Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, ... adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek ... adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan  taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce ... ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir" hükmü getirilmiştir....

    Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir” hükmü getirilmiştir....

      bir fark bulunmadığının görüldüğü, kaldı ki, davacı tarafın çekişmeli taşınmazın yaylak olarak sınırlandırılmasına ilişkin talebi, çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince aynı zamanda mera olarak sınırlandırma istemini de içerdiği, mahallinde yapılan keşifte dinlenen tanık ve yerel bilirkişi beyanlarına göre, çekişmeli taşınmaz üzerinde yılın belli dönemlerinde dahi olsa herhangi bir yerleşimin bulunmadığı ve taşınmazın yaylak olarak değil, civar köylerde ikamet eden köylüler tarafından hayvan otlatmak amacıyla mera şeklinde kullanıldığının anlaşıldığı, öte yandan, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi tarafından hava fotoğrafları üzerinde yapılan incelemeler sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda ve üç kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu raporunda da çekişmeli taşınmazın mera vasfında olduğunun açıkça belirtildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, Antalya ili Korkuteli ilçesi Yukarıkaraman Yaylası 207 ada 5 parsel sayılı taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına ve mera niteliği...

        bir fark bulunmadığının görüldüğü, kaldı ki, davacı tarafın çekişmeli taşınmazın yaylak olarak sınırlandırılmasına ilişkin talebi, çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince aynı zamanda mera olarak sınırlandırma istemini de içerdiği, mahallinde yapılan keşifte dinlenen tanık ve yerel bilirkişi beyanlarına göre, çekişmeli taşınmaz üzerinde yılın belli dönemlerinde dahi olsa herhangi bir yerleşimin bulunmadığı ve taşınmazın yaylak olarak değil, civar köylerde ikamet eden köylüler tarafından hayvan otlatmak amacıyla mera şeklinde kullanıldığının anlaşıldığı, öte yandan, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi tarafından hava fotoğrafları üzerinde yapılan incelemeler sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda ve üç kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu raporunda da çekişmeli taşınmazın mera vasfında olduğunun açıkça belirtildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, Antalya ili Korkuteli ilçesi Yukarıkaraman Yaylası 207 ada 5 parsel sayılı taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına ve mera niteliği...

          Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan  taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir" hükmü getirilmiştir....

            Mera Kanununun 6. maddesine göre mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisi Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılır. Uygulamayı yapacak merci ise valilik onayı ile oluşturulacak olan mera komisyonu ve komisyona bağlı olarak çalışan teknik ekiplerdir. Aynı Kanunun 3. maddesinde yapılan tanımlamalara göre, Tahdit; çayır, mera, yaylak ve kışlak arazisi olduğuna karar verilen yerlerin sınırlarının usulüne uygun olarak ülke nirengi sistemine dayalı 1/5000 ölçekli haritalar üzerinde belirtilmesini ve bu sınırların arazi üzerinde kalıcı işaretlerle işaretlenmesini, Tespit; bir yerin mera, yaylak ve kışlak arazisi olup olmadığının resmi evrakla ve bilirkişi ifadeleri ile belgelendirilmesini, ifade eder....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, meraya el atılması nedeniyle tazminat isteğine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. Maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı kamu düzeni yönünden resen yapılmıştır. Mera, bir veya birden fazla köy halkına bağımsız ya da birlikte kullanmak üzere tahsis edilmiş olan veya böyle bir tahsis kararı olmamasına rağmen kadimden bu yana hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin, mevcut intifa hakları dışında üzerinde fiili ve hukuki tasarruf hakları bulunmayan taşınmazlardır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında, kamu malı niteliğindeki mera yaylak ve kışlaklar, özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz (Mera Kanunu 3 ve 4.madde). Meralar, Devletin sadece nezaret ve muhafaza yetkisi bulunup, tahsis şekli keyfi bir şekilde değiştirilemez....

              Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Davacı, dava konusu meraya davalıların tarım yapmak suretiyle işgal ve tecavüzde bulunduğunu belirtmiş, iddiasına Tokat İl Tarım ve Orman Müdürlüğü 01/06/2018 tarihli Pazar Mera Teknik Ekibi Komisyonu tarafından hazırlanan mera alanının kim tarafından, ne şekilde kullanıldığına dair raporunu dayanak göstermiştir....

              Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya iş yeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek veya özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen daha sonra Hazine tarafından ilgili Belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve hâlen tapuda Hazine adına kayıtlı olan taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir." şeklinde düzenlemeler yapılmıştır....

                Davaya konu, 314 Nolu Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair 381 Nolu Tebliğin 2. maddesi ve 3. maddesi ile Tebliğin "b) Devredilebilecek kişiler" başlıklı alt bölümünde geçen "yapı sahibi" ibaresinin yürürlükten kaldırılmasına ilişkin kısmı hakkında; Dava konusu Tebliğin değişiklikten önceki halinde; "A-maddenin uygulanacağı mera, yaylak ve kışlaklar" başlıklı ilk bölümünün (c) fıkrasında; ''Mera, yaylak ve kışlakların, yerleşim yeri olarak işgal edilmesi, yani bu şekilde kullanılması, yerleşim ve işgal durumunun da 1/1/2003 tarihinden önce olması gereklidir. Bu tarihten sonra işgal edilerek yerleşim yeri olarak kulanılan mera, yaylak ve kışlaklarda, bu madde hükmü uygulanmayacaktır....

                  UYAP Entegrasyonu