ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2018/2018 Talimat sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Meskeniyet şikayetinde bulunma hakkının takip borçlusu mahcuz mal malikine ait olduğundan, takip dosyasında taraf olmayan borçlu eşinin şikayetin aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından süre tutum dilekçesi verilmiş, ancak gerekçeli karar kendilerine tebliğ edilmesine ve yasal süre geçmesine rağmen istinaf sebeplerini belirten herhangi bir dilekçe sunulmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, borçlu eşi tarafından açılan meskeniyet şikayetine ilişkindir. Davacı vekili tarafından, ayrıntılı dilekçelerini gerekçeli kararın kendilerine tebliğinden sonra sunacakları belirtilerek süre tutum dilekçesi verilmiş, ancak gerekçeli karar kendilerine tebliğ edilmesine ve yasal süre geçmesine rağmen istinaf sebeplerini belirten herhangi bir dilekçe sunulmamıştır....
Dosyanın tetkikinde davacının temlik alacaklısı olduğu takip kapsamında borçluya ait taşınmazın 421.500,00 TL bedelle ihale edildiği, ihalenin kesinleştiği, daha öncesinde borçlunun meskeniyet şikayeti üzerine verilen karar gereğince ihale bedelinden 90.000,00 TL nin borçluya haline münasip ev alması için ödendiği, geriye kalan miktara ilişkin ise sıra cetveli yapıldığı ve ilk olarak ipotek alacaklısı davalıya pay ayrıldığı, kalan miktarın ise dosya alacaklısı davacıya ödenmesine karar verildiği görülmektedir. İlk sırada ipotek alacaklısına pay ayrılmasına ilişkin işlem yerinde olup, ipotek alacaklısına yapılacak ödeme elbette meskeniyet şikayeti üzerine verilen karar nedeniyle borçluya ödenen bedel sonrası kalan ve sıra cetveline konu edilen miktardan ayrılacaktır. Borçluya meskeniyet şikayeti üzerine verilen karar nedeniyle yapılan ödeme, borçlunun haline münasip ev alabilmesi için ayrılan miktardır....
Davalılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davacı tarafından açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın esastan ve zamanaşımı yönünden usulden reddine karar vermek gerektiğini, dava konusu meskeniyet iddiasına ilişkin şikayetin mahkemenin 2020/159 Esas, 2020/232 Karar sayılı dosyası kapsamında yargılama konusu yapılarak meskeniyet itirazının reddine karar verildiğini, bu kararın 18/01/2021 tarihinde kesinleştiğini, kararın kesinleşmesinden sonra icra takip işlemlerine devam edildiğini, eldeki davanın aynı mahkemenin 2020/159 Esas, 2020/232 Karar dosyası kapsamında aynı nitelikte olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, İİK'nun 82/12 maddesinde belirtilen meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 4. Maddesine dayalı maişet ve İİK'nın 82/1- 12. Maddesine dayalı meskeniyet iddiası ile haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Söke İcra Müdürlüğünün 2015/3447 Esas (2012/1812 Eski Esas) sayılı dosyasının incelenmesinde; takip alacaklısı davalı vekilince davacı borçlu aleyhine 35.481,30 TL asıl alacağın ferileri ile birlikte tahsili talebi ile ilamsız takip yapıldığı, davacıya ödeme emrinin 22/05/2012 tarihinde tebliğ edildiği, Muğla İli, Milas İçesi, Kazıklıbucak Mah., 121 Ada 223, 224, 440 ve 447 Parsel sayılı zeytinlik vasfı ile kayıtlı taşınmazlarda davacı borçlu hisse kaydına ( 223 ve 224 parsel sayılı taşınmazlarda 1/8, 440 ve 447 parsel sayılı taşınmazlarda 1/4 hisse), Aydın İli. Söke İlçesi, Yuvaca Mah., 168 Ada, 10 Parsel sayılı avlu vasfı ile kayıtlı taşınmazdaki davacı adına olan tam hisse kaydına 26/06/2020 tarihinde haciz şerhi konulduğu anlaşılmaktadır....
Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu konuda şikayet hakkı bulunmamaktadır. Somut olayda, şikayetçi ...'ın yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar uyarınca icra takibinde "borçlu" sıfatını taşımaması nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunamayacağı açıktır. Bu durumda, mahkemece, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, borçlu tarafından, tapuda, ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi 2388 Ada 6 Parselde kayıtlı 13 numaralı bağımsız bölüme ilişkin meskeniyet iddiasının ileri sürüldüğü taşınmaz üzerine haciz tarihinden önce ... Bankası A.Ş. lehine 01.11.2010 tarih ve 15279 yevmiye numaralı 160.000,00 TL bedelli ve 25.11.2010 tarih ve 16285 yevmiye nolu 100.000,00 TL bedelli iki ayrı ipotek tesis edildiği anlaşılmaktadır. Diğer taraftan İİK'nun 82/1-12. maddelerine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, borçlu adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulmuş geçerli bir haczin varlığı gerekir....
Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki “aile” terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı hak sahiplerine ödenmelidir. Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı, kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez....
İcra takibine konu ipoteğin bu nitelikte olmadığı anlaşılmakla, meskeniyet şikayetinde bulunulamayacağından ilk derece mahkemesince bu gerekçelerle şikayetin reddine yönelik olarak verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan davacının istinaf talebinin HMK 353(1)-b/1 maddesi gereğince esastan reddine, Dairemizce oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- İstanbul 21....
İcra Mahkemesinin meskeniyet iddiasına ilişkin kararının bu durumu da kapsadığı, aksini düşünmenin mahkeme kararını hukuken ve fiilen hükümsüz kılacağı ve uygulanamayacağı anlamına geleceği, durum bu iken alacaklı vekili dosyaya gelen paranın tarafına ödenmesini talep ettiği, icra müdürlüğü ise bu talebi 15.04.2019 tarihinde haklı gerekçelerle reddettiği, bu red kararı üzerine dosya alacaklısının iş bu davaya konu şikayeti yaptığı, yapılan yargılama sonucunda işbu davada yerel mahkemenin şikayeti kabul ederek dosyaya gelen paranın alacaklıya ödenmesine karar verdiği, her ne kadar icra mahkemesi kararları kural olarak yeni ve farklı bir takip için kesin hüküm sayılmazsa da, meskeniyet iddiasının icra mahkemesince davacı lehine 200.000,- TL için kabulünden sonra, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile farklı bir şahıs tarafından başlatılan sonraki takip ve o davada ipotek sahibine karşı meskeniyet iddiasında bulunulamayacağı için haciz ve satış sonrasında dosyaya gelen 134.069,25 TL satış parasının...