün, 2020/148 E. 2020/620 K. sayılı kararla; "Davanın REDDİNE" karar verilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2020/23 ESAS 2021/174 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Denizli 3. İcra Müdürlüğünün takip dosyası ile davacı Tahsin adına kayıtlı taşınmazın haczedildiğini, söz konusu taşınmazın meskeniyet nedeniyle haczedilmez olduğunu, meskeniyet nedeni ile haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 19/11/2022 gün, 2022/1229 Esas- 2022/1136 Karar ilamı ile, ".....meskeniyet şikayetine konu edilen taşınmazda dava dışı borçlu Süleyman Dağ'ın hissesine haciz konulmuş olup takip dışı 3.kişinin haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkının olmadığı anlaşıldığından davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı.." gerekçesiyle, "1- Davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, İstanbul 11.İcra Müdürlüğünün 2022/9947 esas sayılı dosyasında davacıya kıymet takdiri tebliğ tarihinin 07/11/2022 tarihi olarak DÜZELTİLMESİNE, meskeniyet şikayetinin ve satışın iptali talebinin aktif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE," karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2018/13746 E sayılı icra takip dosyası ile alacaklı-davalı tarafından davacı müvekkiline karşı 4- 5 örnek icra takibi başlatıldığını ve müvekkiline ait İzmir İli, Güzelbahçe İlçesi, Karamanderesi Mah. 1666 Ada, 1 Parselde kayıtlı 33 numaralı bağımsız bölüm taşınmaz üzerine haciz işlemi uygulandığını, akabinde icra müdürlüğü tarafından 103 davetiyesi gönderildiğini, haciz işleminin müvekkilinin meskeni olan taşınmaza uygulanmış olup kaldırılmasını teminen iş bu meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduklarını beyanla meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinin kabulüne, dava konusu İzmir İli, Güzelbahçe İlçesi, Karamanderesi Mah. 1666 ada, 1 parselde kayıtlı 33 numaralı bağımsız bölüm taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dairemizce, 27/10/2020 tarihli oturumda usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Uyuşmazlık, Bursa 3. İcra Müd. 2016/11044 esas sayılı takip dosyasında, kıymet takdir raporunun ve 103 davetiyesinin tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğu şikayeti yanında, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İcra takip dosyasında, davacı-borçlu adına çıkartılan 103 davetiyesi ve kıymet takdir raporu tebligatları sırasıyla 02/10/2017 tarihinde ve 07/11/2017 tarihinde tebliğ edilmiştir. Tebliğ mazbatalarında, tebliğ memurunca, muhatabın adreste bulunup bulunmadığının kimden sorulduğu, adresten kısa süreli mi, devamlı mı, adreste bulunmadığının, tevziat saatlerinden sonra adrese dönüp dönmeyeceği tevsik edilmeden yapılan tebliğ işlemi bu hali ile Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30 ve 35. Maddelerine açıkça aykırı ve usulsüzdür....
Ereğli/KONYA şubesinden 08/03/2013 tarihli konut finansmanı sözleşmesinden ve ayrılmaz bir eki olan ödeme planına uygun olarak kullandığı/kullanacağı krediden doğan borçları ve buna ilaveten banka merkez ve şubeleri ile yapmış olduğu yada ilerde yapacağı kambiyo senetlerinin iskonto veya iştirasından namına açılmış ve açılacak bilcümle borçlu ve alacaklı cari hesaplardan ... diğer her türlü sebepten doğmuş ve doğacak borçlarını ... süresiz olarak ipotek ettiğini kabul ettiğini" şeklindeki kayıtlar nedeniyle, söz konusu ipoteğin, borçlunun kullandığı/kullanacağı her türlü kredinin teminatı olarak tesis edildiği ve dolayısıyla zorunlu ipotek olmadığı anlaşılmaktadır....