Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Beldesi 188 ada 34 parsel sayılı 7.658.500 m2 yüzölçümündeki taşınmaz yaylak vasfıyla, halkı tarafından yayla olarak kullanıldığı, halen halen ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/162 E. ve sayılı ve Kadastro Mahkemesinin 1995/80 E. sayılı dosyasında davalı oldukları belirtilerek malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tesbit edilmiştir. Asliye hukuk mahkemesince, görevsizlik kararı verilerek dosya kadastro mahkemesine devredilmiştir. Davacı ... 120 ada 49 parselin kendisine ait tapu kapsamında mera olduğu iddiasıyla, kendi adına mera olarak tespit ve tescili istemiyle dava açmış, yargılama sırasında, Çiftçi Mallarını Koruma Başkanlığı ve ... ile ... ve arkadaşları 120 ada 49 parselin davacı ve kendi adlarına mera olarak tespit ve tescili istemiyle davaya katılmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı ... aleyhine 12.06.2009 tarihli dilekçeyle elatmanın önlenmesi ve kal, birleşen dava davacısı ... tarafından Hazine ve köy tüzel kişiliği aleyhine 03.07.2009 gününde verilen dilekçe ile tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen 20.04.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi birleşen dava davacısı ... ve davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı köy, davalının kadastro işlemleri sırasında köy boşluğu olarak kullanılan meydana haksız elattığını ileri sürerek elatmanın kal suretiyle giderilmesini istemiştir. Davalı, çekişme konusu taşınmaz bölümünün köyle ilişiği olmadığını, davanın reddini savunmuştur....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, meraya elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. 3. Değerlendirme 1. Davacı Hazine, 208 ada 3 parsel sayılı mera parseline elatmanın önlenmesi ve kâl isteminde bulunmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.01.2006 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 07.07.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 327 parsel sayılı mera vasıflı taşınmaza elatmanın önlenmesi, meranın eski hale getirilmesi ve ot bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davalı dava konusu yerin mera vasfında olmadığını, mülkeyitinin dava dışı ...'a ait olup kiralayarak kullandığını mer'aya el atmadığından davanın reddini savunmuştur....

          Mera, yaylak ve kışlaklar; özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zaman aşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz. ..." hükmü yer almakta ve hangi durumlarda ve ne şekilde meraların amaç dışı kullanılacağı sayma yoluyla belirtilerek sınırlandırılmıştır....

          Mera, yaylak ve kışlaklar; özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zaman aşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz. ..." hükmü yer almakta ve hangi durumlarda ve ne şekilde meraların amaç dışı kullanılacağı sayma yoluyla belirtilerek sınırlandırılmıştır....

          Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera yaylak ve kışlaklar, özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz (Mera Kanunu m.3-4) 31.5.1965 tarihli ve 4/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma ... sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı...”öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa ... olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....

            Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş,idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder. Somut olayda da; davacı kadim kullanma hakkına dayanarak elatmanın önlenmesi isteminde bulunmuştur. Bozma ilamından sonra yapılan keşif sonucu alınan 06.11.2006 tarihli asıl ve 18.06.2007 tarihli ek bilirkişi raporlarının eki krokide dava konusu taşınmazda Antalya Mera Komisyonunca yapılan çalışma ile tahsis edilen bölümler işaretlenmiştir. Dosya, arasına bu tahsise ilişkin kayıtlar getirtilmemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.12.2015 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal talebi, birleştirilen davada tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; kal istemine ilişkin davanın tefrikine, elatmanın önlenmesi davasının birleştirilmesine dair verilen 02.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-birleştirilen dosya davalısı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava elatmanın önlenmesi ve kal, birleştirilen dava Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı-karşı davalı ..., 66 parsel sayılı taşınmazına davalıların sınırdan tecavüzde bulunduğunu, elatmanın önlenmesi ile binanın tecavüzlü kısmının yıkılmasını istemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.03.2003 gününde verilen dilekçe ile yaylaya elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 13.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ..., ... ve ... vekili, davalı ... vekili, davalı ..., davalı ... ve davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 18.09.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu