WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, 15.06.2009 tarihinde keşfen yapılan inceleme sonucu dava konusu binaların davalı adına kayıtlı 2519 parsel sayılı taşınmaz sınırları üzerinde olup 2516 parsel sayılı mera vasfındaki taşınmaza herhangi bir tecavüzü bulunmadığı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, mera'ya elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5. maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6. maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Dava, 4342 sayılı Kanun'un 4/4 maddesine ve TMK 683 maddesine dayalı vasfı bozulan meranın eski hale getirilmesi bedelinin tahsili ve men istemine ilişkindir. Mera ve yaylaya el atma nedeniyle elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat isteme hakkı kural olarak Hazine ile yararlanan köy veya Belediye tüzel kişiliklerine aittir. Mera, bir veya birden fazla köy ve kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz. (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4)....

    Mahkemece davalı köyün ağaç kestiği iddia edilen taşınmazın 575 parsel olmadığının saptandığı mera tahdit ve tespit çalışmalarının henüz kesinleşmediği ve 575 parselin davacı köye tahsis edilmiş olduğunun da kanıtlanmadığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesi isteminin reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı köy tüzel kişiliği temyiz etmiştir. Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden 575 sayılı parselin davacı köye tahsis edilen mera olduğu, davalı köyün davacı köyden ayrılarak 1992 yılında hükmi şahsiyet kazandığı, yörede yapılan mera tespit ve tahsis çalışmalarının davanın açıldığı 12.9.2007 tarihinde devam ettiği anlaşılmaktadır. 4342 sayılı Mera Kanunu 5.maddesi hükmüne göre mera, yaylak ve kışlakların tahsisini belirleyecek merci yine bu kanuna göre kurulan mera komisyonlarıdır. Yasada komisyonların nasıl çalışacağı ve hangi ölçülere göre köy veya belediyelere mera tahsis edeceği gösterilmiştir....

      Dava, tahsisli meraya elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Mera, bir veya birden fazla köy ve kasaba halkına, bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera yaylak ve kışlaklar, özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz (Mera Kanunu m.3-4). Dava konusu alanların davacı köyün tahsisli merası olduğu hususunda çekişme yoktur. Taşınmaz başında yapılan keşifte merada ...köylülerinin çadırlarının bulunduğu saptanmıştır. Ancak, köylülerin kullanımı köy tüzelkişiliğinin burada hak iddia ettiği anlamına gelmez. Kaldı ki davalı köyün dava konusu alanda hak iddiasıyla köylülerinin merayı kullanmalarına yönelik tahrik ve teşviklerinin bulunduğu da kanıtlanamamıştır. Subjektif hakkının ihlal edildiği iddiasıyla mahkemeden hukuki koruma ./.....

        Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera yaylak ve kışlaklar, özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz (Mera Kanunu m.3-4) 31.5.1965 tarihli ve 4/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı...”öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.8.2003 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın husumetten reddine dair verilen 4.10.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma isteğine ilişkindir. Hukuki nitelikleri itibariyle Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olan meralar özel mülkiyete konu olamazlar. Bu nedenle de mülkiyeti Devlete ait olan yerlere ilişkin davaları Hazine açabileceği gibi meraların sınırları içinde bulunduğu ve yararlanma hakkı olan Köy tüzelkişilikleri ve Belediyelerin de dava açma hakları vardır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13/06/2011 gününde verilen dilekçe ile mera parseline elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10/04/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava meraya elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı Hazine vekili, mera parseli olan 1910 ve 1911 parsel sayılı taşınmazlara davalının bina yapmak ve ağaç dikmek sureti ile elattığını ileri sürerek meraya elatmanın önlenmesini, kal, eski hale getirme ve ot bedelinin tahsilini istemiştir....

              Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder. Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle ... tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Mera, yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir....

                Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera yaylak ve kışlaklar, özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz (Mera Kanunu m.3-4) 31.5.1965 tarihli ve 4/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma ... sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı...”öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa ... olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....

                  Yargılamalar sırasında Hazine davaya asli müdahil olarak katılarak, tapu kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırma ve taşınmaz üzerindeki binanın yıkılmasını istemiştir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin kabulü ile taşınmaz üzerindeki binanın yıkılmasına karar verilmiştir. Hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4).Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir....

                    UYAP Entegrasyonu