Dava dilekçesinde meskeniyet şikayeti ile birlikte Samsun İli Salıpazarı İlçesi Esatçifliği mevkinde bulunan 138 Ada 7 parsel ve 140 ada 11 parselde bulunan 2 adet fındık bahçesinin borçlunun geçimini sağlayan arazi olması nedeni ile İİK.82/4 maddesi gereğince haczedilemeyeceği şikayetinde bulunulduğu halde, mahkemece sadece meskeniyet şikayeti yönünden bilirkişi incelemesi yapıldığı, fındık bahçeleri yönünden herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmadığı, mahkeme kararının gerekçesinde sadece meskeniyete konu taşınmazdan bahsedildiği, ancak hüküm kısmında genel bir ifadeyle davanın kabulüne, İstanbul 23.İcra Müdürlüğünün 2018/8557 Esas dosyasından davacının taşınmazı üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verildiği, hangi taşınmaz veya taşınmazlar üzerindeki haczin kaldırıldığı hususunda açıklık bulunmadığı, haczedilmezlik şikayetinde bulunulan iki adet fındık bahçesine ilişkin hacizlerin de kaldırılıp kaldırılmadığı hususunda tereddüt bulunduğu anlaşılmakla, istinaf talebinin diğer...
Dolayısıyla, haczin kaldırılması ile meskeniyet şikayeti ile elde edilmek istenen gaye fiilen gerçekleştiğinden ve şikayet tarihinden sonra davaya konu haciz kaldırıldığından, yargılama aşamasında davanın konusuz kaldığı açıktır. Davanın açıldığı tarih itibarı ile haciz ayakta olduğundan, HMK'nın 114. maddesi kapsamında davacının bu davayı açmakta hukuki yararının olduğu tartışmasızdır. Yargılama aşamasında haczin kaldırılması ile dava konusuz kaldığından, şikayetin süresinde olup olmadığının öncelikle incelenmesi gerekir. Bu nedenle, mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde olmamakla birlikte, kamu düzeni yönünden yapılan incelemeye göre, kararın usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve şikayetin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Asıl olan borçlunun öğrendiğini bildirdiği tarih olup bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile isbatlanabilir. Bu durumda borçlunun taşınmazına konan haczi şikayet dilekçesinde beyan ettiği tarihte öğrendiğinin kabulü gerekir. Borçlu tarafından öğrenme tarihine (25.02.2016) göre 7 günlük yasal süre içinde icra mahkemesine meskeniyet şikayetinde bulunulduğuna göre mahkemece başvurunun esasının incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken istemin süre aşımı nedeniyle reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, meskeniyet şikayetine konu taşınmazın tapu kaydına 02.09.2013 tarihinde haciz şerhi işlendiği, mahcuz taşınmaza ilişkin örnek 22 davet kağıdığının borçluya 01.10.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun bu tarihte haczi öğrendiği halde 7 günlük şikayet süresinden sonra meskeniyet şikayetini 30.12.2013 tarihinde yaptığı görülmektedir. Bu durumda, mahkemece, şikayetin süresinde yapılmaması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken; yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsiz ise de; sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Şikayetçinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...
Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup; iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir. Bu nedenle, haczedilmezlik şikayetinin incelenmesi sırasında şikayetçi borçlunun ölümü halinde mirasçılarının yargılamayı sürdürmeleri mümkün değildir. Öte yandan, borçlunun ölümü ile İİK'nun 53. maddesi uyarınca; alacaklı tarafından takibin mirasçılara yöneltilmesi ve bu konuda muhtıra tebliğinden sonra, mirasçılar haczin kendilerine tebliğ tarihinden ya da öğrenmeleri halinde bu tarihten itibaren İİK'nun 16/1. maddesinde ön görülen yasal yedi günlük sürede İİK'nun 82/1-12. maddesi uyarınca kendileri adına haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceklerdir. Somut olayda, borçlu ...’in haczedilmezlik şikayetinde bulunduktan ve söz konusu şikayet incelenip karara bağlanmadan önce 13.7.2019 tarihinde öldüğü UYAP’ta mevcut nüfus kayıt örneğinden anlaşılmaktadır....
yer alan haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir....
görülmüştür. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir....
Taraflar arasındaki meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayeti ve taşkın haciz şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince meskeniyet şikayetinin kısmen kabul, kısmen reddine, taşkın haciz şikayetinin reddine karar verilmiştir. Kararın taraflar vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince şikayet eden-borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı alacaklının istinaf başvurusunun harç yönünden kısmen kabulü ile yerel mahkeme kararı kaldırılarak meskeniyet şikayetinin kısmen kabul, kısmen reddine, taşkın haciz şikayetinin reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-alacaklı vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Kuşadası İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davanın süre yönünden reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından istinafı üzerine Dairemizin 2019/777 esas, 2019/2361 karar ve 10.12.2019 tarihli kararı ile meskeniyet şikayeti yönünden yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1- a(3) maddesi uyarınca kaldırılmasına karar verilmiş, Kuşadası İcra Hukuk Mahkemesince kaldırma kararımız doğrultusunda yeniden yapılan yargılamada, meskeniyet şikayeti yönünden mahkemenin yetkisizliğine, yetkili ve görevli Mahkemenin İzmir İcra Hukuk Mahkemesi olduğuna, HMK 20.maddesi gereğince kararın kesinleşmesi, kanun yoluna başvurulması ve başvurunun reddi halinde ret kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içerisinde talepte bulunulması halinde dosyanın yetkili ve görevli İzmir İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, iş bu kararın 07.07.2020 tarihinde...
Meskeniyet şikayetinin dinlenmesi için borçlunun sürekli o evde oturması şart olmadığı gibi, birden fazla taşınmaza sahip olması da bunlardan biri hakkında meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel teşkil etmez. Şikayetçi borçlunun hangi taşınmazının meskeni olduğu konusunda seçme hakkı mevcuttur....