Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen aynı sonuca, eski hâle getirme dışında, başka bir hukuki yoldan ulaşılabiliyorsa, eski hâle getirme talebinde bulunulamaz. Eski hâle getirme, işlemin süresinde yapılamamasına sebep olan engelin ortadan kalkmasından itibaren iki hafta içinde talep edilmelidir. İlk derece ve istinaf yargılamalarında, en geç nihai karar verilinceye kadar eski hâle getirme talebinde bulunmak mümkündür. Ancak, nihai karar bir tarafın yokluğunda verilmişse, tahkikat aşamasında kaçırılan süreler için kararın verilmesinden sonra da eski hâle getirme talebinde bulunulabilir. HMK’nın 97. maddesinde eski hale getirme dilekçesinde talebin dayandığı sebepler ile bunların delil veya emarelerinin gösterileceği belirlenmiş, 98. maddesinde ise, temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesi hâlinde ise eski hale getirmenin Yargıtaydan talep edileceği öngörülmüştür....

    Hukuk Dairesi tarafından, davacı şirketin 1/3 hisseyi satın aldığı tarihte taşınmaz üzerinde hafriyat artığının bulunduğu, davacının bu durumu bilerek taşınmazı satın aldığı, önceki malikin tazminat hakkını davacıya devrettiğine ilişkin bir delil sunulmadığı, bu durumda davacının bilirkişilerce tespit edilen eski hale getirme bedelinin ancak 2/3’si olan 552.640,00 TL’yi isteyebileceği gerekçesi ile bu miktar üzerinden eski hale getirme bedeline hükmedilmiş ise de, davacı tarafın dava tarihi itibariyle tam malik bulunduğu ve bu aşamadan sonra taşınmazın eski hale getirilmesinin tümüyle davacı şirket ile ilgili olduğu gözönünde bulundurulmak suretiyle, davacı lehine eski hale getirme bedelinin tamamına hükmedilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçeler ile yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru olmamıştır....

      İş dosyası ile tespit yaptırdıklarını ve eski hale getirme bedelinin hesaplandığını ileri sürerek; 266.363,93 TL eski hale getirme bedelinin ve HMK'nın 107. maddesi gereğince belirsiz miktarlı 10.000 TL kazanç kaybının taşınmazın tahliye tarihi olan 15/10/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 4,5 aylık kira alacağı 6.750 Euro karşılığı olan 41.310 TL'nin ise dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile davacının hor kullanma tazminatı (eski hale getirme bedeli) talebi ile eski hale getirme süresi içerisinde yoksun kaldığı karın tazminine ilişkin talebin reddine, 41.310 TL kira bedelinin tahliye tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Eski Hale Getirme Tazminatı Ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

          un eski hale getirme konusundaki iddiaları yerinde görülmediğinden eski hale getirme istemi ile temyiz isteminin, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi gereğince REDDİNE, 25.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            ın 25/03/2016 tarihinde sunduğu dilekçe ile de ek karara itiraz ettiğinin anlaşılması karşısında; CMK’nın 42. maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme ile aynı maddenin 2. fıkrasında, “Eski hale getirme isteminin kabulüne ilişkin karar kesindir; reddine ilişkin karara karşı itiraz yoluna gidilebilir.” şeklindeki düzenlemeye göre, suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin dilekçelerinde eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz isteminde bulunulmaması nedeniyle, temyiz talebi içermeyen eski hale getirme talebinin reddine dair karar itiraz yasa yoluna tabi olduğundan, itirazın merciince incelenmesi için dosyanın incelenmeksizin istem gibi mahalline İADESİNE, II- Suça sürüklenen çocuk ...'...

              Sanık müdafiinin temyiz istemi yönünden yapılan incelemede; Sanık müdafiinin 23.12.2015 havale tarihli dilekçe ile eski hale getirme ve temyiz talebinde bulunduğu anlaşılmakla, mahkeme tarafından eski hale getirme talebinin reddine karar verilmiş ise de, temyiz talebi ile birlikte yapılan eski hale getirme istemi 5271 sayılı CMK'nun 42/1. maddesi gereğince Yargıtayca karara bağlanacağından, bu konuda verilen 23.12.2015 tarihli eski hale getirme hususundaki karar hukuken geçersiz ve yok hükmünde olduğu gözetilerek yapılan incelemede; 15.05.2014 tarihli gıyabi mahkumiyet hükmünün sanığa usulüne uygun olarak 02.09.2014 tarihinde tebliğ edildiği cihetle, sanık müdafiinin 1 haftalık yasal süresinden sonra hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından, şartları dosyada bulunmadığından sanık müdafiinin eski hale getirme ve temyiz talebinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 21/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık,mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyetine, temyiz isteminin reddine ve eski hale getirme talebi konusunda karar verilmek üzere dosyanın Yargıtay'a gönderilmesine Dosya incelenerek gereği düşünüldü; CMK’nın 42.maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse,eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında,hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında Dairemizce ve öncelikle karar verilmesi gerektiğinden,hükümlünün eski hale getirme ve temyiz istemi hakkında yerel mahkeme tarafından 03.04.2014 tarihinde verilen temyiz isteminin reddine ve eski hale getirme istemi hakkında karar verilmek üzere dosyanın Yargıtay'a gönderilmesine ilişkin hukuken geçersiz olan ek karar kaldırılarak hükümlünün eski hale getirme ve 25.03.2011 tarihli karara yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde; Hükümlünün...

                  bu adresten taşınmış olması nedeni ile karardan haberi olmadığını bildirerek eski hale getirme isteminde bulunmuşsa da; sanığın adres değişikliğini bildirmediği, tebligatın usulüne uygun olduğu ve eski hale getirme isteminin yerinde olmadığı belirlenerek yapılan incelemede; Yokluğunda verilen ve 27.05.2013 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmü 1412 Sayılı CMUK'un 310/1-2. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra 21.03.2014 tarihinde temyiz eden sanığın eski hale getirme istemi ile temyiz isteminin aynı kanunun 317.maddesi gereğince REDDİNE, 23/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    Ağır Ceza Mahkemesinin eski hale getirme talebinin kabulüne ilişkin 30.11.2011 tarih, 2011/801 D.İş sayılı kararlar kaldırılarak yapılan incelemede; Sanığın yokluğunda verilen 06/05/2010 tarihli kararın, savunmasında beyan ettiği adresine 06.09.2010 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ olunmasına rağmen, sanık müdafiinin yasal süresi geçtikten sonra 21/10/2010 tarihinde eski hale getirme talebinde bulunduğu, sanığın da 12.05.2011 tarihli dilekçesiyle eski hale getirme ve temyiz talebinde bulunduğu anlaşılmakla, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi uyarınca eski hale getirme ve buna bağlı temyiz isteminin REDDİNE, 23/10/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu