Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 4342 sayılı Mera Kanunu uyarınca İl Mera Komisyonu tarafından mera tespit ve tahdit çalışmaları yapıldığı, dava, mera komisyonu tespit ve tahdit kararının iptali istemiyle 30 günlük askı ilânı süresi içinde açılmış ise de, mera komisyon kararının askı ilânından önce çekişmeli taşınmazın bulunduğu köyde genel arazi kadastrosu yapılıp çekişmeli taşınmaz hakkındaki kadastro tespit tutanağının kesinleştiği, İl Mera Komisyonunca yapılan bu işlemlere karşı yapılan itirazların inceleme ve sonuca bağlanması 4342 sayılı Mera Kanunun 13. maddesi gereğince genel mahkemelerin görevi içinde bulunduğu, görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu istek olmasa bile yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesinin zorunlu bulunduğu, hal böyle olunca; mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasının usûl ve kanuna aykırı olduğu" gereğine...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.05.2005 gününde verilen dilekçe ile mera komisyonu kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.01.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 11.03.2005 tarih 5 sayılı mera komisyon kararının iptalini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava konusu taşınmazın mera vasfında, tarıma elverişli olmayan arazi vasfında olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. 4342 Sayılı Kanunun 6.maddesi hükmü uyarınca, mera, yaylak ve kışlakları tespit, tahdit ve tahsis işlemleri Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.01.2009 gününde verilen dilekçe ile Mera Tespit Komisyonu Kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Mera Tahsis Komisyonu kararının iptali istemiyle açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı Hazine temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.01.2009 gününde verilen dilekçe ile mera tespit komisyonu kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Mera Tahsis Komisyonu kararının iptali istemiyle açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı Hazine temyiz etmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, Mera Komisyon kararının iptali ile zilyetliğin tespiti ve tapu kütüğüne yazılması istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Hukuki nitelikleri itibariyle devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olan meralar özel mülkiyete konu olamazlar. Bu nedenle de mülkiyeti devlete ait olan yerlere ilişkin davayı Hazine açabileceği gibi meraların sınırları içinde bulunduğu ve yararlanma hakkı olan köy tüzel kişilikleri ve belediyelerin de dava açma hakları vardır. 2. 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 5 inci maddesine göre Hazinenin mülkiyetinde bulunan arazilerden etüt sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak yararlanılabileceği saptanan yerler mera kaynakları içerisine alınabilir. 3. Değerlendirme 1. Dava konusu taşınmazlar 1957 tarihinde kadastro tespitinde tarla vasfı ile Hazine adına tescil edilmiştir....
Davacı gerçek kişiler teknik ekiplerin tespit ve tahdit çalışmaları sırasında mera kaynakları arasına aldığı taşınmazların mera vasfı taşınmadığını esasen bu taşınmazlar mera olarak tahdit edilirse, köyün tarım arazilerine yol girişleri olmadığından, zarar vereceklerini bu nedenle komisyon kararının iptalini istemişler, davaya 08.06.2004 tarihinde müdahil olan köy dahi ayni iddiayı ileri sürmüştür. 4342 sayılı Mera Kanununun 5. maddesine göre Devletin hüküm ve tasarrufunda veya hazinenin mülkiyetinde bulunan arazilerden etüt sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak yararlanılabileceği anlaşılan yerler yasanın 9. maddesi hükmünce teknik ekiplerin Bakanlıkça çıkartılan yönetmelikteki normlara göre uygun görmeleri halinde mera, yaylak veya kışlak ihtiyacı için bu kapsama alınabilir. Açıkçası bir yerin mera, yaylak ve kışlak kapsamına alınmasında 4342 sayılı kanun, kurulan teknik ekipler ve mera komisyonunu yetkili kılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.03.2009 gününde verilen dilekçe ile mera komisyon kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.09.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mera tahsis komisyonu kararının iptali ve bu karara istinaden kayıtlara işlenen tahsis şerhinin terkini istemleriyle açılmıştır. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, mera tahsis komisyon kararının iptaline karar verilmiştir. Hükmü, davacı Hazine temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mera, Yaylak ve Kışlağa İlişkin Davalar K A R A R Mahkeme kararındaki nitelendirmeden anlaşıldığı üzere dava; orman idaresinin taraf olduğu, orman araştırmasını geretiren, 6831 sayılı Yasadan kaynaklı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (20.)...
Tapunun davalı köyün de taraf olduğu kadastro mahkemesindeki dava sonucu tesis ve tescil edildiği, mera tahsis çalışmaları sırasında mera kaynakları arasına alınarak tahsis edildiği anlaşılmaktadır. 4342 sayıl Mera Kanununun 9. maddesine 4916 sayılı yasanın 27. maddesi ile eklenen 7. fıkra ile; “Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazinenin özel mülkiyetindeki arazilerin mera, yaylak veya kışlak olarak tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınır” hükmü getirilmiştir. Görüldüğü üzere, bu nitelikteki bir yerin 4342 sayılı Mera Kanununun 5.maddesinden yararlanılarak mera kaynakları arasına alınması anılan yasa hükmü uyarınca tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınmasına bağlıdır. Somut uyuşmazlıkta, değinilen biçimde işlem yapılmadığından dava konusu yerin mera kaynakları arasına alınması olanaklı değildir....
Mahkemece 17.04.2009 tarih 432 sayılı mera tahsis kararının kesinleşip kesinleşmediği de araştırılarak bu tahsis kararı ile ilgili hüküm tesisi gerekirken dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede tespit ve tahdit çalışmalarına ilişkin 05.10.2007 tarihli kararın iptaline karar verilmesi doğru olmamıştır. 3-Davalı ... Köyişleri Bakanlığı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; 4342 Sayılı Kanunun 6. Maddesi hükmü uyarınca, mera, yaylak ve kışlakları tespit, tahdit ve tahsis işlemleri Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılır. Bu amaçla da, yasanın öngördüğü özellikleri taşıyan 8 kişiden oluşan bir komisyon kurulur. Az önce söylendiği üzere, bu komisyonun görevi mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsis işlemlerini yapmaktır. Dolayısıyla, mera uyuşmazlıklarında husumet, yararına tahsis işlemi yapılan köy veya köyler ile Belediyelere düşer....