kararın alacaklı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, diğer taşınmazlar üzerindeki haczin devam etmesi halinde sadece iki taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması talebinde bulunulmasının alacağın haricen tahsil edildiğine karine oluşturmayacağı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında, şikayetin kabulü ile haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın iptaline karar verdiği görülmektedir. 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun 23. maddesinde; ''Her ne sebep ve suretle olursa olsun, icra takibinden vazgeçildiğinin zabıtnamaye yazılması için vazgeçilen miktara ait tahsil harcının yarısı alınır....
Mahkemece; takip alacaklısının, takip dosyasında istihkak davasına konu edilen haciz işleminde muhafaza altına alınan eşyanın davacı şirkete ait olduğundan bahisle haczin kaldırılmasını istediği ve icra dairesince bu yönde işlem yapıldığı, ikinci yargılama oturumuna katılan takip alacaklısı imzalı beyanı ile 20.06.2012 tarihinde haczedilen kayısı ve makinelerin üzerindeki haczin kaldırılmasını istediği ve söz konusu eşyanın davacı şirkete olduğunu kabul ettiğini bildirdiği; davacı vekili kabul beyanına bir diyeceklerinin olmadığını,avukatlık ücreti ve yargılama gideri isteklerinin olmadığını açıkladığı, bu kapsamda kabul beyanı ve takip dosyasında davaya konu malların üzerindeki haczin kaldırıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne; 20.06.2012 günü haczedilip muhafaza altına alınan eşyanın ve kayısı ürünü üzerindeki haczin kaldırılarak davacı şirkete iadesine karar verilmiştir. Hüküm, davalı borçlu temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece; Şikayetin kabulü ile Niğde İcra Müdürlüğü'nün 2018/25938 Esas sayılı dosyasında haciz konulan Niğde İli Merkez İlçesi İlhanlı Mah. 1742 Ada, 5 Parsel 3 Kat 8 bağımsız bölüm sayılı taşınmazda şikayetçi adına kayıtlı bulunan hisse üzerindeki haczin kaldırılması şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Her ne kadar maddi tazminat açısından ihtiyati haciz kararı verilmesi yerinde ise de, talep edilen maddi tazminatın tamamı mahkeme veznesine depo edildiğinden, teminat karşılığı ihtiyati haczin kaldırılması gerekmekle, haczedilen malların yerine teminatın geçmesiyle araç üzerindeki haczin kaldırılması gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle, ihtiyati haczin henüz uygulanmamış olması, maddi tazminatın tamamının depo edilmiş olması dikkate alınarak 24.03.2022 tarihinde yatırılan 5.000,00 TL teminat üzerine ihtiyati haciz konularak, mahkemenin 04.07.2022 tarihli itirazın reddine yönelik ara kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı bulunmuştur. HMK'nın 355....
Bir başka deyişle, İİK'nun 82. maddesi hükmüne göre haczedilmezlik şikayetinde bulunan şikayetçinin payına isabet eden değerden haline uygun bir mesken edinip edinemeyeceği araştırılarak sonuca gidilmesi icap eder ( Yargıtay 12. HD'nin 08.04.2021 tarihli, 2020/8911 E, 2021/4279 K. sayılı içtihadı). İİK’nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan evden maksat, yerel geleneklere yani mahalli örf ve adete göre mesken (konut) olarak kullanılmaya elverişli yerlerdir. Bağımsız ev, apartman dairesi, kat mülkiyeti kanununa tabi bağımsız bir bölüm veya bir apartmandaki paylı mülkiyet veya el birliği mülkiyeti payı, İİK'nun 82/12. maddesi kapsamında mesken sayılır. Ancak; borçlunun boş arsası mesken sayılmaz. Eğer borçlu, boş arsa üzerine haciz tarihinden önce bina inşa etmiş ise, borçlu bu ev için meskeniyet şikayetinde bulunabilir. (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, sayfa: 513)....
Ne var ki 3. kişilere karşı ileri sürülebilmesi için haczin tapu siciline işlenmesi gerekmektedir. Bu açıklamalar ışığında, İİK’nun 106- 110.maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığı belirlenirken sürenin başlama tarihi olarak icra müdürlüğünce haciz kararının verilme tarihi esas alınmalıdır. Somut olayda, şikayete konu haczin 21/08/2020 tarihli olduğu, haczin konulduğu tarih itibariyle İİK'nun 106. maddesinin yürürlükte olan hükmü uyarınca satış isteme süresinin 1 yıl olduğu, şikayet tarihi olan 07/09/2020 tarihi itibarı ile haczin ayakta ve geçerli olduğu, mahkemece kararın 01/06/2022 tarihinde tesis edildiği, alacaklı vekilince davaya konu taşınmaz üzerindeki hacze ilişkin süresinde satış talebinin bulunmadığı, İİK'nun 110/1. maddesi gereği, taşınmaz üzerindeki iş bu haczin karar tarihinden önce düştüğü açıktır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine başlatılan takiple ilgili olarak davacı adına kayıtlı tapuda dükkan vasfında görülen 2 adet taşınmazla ilgili takip borçlusunun İİK 82.madde kapsamında haczin kaldırılması için şikayette bulunduğu, ilk derece mahkemesince şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verildiği, İİK 82/12.madde kapsamında haczin kaldırılması şikayetinde haczin öğrenildiği tarihten itibaren yasal 7 günlük süre içerisinde dava açılması gerektiği, her ne kadar davacıya İİK 103.madde kapsamında davetiye gönderilmemiş ise de icra dosyasının UYAP ortamından incelenmesinde davacının Vatandaş Portal'dan davaya konu taşınmaza haciz konulduğunu 01/03/2021 tarihinde öğrendiği, davanın ise bu tarihten itibaren yasal 7 günlük süre geçtikten sonra açıldığı anlaşılmakla, istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın süreden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şart olduğu gibi, haczin yargılama süresince de ayakta kalması gerekir. Bu nedenle, borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nın 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Dava konusu taşınmaz kaydına 11/09/2019 tarihinde haciz konulmuş olup haciz tarihi itibarı ile İİK'nın 106. maddesinin yürürlükte olan hükmü uyarınca satış isteme süresi 1 yıldır. Somut durumda şikayet tarihi olan 14/10/2019 tarihi itibarı ile haciz geçerli ve ayakta ise de, takip dosyası kapsamı ile bir yıllık yasal sürede alacaklı vekili tarafından satış talep edilmediği anlaşıldığından karar tarihi olan 01/06/2022 tarihi itibari ile İİK'nın 110. maddesi gereği, taşınmaz üzerindeki şikayete konu haczin düştüğü açıktır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Dava konusu taşınmazın davacıya ait ve mesken niteliğinde bulunduğu, bankadan verilen cevabi yazıdan da taşınmaz üzerindeki haczin konut kredisi kaynaklı olduğu, bilirkişi incelemesiyle hacizli evin değerinin 135.000,00 TL olduğunun ve evin satılması halinde borçlunun daha ucuza ev alınamayacağının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı-Temlik Alan İstanbul Varlık Yönetim A.ş vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı aleyhine Mersin 4....
davacının yapılan araştırmalarla ... içerisinde başkaca konutunun bulunmadığı anlaşılmakla; Davacının davasının kabulü ile, ... ili, Meram İlçesi, Armağan(yeni ismi: ......) mahallesinde, 2682 ada, 54 parsel, 5 bağımsız bölüm no ile tapuya kayıtlı mesken niteliğindeki taşınmazın davacının haline münasip evi olduğunun tespiti ile gayrimenkul üzerine Davalı Kurum tarafından konulan 14.03.2013 tarihli 4711 yevmiye no'lu haczin kaldırılmasına, karar verilmiştir....