Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder. Meraya el atmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Mera, yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/436 KARAR NO : 2021/1174 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HANAK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2020 NUMARASI : 2020/35 ESAS - 2020/310 KARAR DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Mera Sınırlandırmasının İptali Ve Aidiyetin İptali) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, dava konusu Ardahan ili, Hanak ilçesi, Sazlıçayır Köyü eski 136 ada 1 parsel, yeni 108 ada 6 parsel ve eski 135 ada 180 parsel, yeni 105 ada 101 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili 01/08/2008 tarihli ve usule aykırı olarak verilen komisyon kararının iptaline, dava konusu taşınmazların davalı Yamçılı köyü adına yapılan tespitinin ve kaydının iptali ile 29/11/2007 tarih ve 19 sayılı Kadastro Tespit Tutanağındaki gibi Sazlıçayır Köyü adına Sazlıçayır merası olarak özel siciline tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.09.2015 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve taşınmazın mera olarak sınırlandırılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 22.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı Hazine vekili, 2008 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında davalı adına tescil edilen 125 ada 31 parsel sayılı taşınmazın, kadim mera olduğunu ileri sürerek tapunun iptali ile mera olarak sınırlandırılmasını istemiştir. Davalı, dava konusu taşınmazın atalarından kaldığını, 150 yıldır kullandıklarını, 1309 tarih 5, 23, 1 No'lu tapu kaydının bulunduğunu, davanın reddini savunmuştur....
Mera Kanununun 6. maddesine göre mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisi Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılır. Uygulamayı yapacak merci ise valilik onayı ile oluşturulacak olan mera komisyonu ve komisyona bağlı olarak çalışan teknik ekiplerdir. Aynı Kanunun 3. maddesinde yapılan tanımlamalara göre, Tahdit; çayır, mera, yaylak ve kışlak arazisi olduğuna karar verilen yerlerin sınırlarının usulüne uygun olarak ülke nirengi sistemine dayalı 1/5000 ölçekli haritalar üzerinde belirtilmesini ve bu sınırların arazi üzerinde kalıcı işaretlerle işaretlenmesini, Tespit; bir yerin mera, yaylak ve kışlak arazisi olup olmadığının resmi evrakla ve bilirkişi ifadeleri ile belgelendirilmesini, ifade eder....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.07.2003 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine dair verilen 19.02.2004 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, öncesi mera olan ancak kadastro sırasında davalılar adına özel mülk olarak tespit ve tescil edilen 245 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırılması istemiyle açılmıştır. Davalılardan ..., davanın reddini savunmuş, diğer davalılar savunmada bulunmamıştır. Mahkemece, 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra davanın açıldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 10.675.27 m2 miktarındaki kısmın iptali ile mera olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilmiştir. Hükmü davacı Hazine ve davalı temyiz etmiştir. Dava, tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma isteğine ilişkindir. 4342 Sayılı Mera Kanununun 3. maddesinde mera; hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerler olarak tanımlanmıştır. Aynı kanununun 4. maddesinin 3. fıkrasında, “mera, yaylak ve kışlaklar, özel mülkiyet geçirilemez, ilk fıkrasına göre de, mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkı bir veya birden çok köy veya belediyeye aittir. Bu yerler Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Meralar, kamu ortak mallarından olup, maliki Hazinedir ve özel mülkiyete konu olamaz şeklindedir. Bu cümleden olarak zilyetlikle kazanılmaları da mümkün değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve yayla olarak sınırlandırma davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 13.11.2008 gün ve 2008/10960 - 13653 sayılı ilamiyle bozulmasına karar verilmişti....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacılar T32 ve arkadaşları vekili " dava konusu Amasya İli, Taşova İlçesi, Yolaçan Köyü 101 ada 45 parsel ve 101 ada 2 parselde kayıtlı taşınmazların gerçekte mera-yaylak vasfında olmamasına rağmen tapuda mera-yaylak olarak tescil edildiğini, bilirkişi raporu ile mera-yaylak vasfının olmadığı tespit edildiği halde yerel mahkeme tarafından raporun değerlendirmeye alınmadığını, dava konusu ile ilişkilendirilemeyen gerekçelerle davanın reddedildiğini, yerel mahkeme tarafından taşınmazların mera-yaylak vasfının son bulmuş olması ve özellikle 2/B kapsamına uygun olmasının özellikle değerlendirilmesi gerekirken bu değerlendirmenin yapılmadığını, davacıların mera tahsis değişikliği kararı olmadığı için taşınmazların mera vasfından çıkarılması için bu davayı açtıklarını, mera-yaylak vasfında olmayan bir taşınmazın tapuda halen mera-yaylak olarak gösterilmesinden kaynaklanan bir durumun söz konusu olduğunu, davanın konusunun da esasen bu olduğunu, müvekkillerinin...
Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder. Meranın aidiyetinin tespiti davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Mera, yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir....
İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun ( 1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi, 4342 sayılı Mera Kanunu. 2. 4342 sayılı Mera Kanun'u 3 üncü maddede mera, hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yer şeklinde tanımlanmıştır. 3. 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 5 inci maddesi ''Komisyonca tespit edilecek ihtiyaca göre aşağıda belirtilen yerler mera, yaylak ve kışlak olarak, köylere veya belediyelere tahsis edilir. a) Kadimden beri mera, yaylak ve kışlak olarak kullanılan yerler ile aynı amaçla kullanılmak üzere köy veya belediyelere tahsis ya da terk edilen yerler, b) Devletin hüküm ve tasarrufunda veya Hazinenin mülkiyetinde bulunan arazilerden etüt sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak yararlanılabileceği anlaşılan yerler, c) Mera, yaylak ve kışlak olarak kullanılmak...