Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca, Uyuşmazlık,taşınmazdaki haczin meskeniyet iddiasına istinaden kaldırılması istemine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....

Yargıtay’ca incelenmesi istenen mahkeme kararının kıymet takdirine itiraza ilişkin bölümü, bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin (REDDİNE), 2-Meskeniyet şikayetine ilişkin mahkeme kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar....

    Samsun 2.İcra Hukuk Mahkemesinin 21/01/2022 tarih 2022/28 Esas ve 2022/49 Karar sayılı ilamı ile ise; "1- Davaya konu taşınmaz olan İstanbul Kartal İlçesi Çavuşoğlu Mahallesi 676 ada 97 parsel A Blok 9.kat 19 nolu bağımsız bölümün aile konutu olması sebebiyle bağımsız bölüm üzerine konan hacizlerin kaldırılmasına dair taleplerin bu dosyadan tefrik edilerek yeni bir esasa kaydedilerek değerlendirilmesine, 2- Mahkememizin 2022/28 Esas sayılı dava dosyasında kıymet takdirine itiraz yönünden mahkememizin yetkisizliğine; İstanbul Anadolu Nöbetçi İcra Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunun tespitine, 2- Dosyanın kıymet takdirine itiraz yönünden İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğünün bağlı olduğu İstanbul Anadolu Nöbetçi İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine" şeklinde karar verildiği, meskeniyet şikayeti yönünden dosyanın Mahkemenin 2022/39 Esas sayılı sırasına kaydedildiği görülmüştü....

    Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, meskeniyet şikayetinin yasal süre aşımından reddi ile kıymet takdirine itiraza ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır. Buna göre, Dairemizce incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, İİK’nun 365/1-son maddesinde belirtildiği üzere KESİN nitelikte olduğundan, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nun 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352.maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE), 06/06/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi....

      İlk derece mahkemesi kararında; kıymet takdirine itiraz yargılaması kapsamında alınan rapora göre borçluya ait taşınmazın 212.057,00 TL değerinde olduğu, borçlunun haline münasip alabileceği evin değerinin ise 125.000,00 TL olarak belirlendiği gerekçesiyle, şikayetin kısmen kabulüne, taşınmazın 125.000,00 TL den aşağı olmamak üzere satılmasına, satış bedelinden 125.000,00 TL nin şikayetçiye verilmesine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece alınan rapor ve ek rapor ile taşınmazın ve haline münasip ev bedelinin 125.000,00 TL olarak belirlendiğini, taşınmazın zaten ilçenin en ucuz ve tercih edilmeyen, suç oranı yüksek semtinde bulunduğunu, mahkemece kıymet takdirine itiraz yargılamasında alınan rapora itibar edilerek karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, mevcut duruma göre haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      Kıymet takdirine ilişkin itiraz davadan tefrik edilmiş, yetki itirazı ve meskeniyet şikayeti hakkında karar verilmiştir....

      Somut olayda, usulsüz de olsa ödeme emrinin borçluya 09.02.2010 tarihinde tebliğ edildiği, bundan sonra 12.11.2010 tarihinde kıymet takdir raporu tebliğ edildiği ve borçlunun ödeme emri tebliğ işlemi dışında diğer tebligatların da usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir iddiasının olmadığı anlaşılmakla en geç kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği bu tarihte takipten haberdar olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna yönelik 25.12.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süreden sonradır. O halde mahkemece, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna yönelik şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddi ile icra dosyasından 27.01.2015 tarihinde haczedilen ... İlçesi, ... Mahallesi, 2755 ada 10 parselde bulunan 1 nolu bağımsız bölüme yönelik meskeniyet şikayetinin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        Meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Takipte davacı borçluya 103 davetiyesinin tebliğ edilmediği, davacının kıymet takdiri sırasında öğrendiğini beyan ettiği, kıymet takdirinin 30/01/2019 tarihinde yapıldığı, davacının bu tarihte muttali olduğunun kabul edildiği, daha evvel bir tarihte öğrendiğine dair delil bulunmadığından meskeniyet şikayetinin yasal süresinde yapıldığı anlaşılmıştır. Hacze konu taşınmaza ilişkin tapu kaydının incelenmesinde, taşınmazın davacı borçlu adına kayıtlı olduğu, üzerinde ipotek kaydının bulunduğu anlaşılmıştır. Taşınmaz üzerinde haciz tarihinden önce dava dışı Türkiye Ekonomi Bankası lehine 14/03/2011 tarih ve 8255 yevmiye numaralı ipoteğin bulunduğu görülmektedir....

        Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki ihalenin feshi ve meskeniyet şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacının meskeniyet iddiasının süresinde yapılmamış olması nedeniyle reddine, ihalenin feshi talebinin ise hukuki yarar yokluğundan, tazminat talebinin ise işin aslı incelenmediğinden reddine karar verilmiştir. Kararın borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1082 KARAR NO : 2022/1277 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇARŞAMBA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/04/2021 NUMARASI : 2021/103 ESAS - 2021/134 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Çarşamba icra müdürlüğünün 2017/1064 esas sayılı takip dosyasında dosya borçlusu müvekkiline ait Samsun Çarşamba orta mah. 223 ada 26 parselde bulunan 26 nolu bağımsız bölümünün haczedildiğini, müvekkilinin kıymet takdir raporunun kendisine tebliği ile hacizden haberdar olduğunu, ayrıca kıymet taktirine de itiraz ettiklerini ve davanın halen derdest olduğunu, İ.İ.K.nun haczi caiz olmayan mal ve hakları düzenleyen 82/12 maddesinde borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceği şeklinde düzenleme yer aldığını, bu düzenleme nedeniyle borçlunun...

          UYAP Entegrasyonu