İlk derece mahkemesi kararında belirtildiği gibi davacı/3. kişi takibin tarafı olmadığından haczedilmezlik şikayeti bakımından aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Kaldı ki; İİK'nın 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da taşınmaz maliki borçlu bakımından dahi yoktur. İpoteğin de meskeniyet iddiası nedeniyle terkini yasal olarak mümkün değildir. Bu nedenlerle mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun İcra Hukuk Mahkemesi'ne başvurusunda; kıymet takdirine itirazın yanısıra meskeniyet şikayetinde de bulunduğu, anılan mahkemenin 2013/846-2014/179 sayılı ve 25.02.2014 tarihli kararında, kıymet takdirine itiraz yönünden mahkemenin yetkisizliğine, dosyanın yetkili İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, meskeniyet şikayeti yönünden ise, açılan davanın tefriki ile mahkemenin başka bir esasına kaydının yapılmasına karar verildiği, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nce, kıymet takdirine itirazın reddi ile birlikte meskeniyet şikayeti yönünden de hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. ....
T2 tarafından vekaletname ibraz edildiği, dava konusu taşınmazın haczine ilişkin 23/10/2020 tarihli icra müdürlüğü TAGBİS takyidat sorgu cevabının davacı borçlu vekilince 27.11.2020 tarihinde UYAP Avukat portalı ortamından açılıp okunmak suretiyle dava konusu taşınmaz kaydına haciz konulduğundan haberdar olduğu dosya kapsamından ve UYAP kayıtlarından anlaşılmıştır, borçlunun bu tarihte meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazın haczinden haberdar iken, dayanağını İİK.nun 16. maddesinden alan 7 günlük meskeniyet şikayetini somut olayda haczin öğrenilme tarihine göre anılan süre geçirilerek 30/03/2021 tarihinde yaptığı görülmüştür....
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe: İncelenen icra dosyası ve tüm dosya kapsamına göre; Çorlu 2....
Büklüm Cd. 18- 20 A No:7 Lüleburgaz Kırklareli olup tüm kayıtlarda ikamet adresi bu adres göründüğünü, dolayısı ile borçlunun meskeniyet iddiasında bulunduğu yerde ikamet ettiğine dair bir kayıt mevcut olmadığını, borçlunun meskeniyet iddiasında bulunduğu parsel "bahçe nitelikli" olup mesken olarak görünmediğinden meskeniyet iddiasına konu edilemeyeceğini beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; " ... İncelenen tüm dosya münderecatına, icra dosyası içeriğine ve bilirkişiler heyet raporuna göre; Davacının meskeniyet şikayet ve davasının KISMEN KABULÜ ile; Davacının haline münasip alabileceği ev tutarı olan 78.900- TL (davacının haline münasip ev parası olarak) ayrıldıktan sonra daha fazla miktara satılırsa ancak artan kısmın alacaklıya verilmesi koşuluyla satışına ve haczin bu şekilde devamına ... " dair karar verildiği görülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava konusu uyuşmazlık, İİK'nın 82/12. maddesi kapsamında meskeniyet şikayetine yöneliktir. İcra İflas Kanununun "paraya çevirme" başlığını taşıyan 106 ve devamı maddelerinde taşınır ve taşınmaz malların satış usulü düzenlenmiştir. Şikayete konu haciz tarihi itibari ile yürürlükte bulunan İİK'nın 106. maddesine göre, alacaklı, haczolunan mal taşınmaz ise hacizden itibaren bir yıl içinde satılmasını isteyebilir. Aynı kanunun 110. maddesinde ise; ''Bir malın satılması kanuni müddet içinde istenmez veya talep geri alınıp da, bu müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haciz kalkar'' hükmü yer almaktadır. İİK'nın 82. maddesine dayalı olarak meskeniyet şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine öncelikle İİK'nın 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İİK'nın 106-110. maddesine ilişkin değerlendirme yapılırken satış isteme süresinin başlangıcına esas tarihin, haczin tapuya işlenme tarihi değil icra müdürlüğünce verilen haciz kararı tarihi olduğu, buna göre de somut uyuşmazlıkta icra müdürlüğünce alacaklının haciz talebinin 07.3.2019 tarihinde kabul edildiği nazara alındığında, borçlunun icra mahkemesine başvuru tarihi olan 16.3.2020 tarihi itibariyle yasal bir yıllık süre içerisinde satışın istenmediği ve bu suretle haczin düştüğü belirtildikten sonra, borçlunun düşmüş hacze dayalı olarak meskeniyet şikayetini ileri sürmesinde hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddi ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılmak suretiyle yeniden kurulan hükümde şikayetin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş, öte yandan borçlu tarafından işbu şikayetten önce İİK'nın 106-110. maddelerine dayalı olarak haczin düşürülmesine yönelik olarak...
Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu ögeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Anılan maddeye göre meskeniyet şikayetinin, İİK'nun 16/1. maddesi gereğince, haczin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede yapılması gereklidir. Somut olayda, şikayete konu taşınmaza 18.06.2019 tarihinde haciz şerhi işlendiği, söz konusu haczin borçluya bildirilmesi amacıyla gönderilen davet kağıdında, taşınmazın ada, parsel numarası ve diğer belirleyici özelliklerinin belirtilmediği görülmektedir. Bu durumda şikayet konusu taşınmaz yönünden haczin İİK'nun 103. maddesi gereğince gönderilen bu davetiyenin tebliğ edildiği 17.09.2019 tarihinde öğrenildiğinin kabulü mümkün değildir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, delillerin hukuki değerlendirilmesinde yanılgıya düşüldüğünü, davanın süresinde açıldığını belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet şikayetine ilişkindir. İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, davacının meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmazlara en son 21/01/2021 tarihinde haciz konulmuş olup, davacıya 103 örnek haciz davetiyesi tebliğ edilmemiş ise de, satış ilanı 19/08/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki meskeniyet şikayeti ile kıymet takdirine itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davada davacının meskeniyet şikayetinin kısmen kabulüne birleşen davada ise kıymet takdirine itirazın kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf başvurusunun reddine davalının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına ve asıl davanın reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1- Şikayetçi şikayet dilekçesinde; ... İli, ... İlçesi, ......