Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 8.6.2006 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.12.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava mera vasıflı taşınmaza elatmanın önlenmesi ile meranın eski hale getirilmesi bedeli ve ot bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili istemi ile açılmış, davalı davanın reddini savunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.05.2013 gününde verilen dilekçe ile meranın eski hale getirilmesi bedelinin tahsili talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 21.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, davalı tarafından 459 sayılı mera parseline tecavüz edildiğini, tecavüzün ......

      Davacı idare davalının mera parselini 2016 yılında kullandığı iddiasına dayalı olarak meranın eski hale getirilmesi bedelinin tahsilini talep etmiş ise de, keşifte ve duruşma sırasında dinlenen tanık beyanlarına göre, mera parselini davalının 2010 yılından sonra hiç kullanmadığı, taşınmazın da 31/01/2014 tarihinde mera olarak sınırlandırıldığı, öncesinde mera olmadığı, dolayısıyla 2016 yılında mera parselinin davalı tarafından kullanılmaması ve davalı tarafından kullanıldığı tarihte taşınmazın mera olmaması nedeniyle meranın eski hale getirilmesi bedelinden davalının sorumlu olmayacağı kanaatine varılmış ve aşağıdaki gibi hüküm kurmak sonuç ve kanaatine varılmıştır..." gerekçesiyle davının reddine karar verilmiştir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/07/2021 NUMARASI : 2020/71 ESAS, 2021/486 KARAR DAVA KONUSU : Meraya Yapılan El Atmanın Önlenmesi, Mera Üzerine Yapılan Yapıların Kal'i ve Meranın Eski Hale İade Bedelinin Tazmini KARAR : Tokat 2....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.09.2014 gününde verilen dilekçe ile meranın eski hale getirme bedelinin tahsili talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili, davalıların 611 sayılı mera parselinin 13000 m² sürmek suretiyle elattıklarını belirterek 5.681,00TL eski hale getirme bedeli ile ot bedelinin tespiti ve faizi ile tahsilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, merayı ilk bozan kişilerin davalılar olduğu ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava meranın eski hale getirme bedeli ve ot bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

        Eski hale getirme bedeli vasfı bozulan meranın ıslah edilmek suretiyle mera vasfının kazandırılması için boş olan arazide yapılacak masraflardır. Oysa bilirkişi tarafından hesabedilen ve mahkemece kabul edilen eski hale getirme bedellerine kaline karar verilen ağaçların kesilme, uzaklaştırma, kök sökme ve tesviye bedelleri de katılmıştır. Yıkım ile ilgili masraflar değişken olup hükmün infazı sırasında dikkate alınacağından bu masrafların da tahsiline karar verilmesi doğru değildir. Diğer taraftan dava dilekçesinde eski hale getirme bedeli olarak 1069,62 TL nin faizi ile tahsiline karar verilmesi istenmiştir....

          Mahkemece eski hale getirme istemi hakkında bir hükme varılabilmesi için; taşınmaz başında keşif icra edilmeli, meranın bozulmadan önceki halinin, bozulmamış çevre meralar ile kıyaslanıp bozmanın getirdiği nitelik kaybı belirlenmeli, eski hale getirilmesi için yapılması gereken işlemler ile bu iş için harcanacak giderler birlikte değerlendirilerek bir sonuca varılması gerektiği halde başka bir konuda açılan davada yapılan keşfe dayanılarak verilen rapora itibar edilerek karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bozulması gerekmiştir. Ayrıca davacı davasında hem elatmanın önlenmesi, hem de eski hale getirme bedelinin tahsilini birlikte istediğinden, elatmanın önlenmesi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması da doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde davalı ...'e iadesine, 25.01.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Diğer taraftan raporda 901 parselin T13 olarak işaretlenen 63.99 metrekarelik kısmın eski hale getirme bedeli 4.081.282 TL, 719.087 TL ot bedeli, 6.718.950 TL de arazi değeridir. Az yukarıda sözü edildiği üzere, meraların yararlanma hakkı bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olacağından Hazine bu gibi yerlerden yararlanma hakkının engellendiğinden söz ederek ot bedeli isteyemez. Mahkemece ot bedeline ilişkin istek bu nedenle reddedilmelidir. Diğer yandan, taşınmazların rayiç değerlerinin tahsili de talep edilemez. Dava konusu olayda Hazinenin isteyebileceği sadece T13 bölümünün eski hale getirme bedeli olarak bilirkişice hesaplanan 4.081.282 TL ile çoğun içinde az da bulunur kuralı gereği 2003 yılında davalılar tarafından müstakilen yararlandıkları anlaşılan dönemdeki haksız kullanma karşılığı kira bedelinden ibarettir....

              Yukarıda yer verilen mevzuatın birlikte değerlendirilmesi neticesinde, Kanun koyucu tarafından, meraların gerek 3091 sayılı Kanun hükümleri kapsamında amaç dışı kullanıma karşı korunmasının gerekse de amaç dışı kullanım halinde eski hale getirilmelerine dair masrafların tahsil edilmesinin amaçlandığı sonucuna varılmıştır. Başka bir ifadeyle 3091 sayılı Kanun hükümlerinin işletilmesi eski hale getirme masraflarının tahsiline engel oluşturmayacaktır....

                Davalı T10 cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın babası T9 tarafından tarımsal amaçla kullanılmak suretiyle işgal edildiğinin tutanaklarla tespit edildiğini, bu taşınmazın babasından kendisine ve diğer mirasçılara intikal ettiğini, taşınmazın bir kısmını kendisinin kullandığını, meranın eski hale getirilmesi bedelinden kendi payına düşün kısmını ödemeye hazır olduğunu, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacı kurum üzerinde bırakılmasına talep ettiğini belirtmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, "...Dava meranın tarımsal amaçla kullanılmak suretiyle vasfının değiştirilmesi nedeniyle 4342 Sayılı Mera Kanununun 4/4 hükmüne dayanılarak yapılan meranın eski hale getirilmesi tazminatı talebine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu