"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ecrimisil ve eski hale getirme tazminatı davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 07.05.2012 gün ve 2012/5670-6426 sayılı ilamı ile temyiz istemi süreden ret kararı verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi, ecrimisil, eski hale getirme ve tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece eski hale getirme ve tazminat isteminin reddine, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminin kabulüne karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiş, davacının temyiz isteminin süresinde olmaması nedeniyle Dairemizin 07.05.2012 tarihli, 2012/5670 - 6426 Esas ve Karar sayılı ilamı ile reddedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.12.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi eski hale getirme tazminatı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına eski hale getirme tazminatının kısmen kabulüne dair verilen 30.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 22.06.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
toplam alanının 16.295,00 m2 olduğunu, bu yerin eski hale getirilmesi ve ıslahı için 8.282,75 TL masraf yapılması gerektiğini, davalıya bu miktarın ödenmesi hususunda yapılan ihtarlara rağmen belirlenen miktarı ödemediği, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla meranın eski hale getirilmesi için yapılacak 8.282,75 TL masrafın 29/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Gerekçeli kararın usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olması karşısında; tebliğnamedeki görüşe katılınmamıştır. 5271 sayılı CMK’nın 42.maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında; sanığın infazın durdurulması istemli dilekçesi, eski hale getirme istemi niteliğinde olduğundan eski hale getirme istemi ile birlikte temyiz isteminde de bulunulması nedeniyle eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin eski hale getirme ve temyiz isteminin reddine ilişkin 28.09.2009 günlü ek kararının hukuken geçersiz olduğu, yokluğunda verilen hükmün sanığın 24.04.2009'da yakalama...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.08.2013 gününde verilen dilekçe ile meranın eski hale getirilmesi bedelinin tahsili talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili, davalı şirketin 477 parsel sayılı mera niteliğindeki taşınmazdan malzeme almak suretiyle niteliğini bozduğunu ileri sürerek, meranın eski hale getirilmesi için 130.709,65 TL'nin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Takibe itiraz edilmesi üzerine açılan bu davada mahkemece bilirkişi tarafından belirlenen 7292 TL eski hale getirme bedelinden 1538,50 TL depozito bedelinin düşülmesinden sonra 5753,50 TL üzerinden itirazın iptaline ve bu miktar üzerinden %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de eski hale getirme bedeli uzman bilirkişi raporu doğrultusunda mahkemenin takdiri ile belirlenmiştir. Bu durumda ortada likit ve belli bir alacağın varlığından sözedilemez. Mahkemece davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde istemin kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda 2 nolu bentte yazılı nedenlerle hükmün icra inkar tazminatına hasren BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 19.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.Başkan...
(HMK m. 95/1) Eski hale getirme talebi, temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesine dayalı olarak istendiğine göre, bu talebin Yargıtayca incelenip karara bağlanacağında kuşku yoktur (HMK m. 98/2). Davalı vekilinin eski hale getirme talebine eklemiş olduğu raporun, arzu ve ihtiyari haricinde muameleler yapmaktan aciz olduğunu tespit eder nitelikte olmadığı ve eski hale getirme koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin eski hale getirme isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla eski hale getirme talebi yerinde görülmemiş, temyiz müddeti aşıldığından temyiz dilekçesinin de süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.07.2004 ve birleştirilen davada 07.07.2004 günlerinde verilen dilekçeler ile meranın eski hale getirme bedelinin tazmini talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın ve birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen 07.05.2019 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili, duruşmasız incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 18.01.2022 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekilleri Av. ... ve Av. ... ile karşı taraftan davacı ... vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Açık duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Çankırı 1....
Eski hale getirme talebi .. 95 ve devam eden maddelerinde düzenlenmiştir. Bu na göre; elde olmayan bir sebeple, yani kusur olmaksızın gerçekleşen bir sebepten dolayı, kanunda belirtilen kesin süre içinde yapılması gereken işlem yapılamazsa, eski hale getirme yoluna başvurulabilecek olup, talep dilekçesinde de talebin dayandığı sebepler ile bunların delil ve emarelerinin gösterilmesi gerekmektedir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre, mahkeme ilamı, tebligat üzerindeki şerhe göre .. tarihinde bizzat davalıya yapılmış olup davalı eski hale getirme dilekçesindeki iddialarını kanıtlamak için delil sunmamıştır. Davalıya yapılan tebligatın 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na göre usulüne uygun olarak yapıldığı ve temyiz süresini geçirdikten sonra eski haline getirme talebinde bulunduğu anlaşılmakla davalının yasal ve haklı nedenlere dayanmayan eski hale getirme isteminin .. 95. ve devamı maddeleri hükümleri uyarınca reddedilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 5271 sayılı CMK’nın 42.maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında; eski hale getirme istemi ile birlikte temyiz isteminde de bulunulması nedeniyle eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin eski hale getirme isteminin reddine ilişkin 13.09.2013 günlü ek kararının hukuken geçersiz olduğu, yokluğunda verilen hükmün sanığın bildirdiği son adresinde, eşine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, sanığın geçerli bir mazeret sunamadığı ve eski hale getirme isteminin yerinde olmadığı belirlenerek yapılan incelemede; Yokluğunda verilen ve 15.02.2012 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmü 1412...