Bu durumda; 11.999,85 m²'lik hafriyat dökülü alanın öncelikle eski hale getirme bedelinin ve zemin bedelinin ayrı ayrı hesaplanması, eski hale getirme bedelinin zemin bedelinden az olması halinde eski hale getirme bedeline, hafriyat dökülerek el atılan bölümün bedelinin fazla olması durumunda ise taşınmaz bedeli ile hafriyat dökülü bu bölüm için ecrimisil bedeline de hükmedilmesi ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile karar verilmesi, 2)Davacının el atmanın önlenmesi talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması, 3) Dava konusu taşınmaza 2011 yılı Haziran ayında el atıldığı belirtildiği halde, 2011 yılı Ocak – Haziran ayları arası ecrimisil bedeline de hükmedilmesi, 4)Eski hale getirme bedeli, kararın infazı sırasında belirleneceğinden infazda tereddüt yaratacak şekilde el atılan taşınmazın eski hale getirme bedelinin hüküm altına alınması, 5) 6001 sayılı Karayolları Genel...
toplam alanının 24.306,00 m2 olduğunu, bu yerin eski hale getirilmesi ve ıslahı için 8.152,23 TL masraf yapılması gerektiğini, davalıya bu miktarın ödenmesi hususunda yapılan ihtarlara rağmen belirlenen miktarı ödemediği, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla meranın eski hale getirilmesi için yapılacak 8.152,23 TL masrafın 10/07/2014 men kararı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, dava konusu meranın davalı tarafından haksız yere işgal edilen krokide 1 sayısı ile gösterilen taralı alanında bulunan ev ve müştemilatı hakkında müdahalenin meni ve kal kararı verilmesine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Sıralanan yasal düzenlemeler, eski hale getirme isteminde bulunabilmek; sürenin arzu ve ihtiyar dışında kaçırılmış olması; yeniden süre elde edebilmek için kanun yollarına başvurmanın olanaksız bulunması; eski hale getirme talebinin HMK 96. maddesinde öngörülen sürede dile getirilmesi koşullarına bağlamıştır....
Eski hale getirme talebinin kabul edilebilmesi için sürenin arzu ve ihtiyar dışında elde olmayan bir sebeple kaçırılması (6100 sayılı HMK. md. 95/1), süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen aynı sonuca başka bir hukuki yoldan ulaşılamaması (md.95/2), eski hale getirme talebinin engelin kalkmasından itibaren 2 hafta içinde yapılması (md.96/1), en geç nihai karar verilinceye kadar eski hale getirme talebinde bulunulması (md.96/2) gerekir. Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar nihai bir karardır. Nihai kararlara karşı temyiz yolu açık olup eski hale getirme talebinde bulunulduğu tarih itibariyle henüz temyiz süresi dolmamıştır. Süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen sonuca, nihai kararın temyiz edilmesi suretiyle ulaşılması mümkün olduğundan eski hale getirme talebinde bulunulamaz. Yargılamadan el çekmiş olan mahkemelerin eski hale getirme yoluyla verdikleri nihai kararı değiştirme ya da ortadan kaldırmaları da usulen mümkün değildir....
-KARAR- Dava, taşınmazın bir bölümünün davalılar tarafından yol açmak suretiyle ikiye ayırılıp, bir bölümünün döküm alanı olarak, bir diğer bölümünün havuz olarak kullanılması nedeniyle elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve zarar- ziyan tazminatı istemine ilişkindir. 1- Mahkemece, davalıların taşınmaza el attığı, kum yığdığı ve yol olarak kullanıldığı sabit olarak kabul edilip, yeniden tarım yapılabilir duruma getirilmesi süresinde oluşacak ürün kaybı belirlenerek, elatmanın önlenmesine ve 7.095,92.-TL. tazminatın tahsiline karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; CMK’ nın 42. maddesinin 1.fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında Dairemizce ve öncelikle karar verilmesi gerektiğinden, hükümlünün 27/03/2012 tarihli isteminin eski hale getirme ve temyiz istemi niteliğinde olduğu gözetilmeden yerel mahkemece 14/05/2012 tarihinde verilen eski hale getirme talebinin reddine dair ek kararın hukuken geçersiz olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Yokluğunda verilen 16.01.2007 tarihli hükmün, sanığın da katıldığı talimat duruşmasında görev alan müdafiine 25.01.2007 tarihinde tebliğ edildiği ve temyiz edilmediğinin anlaşılması karşısında sanığın eski hale getirme istemi ile, 16.01.2007 tarihli hükme yönelik temyiz...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin, 12/04/2016 tarihli dilekçesi ile eski hale getirme ve temyiz isteminde bulunduğu anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 42. maddesinin 1. fıkrasında, "süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir" şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin temyiz isteminin reddine dair 14/04/2016 günlü ek kararının hukuken geçersiz olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın yokluğunda verilen hükmün 22/03/2016 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi karşısında; sanık müdafiinin yerinde bulunmayan eski hale getirme istemi ile 12.04.2016...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik/213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet, eski hale getirme talebinin reddine 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 311. maddesi hükmüne göre, eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, inceleme mercii Yargıtay’ın ilgili dairesi olup, sanığın temyiz başvuru dilekçesi içeriği itibari ile eski hale getirme talepli olduğundan, mahkemenin 10.06.2016 tarihli ek kararının 2 no'lu bendindeki eski hale getirme talebinin reddine ilişkin bölüm kaldırılarak yapılan incelemede gereği görüşüldü; Sanığın 17.10.2015 tarihinde usulüne uygun tebliğ edilen hükmü, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süre geçtikten sonra 09.06.2016 tarihli dilekçe ile temyiz ettiği anlaşıldığından, temyiz isteminin ve yerinde görülmeyen eski hale getirme talebinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı CMK.’nın 42.maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında Dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin eski hale getirme isteminin reddine dair 18.11.2013, 02.12.2013 günlü ek kararlarının hukuken geçersiz olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Yoklukta verilen 24.01.2013 tarihli hükmün, 26.02.2013 günü Tebligat Yasasının 21/2.maddesi uyarınca usulüne uygun tebliğ edilmesi karşısında, sanığın eski hale getirme istemi ile 24.01.2013 tarihli hükme yönelik süresinde olmayan temyiz isteminin 1412 sayılı...
in, temyiz başvuru yolunun hukuka aykırı şekilde gösterilmediği gerekçesiyle, eski hale getirme talebi ile temyiz isteminde bulunması üzerine temyiz isteminin reddine, eski hale getirme talebinin Yargıtay tarafından değerlendirilmesine karar verilerek bu kararın sanığa tebliğ edildiği halde herhangi bir temyiz başvurusu yok ise de; mahkemenin 16.07.2012 günlü kararına göre dosyanın dairemize gönderildiği belirlenerek yapılan incelemede; 26.11.2012 günlü kararımızda herhangi bir temyiz başvurusu olmadığı için dosya incelenmeden iade edilmiş ise de; mahkemenin eski hale getirme talebinin Yargıtayca incelenmesi kararı verilmesi ve eski hale getirme talebinde bulunulması halinde temyiz incelemesinin dairemizce yapılması nazara alınarak mahkemenin 16.07.2012 gün ve 166-337 sayılı ek kararının kaldırılmasına karar verilmekle, Sanığın eski hale getirme talebi yerinde olmadığından ve sanığın 15.04.2010 günlü karara yönelik temyiz isteminin süresinde olmadığından sanığın temyiz isteminin 1412 sayılı...