Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Dairesi'nin 2016/12936 E sayılı dosyasından başlatılan icra takibinde 17/02/2020 tarihinde yapılan ihalenin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı borçluya ödeme emri tebliğinin, kıymet takdiri tebliğinin ve satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğunu, kıymet takdirine itiraz hakkının tanınmadığını kıymet takdirine de bu dava ile itiraz ettiklerini taşınmazın değerinin çok düşük belirlendiğini, ayrıca taşınmazın davacı borçlunun haline münasip evi olduğunu, davacının başkaca taşınmazının bulunmadığını meskeniyet itirazlarının da olduğunu beyan etmiş, kıymet takdirine itirazlarının kabulüne, meskeniyet şikayetinin kabulüne ve ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir....

İİK'nın 103. maddesinde "Tutanak tutulurken alacaklı, borçlu veya namlarına Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebellüğe yetkili kimse bulunmazsa, bulunmayan alacaklı veya borçlu üç gün içinde tutanağı tetkik ve diyeceği varsa söylemesi için icra dairesine davet olunur. Kanunen ilavesi gereken müddetler mahfuzdur. Haciz sırasında borçlu veya alacaklı adına Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebellüğe yetkili kimse bulunduğu takdirde haciz tutanağının bir örneği bulunan şahsa verilir. Borçluya veya alacaklıya ayrıca haber verilmez. " hükmü yer almaktadır. Meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Takipte davacı borçluya 103 davetiyesinin 25/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, meskeniyet şikayetinin yasal süresinde yapılmadığı anlaşılmıştır. Mahkemenin red kararında hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır....

Dolayısı ile, tarafımızca da izah ve iştirak olunan bu gerekçelerle ilk derece mahkemesinin meskeniyet şikayeti hakkında verilen kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı tarafın meskeniyet şikayeti hakkında verilen karara yönelik istinaf başvurusunun HMK‘nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine oy birliği ile karar verilmiştir....

Buna göre, aşkın haciz şikayeti yönünden verilen kararın kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmakla İİK'nun 365/3. maddesi gereğince aşkın haciz şikayetine ilişkin verilen karara yönelik istinaf başvuru dilekçesinin reddine karar vermek gerektiği, Meskeniyet Şikayeti yönünden istinaf başvurusunun incelenmesinde, ilk derece mahkemesince belirtildiği üzere meskeniyet şikayeti ancak haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanmakta olup, davacılar aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığı, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipte haciz safhası olmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı bulunmamaktadır. Bu sebeple davacıların meskeniyet şikayetinin ilk derece mahkemesince reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

, kayınvalidesinin başka bir adreste oturduğunu, usulsüz tebligatlardan 12.08.2014 tarihinde haberdar olduğunu beyanla tebligat usulsüzlüğü şikayetinde bulunmuş, 14.08.2014 tarihinde ise, birleşen 2014/386 E. sayılı dosyada meskeniyet şikayetini ileri sürerek taşınmazına konan haczin kaldırılmasını istemiştir....

    icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ödeme emri, kıymet takdiri raporu ve 103 davetiyesi tebliğlerinin usulsüz olduğu, tebliğ tarihlerinin iptali ile ıttıla tarihi olan 21.12.2015 olarak düzeltilmesine, kıymet takdiri davasının ve meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir....

      DAVA KONUSU : MESKENİYET İDDİASI KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin hissedar olduğu Manisa ili, Alaşehir ilçesi, Sarıpınar Mahallesi, 227 ada 13 parselde kayıtlı arazi ve üzerindeki binaya İzmir 22. İcra Müdürlüğünün 2018/10623 E sayılı dosyası ile haciz konulduğunu, haciz ile ilgili olarak Alaşehir İcra Müdürlüğünün 2019/410 Tl sayılı dosyasından kıymet takdiri yapıldığını, yapılan kıymet takdiri raporunun taraflarına 23.12.2019 tarihinde elektronik tebligatla tebliğ edildiğini, yapılan haczin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Bu itibarla; Tebligat Yönetmeliğinin 30. maddesinde öngörülen şekilde ve maddede belirtilen kişilere sorularak imzaları da alınmak suretiyle, imzadan çekinmeleri halinde, bu husus da belirtilerek, Tebligat Yönetmeliğinin 35. maddesi gereğince; muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebi ve tevziat saatlerinden sonra geleceği “tevsik edilmeden”, Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre yapılan tebligat işlemi geçersizdir. Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre yapılan tebligatlarda tebliğ tarihi, maddenin son cümlesinde açıkça belirtildiği üzere, iki numaralı fişin, yani ihbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarihtir. Tebliğ tarihinin bu şekilde belirlenmesi ve geçerli sayılabilmesi, tebliğ memurunun yukarıda açıklanan araştırmayı mutlaka yapmasına ve belgelemesine bağlıdır....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, İİK'nın 82/12 maddesine dayalı meskeniyet şikayeti niteliğindedir. İİK'nın 16/1. ve 82/12. maddeleri gereğince borçlu meskeniyet şikayetini haczi öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine bildirmelidir....

        Hukuk Dairesi'nin 09/11/2020 tarih 2020/2340 Esas 2020/2021 Karar sayılı ilamı ile karara karşı istinaf yoluna başvurulamayacağı gerekçesiyle istinaf dilekçesinin reddine karar verildiği, meskeniyet şikayeti hakkında mahkemesince kesin olarak karar verildiği, meskeniyet şikayeti yapılmasının tedbir kararı bulunmadığı sürece ihale sürecine etkisinin olmayacağı, bu aşamada meskeniyet şikayetinin incelenmesi olanağının bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Ayrıca davacı 16/09/2020 tarihinde açtığı dava ile meskeniyet şikayetini bildirmiş olup, hacizden 10/09/2020 tarihinde müvekkilin evinde yapılan kıymet takdir işlemleri ile haberdar olunduğu iddia edilmiş ise de 103 davet kağıdının borçluya 31/08/2020 tarihinde bizzat tebliğ edilmesi ve dava dilekçesinde tebligatın usulsüzlüğünün iddia edilmemesi karşısında şikayetin süre yönünden reddine karar verilmiş olması da yerindedir....

        UYAP Entegrasyonu