WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2019/22581 sayılı dosyasında müvekkili hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, müvekkiline icra dosyasından yapılan tüm tebligatların usulsüz olduğunu, ayrıca 62, 90, 88 barkod numaralı tebligatların Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik m. 35'e aykırı olduğunu, takibe konu senetteki borç ve imzanın müvekkiline ait olmadığını, dosyada haczedilen Sakarya ili, Erenler ilçesi, 8 cilt, 753 sayfa, 755 parsel de ki bahçeli ahşap evin müvekkilinin meskeni olduğunu, İİK'nun 82 maddesi uyarınca haczedilemeyeceğini belirterek usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile usulsüz yapılan tebliğ nedeniyle müvekkilinin öğrenme tarihinin 07.12.2020 olarak düzeltilmesini, imza ve borca itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasını, kötü niyetli alacaklının takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, ayrıca meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki...

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece kıymet takdirinin 23/11/2019 tarihinde muhtara bırakılmak suretiyle tebliğ edildiği sebebi ile süre aşımından reddine karar verildiği, Fakat duruşma tarihinin tebligatı eline ulaşmadığından söz konusu kıymet takdir raporunun tebligatının usulsüz şekilde yapıldığını, bu sebeple duruşmaya katılamadığından savunma yapamadığını, gerekçeli karardan da tesadüfen haberi olduğunu, usulsüz tebligat konusu değerlendirilmeden yokluğunda dosyanın karara bağlanmasına itiraz ettiğini ve yeniden yargılama yapılması gerektiğini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER: Sakarya 4. İcra Müdürlüğünün 2019/8985 esas sayılı dosyasından yapılan takip üzerine borçlunun meskenin bulunduğu taşınmaz haczedilmiş borçlu, İİK'nun 82/12 maddesi uyarınca, haline münasip evinin haczedilemeyeceğini ileri sürerek şikayette bulunmuştur....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/04/2022 NUMARASI : 2022/150 ESAS 2022/235 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Mersin 5....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2021 NUMARASI : 2018/1290 ESAS - 2021/682 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul 9.İcra Müdürlüğünün 2017/27410 esas sayılı dosyası ile başlatılan takipte müvekkiline ait 718 parselde kayıtlı taşınmaza haciz konulduğunu, müvekkilinin hacizden 11.12.2018 tarihinde haberdar olduğunu, taşınmazın müvekkilinin haline münasip evi olduğunu beyanla meskeniyet iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Davacı borçlu tarafça, meskeniyet şikayeti ile birlikte, usulsüz tebliğ şikayetinde de bulunulmuş olmasına rağmen mahkemece, yalnızca meskeniyet şikayetine ilişkin hukuki değerlendirmede bulunulmuş, usulsüz tebliğ şikayeti ile ilgili olumlu ya da olumsuz herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355. Maddesi uyarınca, dairemizce resen nazara alınması zorunlu olduğundan; davacı tarafın istinaf sebepleri bu aşamada değerlendirilmeksizin, HMK'nun 355 ve 353/1- a-6 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen eksikliklerin giderilerek usulüne uygun şekilde hüküm kurulması için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipte haciz safhası olmadığından ve dolayısıyla meskeniyet şikayetinde bulunulamayacağından sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlu, meskeniyet şikayeti ile birlikte icra emrinin ve kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürmüş, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun “Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat” başlıklı 16. maddesine göre; “Kendisine tebliğ yapılacak...

    Davalılar vekilleri istinaf dilekçelerinde özetle; takip dosyasındaki tebligat ve kıymet takdirlerinin usulüne uygun şekilde yapıldığını, tebligatları teslim alan Mehmet Akgün'ün davacı borçlunun kardeşi olduğunu, davacının taşınmazların ihalesinin yapılmasından sonra bu hususları ileri sürmesinin kötü niyetli olduğunu açıkça ortaya koyduğunu, mahkemece hiç bir delil toplanmadan sadece davacının iddiaları çerçevesinde hüküm kurulduğunu, davanın tümden reddinin gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, davacı borçlu aleyhine başlatılan kambiyo takibinde, 103 davetiyesinin, kıymet takdir raporunun ve satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle tebliğ tarihlerinin düzeltilmesi, taşınmazların kıymet takdirine itiraz, meskeniyet iddiası ile taşınmazdaki haczin kaldırılması ve ihalenin feshi istemi niteliğindedir....

    Meskeniyet iddiası, İİK' nın 16. maddesi kapsamında şikayet olup, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca haczin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. Somut olayda takip dosyası kapsamında davacıya hacze ilişkin herhangi bir tebligat yapılmadığı, düzenlenen kıymet takdir raporunun 22/06/2016 ve 20/09/2016 tarihlerinde TK’ nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildikleri, yapılan bu tebligatlara ilişkin tebliğ mazbataları incelendiğinde üzerlerinde sadece ''mernis adresi'' ibaresinin yer aldığı görülmüştür....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama ve değerlendirmede, davacı borçlu aleyhine başlatılan takip kapsamında, davacı borçluya ait taşınmaz üzerine konulan haciz ile ilgili olarak davacı borçlunun meskeniyet davası açtığı belirlenmiştir. İstanbul 31.İcra Müdürlüğünce davacıya 02/08/2019 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiği, davacı tarafından 10/02/2021 tarihinde dava açıldığı, 103. Davetiyesinin 25/09/2020 tarihinde, kıymet takdiri raporu 02/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği şikayete konu taşınmaza haciz konulduğundan bu tarihler itibari ile haberdar olduğu, meskeniyet iddiası bir haczedilmezlik şikayeti olup, itiraz süresi haczi öğrenme tarihinden itibaren 7 gün olduğu da dikkate alındığında davacı tarafından 7 günlük süre sonrasında 10/02/2021 tarihinde açılmış olduğu belirlendiğinden şikayetin süre yönünden reddine'' karar verildiği görülmüştür....

    Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına 11.08.2014 tarihinde tapuda haciz şerhi işlendiği, İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiyenin borçluya 27.10.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde 103 davetiyesi tebliğ işlemine yönelik bir tebligat usulsüzlüğü iddiasının bulunmadığı, icra mahkemesine yapılan meskeniyet şikayeti başvurusunun ise 24.08.2015'te olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda; şikayete konu taşınmazın haczedildiğine ilişkin olarak borçluya tebliğ edilen 103 davetiyesi tebligatının usulsüz olduğuna ilişkin bir iddia bulunmadığından bu tebliğ işleminin usulsüz olduğu mahkemece resen gözetilemeyeceği gibi, borçlunun şikayet dilekçesinde ileri sürmediği 103 davetiyesi tebliğ işlemine ilişkin usulsüzlük iddiasını temyiz aşamasında ileri sürmüş olması da, şikayet konusu yapılmayan hususların temyiz aşamasında değerlendirilemeyeceği tabi olduğundan sonuca etkili olmayacaktır....

      UYAP Entegrasyonu