İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, meskeniyet şikayetinin kabulü ile İzmir 17. İcra Müdürlüğünün 2017/1529 Esas sayılı dosyasında şikayete konu Manisa İli, Kula İlçesi, Bey Mah., 158 ada 81 parselde kayıtlı 2. kat 3 nolu bağımsız bölüm üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....
Davacı haline münasip evinin haczedilemeyeceğinden bahisle meskeniyet şikayeti davası açmıştır. Mahkemece şikayetin 7 günlük yasal süreden sonra yapıldığı gerekçesiyle süre aşımı nedeniyle şikayetin reddine karar verilmiştir. İstinaf konusu karar; davacının yüzüne karşı 24/11/2020 tarihinde tefhim edilmiş, davacı 30/11/2020 tarihinde istinaf talebini belirtir süre tutum dilekçesi vermiş, gerekçeli karar kendisine 23/12/2020 tarihinde tebliğ edildiği halde yasal süre içerisinde gerekçeli istinaf dilekçesi sunmadığı gibi daha önce verdiği süre tutum dilekçesinde de herhangi bir istinaf sebebi ileri sürülmemiştir. Mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi isabetlidir. İİK'nun 365/1- son maddesi gereğince şikayetin süreden reddi kararları kesin nitelikte olup, istinaf kabiliyeti bulunmadığından istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
kabulü ile Anayasa Mahkemesi kararı ile Yargıtay içtihatları nazara alındığında kararın kaldırılarak şikayetin reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Değerlendirme Dairenin yerleşik içtihatları gereğince; haczedilmezlik iddiasına konu evde borçlunun oturmamasının meskeniyet şikayetine engel olmadığının ve meskeniyet şikayetinin, iştirak halinde mülkiyete tabi bir taşınmaza ilişkin olması halinde, her paydaşın meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı olduğu gibi, mahkemece hükme esas alınacak taşınmazın değerinin, şikayetçi borçlunun hissesi üzerinden belirlenmesi gerektiğinin tabi bulunmasına, temyiz dilekçesi içeriğine, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre alacaklının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. VI....
Yargıtay’ca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin (REDDİNE), 2-Borçlunun meskeniyet şikayeti yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK. 366. ve HUMK. 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Anılan yasal düzenleme uyarınca ,meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu konuda şikayet hakkı bulunmamaktadır. Somut olayda, şikayetçi E.. K..'ın yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar uyarınca icra takibinde "borçlu" sıfatını taşımaması nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunamayacağı açıktır. Bu durumda, mahkemece, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Şikayetçinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu 06.02.2012 tarihli haciz üzerine 06.11.2012 tarihinde İcra Mahkemesi'nce haczedilen evinhaline münasip tek konutu olduğunu; ayrıca talep ile yenileme emrinin vekil yerine asile bildirildiğini evsiz olduğu şikayetinde bulunmuş, İcra Mahkemesi'nce; şikayet kabul edildiği halde yenileme emrinin borçlu vekiline tebliğine karar verilmiş, meskeniyet şikayeti hakkında hüküm oluşturulmamıştır....
Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup; takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı yoktur. Somut olayda, şikayetçiler ..., ... ve ...'ın 22.11.2011 tarihinde haciz konulan 500 parsel sayılı taşınmazın kayden paydaşı oldukları anlaşılmakta olup; bu halde, yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar uyarınca, adı geçen 3. kişilerin icra takibinde "borçlu" sıfatını taşımamaları nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunamayacakları açıktır. Bu durumda, mahkemece, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken; yazılı gerekçeyle hüküm tesisi doğru değil ise de; sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Şikayetçilerin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...
İlk derece mahkemesi; davacının takip borçlusu olmadığı, meskeniyet şikayetinde bulunamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir. Davacı/3. kişi vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde saydığı nedenlerle birlikte Anayasa Mahkemesi'nin benzer olaylarda borçlunun eşinin dava açma ehliyetinin bulunduğuna karar verdiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı/3. kişi takip borçlusu değildir. İİK'nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde; borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı ifade edilmiştir. Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu konuda şikayet hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi yerindedir. Açıklanan nedenlerle; davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Meskeniyet Şikayeti Taraflar arasındaki uyuşmazlık ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe ilişkindir. Yargıtay Kanunun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 Sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik 2797 Sayılı Kanunun 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli Daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 20.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....