WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....

Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesiyle kurduğu ipotekler adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak haciz tarihinden önce kaldırılan ipotek haczedilmezlik şikayetinin dinlenmesine engel olmadığı gibi ipotek fek edilmemiş olsa bile haciz tarihinde ve/veya haciz tarihinden önce ipoteğin ödenmiş bulunması halinde de meskeniyet haczedilmezlik şikayetinin dinlenmesine engel bir durumun bulunmadığı kabul edilmektedir....

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet şikayetine ilişkindir. İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, davacının meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmazlara en son 21/01/2021 tarihinde haciz konulmuş olup, davacıya 103 örnek haciz davetiyesi tebliğ edilmemiş ise de, satış ilanı 19/08/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacının 10/11/2021 tarihinde meskeniyet iddiasına dayalı olarak şikayet yoluna başvurduğu, davacının haczi öğrendiği tarihe göre şikayetin yasal süresinde olmadığı anlaşıldığından, kararda herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1240 KARAR NO : 2021/488 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/02/2020 NUMARASI : 2019/622 ESAS, 2020/177 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET ŞİKAYETİ KARAR : İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/622 Esas, 2020/177 Karar sayılı dosyasında verilen meskeniyet şikayetinin reddi kararına karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı dava dilekçesinde özetle, İzmir 15. İcra Müdürlüğünün 2019/5152 Esas sayılı takip dosyasında adına kayıtlı Denizli İli, Çardak İlçesi, Gemiş Mah., 191 ada 2 parsel sayılı taşınmazına haciz konulduğunu, İİK'nın 82/12 maddesi gereğince haline münasip evinin haczedilemeyeceğini belirterek, haczin kaldırılmasına ve satış işleminin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir....

İcra Müdürlüğü'nün 2014/ 3588 E. sayılı dosyasına ilişkin olarak yapılan bir itiraz dosyası olduğu, meskeniyet şikayetine konu takip dosyasının ise ... İcra Müdürlüğü'nün 2014/3634 E. sayılı dosyası olduğu, dolayısıyla mahkemenin bu kabulünün de dosya kapsamına uygun olmadığı anlaşılmıştır. O halde mahkemece, 103 davet kağıdının tebliğ tarihi olan 10/11/2014 tarihi esas alınarak, 17/11/2014 tarihinde yapılan şikayetin süresinde olduğunun kabulü ile işin esası incelenip oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, şikayetin süreden reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki meskeniyet şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin süreden reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: 02.03.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 365/1. maddesinde; “İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikâyetin reddine yahut süresi geçmiş bir şikâyete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri gereğince istem icra mahkemesince reddedilir” hükmü yer almaktadır....

      Ayrıca önceki meskeniyet şikayetinden feragat 6100 sayılı HMK'nun 311/1. maddesi hükmü uyarınca (mülga 1086 sayılı HUMK'nun 95/1. maddesi) feragat edildiği tarih itibariyle sonuç doğuracağından, feragatten sonra açılan söz konusu meskeniyet şikayetinin mükerrer bir şikayet niteliğinde değildir. Şikayetçi borçlu mirasçılarına icra takibinin yöneltilmediği aşamada meskeniyet şikayetinde bulunmaları ve sonrasında bu şikayetten vazgeçmeleri henüz doğmamış meskeniyet şikayeti hakkında feragat anlamına gelir ki bu feragat hukuki bir sonuç doğurmaz. Bu durumda mahkemece işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        İcra Hukuk Mahkemesinin 13/12/2018 tarih 2015/402 Esas 2018/1314 Karar sayılı dosyasında borçlunun meskeniyet şikayeti sonucunda taşınmazın satış bedelinden 200.000,00.TL’lik kısmının öncelikli olarak takip borçlusuna ödenmesine karar verilmiş olmasına, satış yapılan dosya farklı bir dosya olsa da satılanın meskeniyet şikayetine konu taşınmaz olduğu ve meskeniyet şikayetinde bulunulan takip dosyasına taşınmaz satış bedelinin artan kısmının gönderilmiş olmasına, dosyaya gelen para miktarının da 200.000,00.TL.nin altında 134.069,25.TL olmasına göre sözkonusu paranın meskeniyet şikayetine ilişkin Bakırköy 7....

        Diğer taraftan meskeniyet ve maişet iddiaları yönünden alınan raporlara davalı vekilince itiraz edildiği, mahkemece bu itirazlar giderilmeden karar verildiği anlaşılmaktadır. Meskeniyet iddiası yönünden alınan raporda taşınmaza takdir edilen değer ve haline münasip mesken değerinin tespiti yönünden emsallere yer verilmemiş olup rapor bu nedenle mahkemece denetlenebilir nitelikte bulunmamaktadır. Maişet iddiası yönünden ise davalı vekilince yargılama aşamasında davacı ve bakmakla yükümlü olduğu kişiler yönünden başkaca taşınmaz ve gelir araştırması yapılması istenmiştir....

        davalı bankanın kredi kullandırdığını ve müvekkilinin imza ve muvafakatını almadığını, bu sebeple borca itiraz ettiğini, ayrıca müvekkilinin Fatma Eroğlu'na kefaleti olmadığını, borca itiraz nedeniyle icra takibinin durdurulmasını, araç tapu ve tüm bankalardaki hacizlerin kaldırılmasını talep ettiklerini, yine icra takibi ve tebligatın müvekkiline yapılmadığından borca itiraz ettiklerini, tapu kaydındaki hacizlerin kaldırılmasını talep ettiklerini, ayrıca müvekkilinin tapu kaydındaki taşınmazlarda konutu bulunduğunu, meskeniyet şikayetinde bulunduklarını, ayrıca tüm taşınmazlardaki hacizlerin kaldırılmasını talep ettiklerini, ayrıca icra muamelesinin hatalı olduğunu, mevzuata uygun olmadığını, icra takibinin durdurulması gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu