Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

mera olarak tespit edilecek yerlerin 4342 sayılı Kanunun 5.maddesinde açıklandığını, taşınmazın mera vasfı taşımadığını, tamamen teknik ekiplerin sorumsuzluğu ve il’de ilk defa yapılan bu tür çalışmaların acemiliği sonucu yerin mera olarak tespit edildiğini, 4342 sayılı Kanunun 13/5.maddesi uyarınca bu davayı açmak zorunda kaldıklarını belirterek vekil edeninin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ancak 2 nolu mera parseli dahilinde tespit ve sınırlandırılan İl Mera Komisyonunun işleminin iptaline karar verilmesini istemiş; 14.09.2009 tarihli ıslah dilekçesiyle de Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı yanında ... ve Ilıkaynak Köyü Tüzel Kişiliğini davalı göstermek suretiyle Mera Komisyon Kararının iptali yanında isteklerinin belgesizden tescil davası olarak ıslah edildiğini belirterek dava konusu yerin vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiş ve ıslah dilekçesi harçlandırılmıştır....

    Mera Kanununun 5/b maddesinde, Mera Komisyonunca tespit edilecek ihtiyaca göre, Devletin hüküm ve tasarrufunda veya Hazinenin mülkiyetinde bulunan arazilerden etüd sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak yararlanılabileceği anlaşılan yerler mera, yaylak ve kışlak olarak köylere veya belediyeye tahsis edilebilecek yerler arasında sayılmıştır. Mera Kanununun 15. maddesinde, Köy veya belediyelerin mera, yaylak ve kışlak ihtiyaçlarındaki değişme ve gelişmeler gözönünde tutularak tahsis kararının değiştirilmesinin mera komisyonunun teklifi üzerine valiliğin onayı ile yapılacağı, 10. maddesinde, mera, yaylak ve kışlak olarak tespit ve tahdit edilen yerlerin haritalarının birer örneğinin ilgili Tapu Sicil Müdürlüğüne gönderileceği düzenlenmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.06.2009 gününde verilen dilekçe ile mera komisyon kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Mera Tahsis Komisyonu kararının iptali istemiyle açılmıştır. Davalı, taşınmazın mera niteliği ile mera kaynakları arasına alınmasında kendilerinin etki ve katkısı olmadığını, yararlanma hakkı Yeniköy tüzel kişiliğine ait olsa da kendilerine husumet düşmeyeceğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davacı Hazine temyiz etmiştir....

        Köyü, ... mevkiinde bulunduğu kayıt örneğinde yazılıdır. 4342 sayılı Mera Kanununun 5. maddesinde mera kaynaklarının neler olabileceği sıralanmış, bunların arasında Hazinenin mülkiyetinde bulunan arazilerden etüd sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak yararlanılabileceği anlaşılan yerler de gösterilmiştir. Kısaca, Hazinenin özel mülkiyetindeki bir taşınmazdan mera olarak yararlanılması mümkünse bu tür bir yer teknik ekipler ve komisyon tarafından mera kaynakları arasına alınabilir. Ne var ki, anılan yasanın 9. maddesi hükmüne göre bu tür bir taşınmazın belediye ve mücavir alan sınırları içersinde bulunduğu saptanırsa mera olarak sınırlandırılabilmesi için tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınması gerekir. Eldeki uyuşmazlıkta mahkemece, 1407 sayılı parselin belediye veya mücavir alanı sınırları içerisinde kalıp kalmadığı, kalmakta ise Maliye Bakanlığından izin alınıp alınmadığı sorulup saptanmamıştır....

          Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan  taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir....

            MERA KANUNU [ Madde 5 ] 4342 S. MERA KANUNU [ Madde 14 ] 4342 S. MERA KANUNU [ Madde 1 ] 4342 S. MERA KANUNU [ Madde 3 ] "İçtihat Metni" Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.11.2006 gününde verilen dilekçe ile mera komisyon kararının iptali, dava konusu yerin mera olmadığının tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; yargı yolu nedeni ile davanın reddine dair verilen 24.04.2007 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, şahsi hak iddiasına dayalı olarak 06.10.2006 tarih 370 sayılı mera komisyon kararının kısmen iptali istemiyle açılmıştır. Davalılardan Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı vekili Mera Komisyon kararının idari nitelik taşıdığını, iptal istemiyle açılan davanın da idari yargı yerinde görülmesi gerektiğini savunmuştur....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/11/2022 NUMARASI : 2022/106 ESAS - 2022/323 KARAR DAVA KONUSU : Mera Tespit Komisyonu Kararının İptali KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin Kars, Merkez, Mezra köyü, 154 ada 96 parsel sayılı taşınmaza el birliği mülkiyeti hükümleri uyarınca malik olduğunu taşınmazın bulunduğu parselin bir kısmının Kars Valiliği İl Mera Komisyonu kararı ile mera kanunu kapsamında meralaştırıldığını, kararın tarih ve sayısının bilinmediğini, taşınmazın yüz ölçümünün küçüldüğünü, müvekkilinin mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek taşınmazla ilgili mera komisyonu karının iptaline, müvekkiline ait parselin mera içerisinden çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Mahkemece yapılacak keşifte; kadimlik iddiası yerel bilirkişi ve tanıklara taşınmazın kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı ve sınırları sorularak sonuca gidilmelidir. Somut uyuşmazlıkta, dava konusu 101 ada 6 parsel sayılı taşınmaz mera olarak sınırlandırılan taşınmaz 26.09.2008 günlü ve 48 numaralı kadastro komisyon kararı ile taraf köylerin kullanımına bırakılmıştır. 4342 sayılı Mera Kanununun 6. maddesi mera komisyon ekibinin kimlerden oluşacağını ve nasıl kurulacağını hükme bağlamıştır. Aynı yasanın 9. maddesinde de komisyon tespit ve tahdit çalışmalarının hangi usul ve esaslara göre yapılacağı belirtilmiştir. Davacının iptalini talep ettiği 26.09.2008 günlü ve 48 sayılı karar mera komisyonu tarafından değil kadastro komisyonunca alınmış bir karardır. Mera komisyonunun 25.09.2012 günlü ve 8704 sayılı yazısında da davalı ...’nde mera tahsis çalışmasının yapılmadığı belirtilmiştir....

                Mahkemece 1350, 1351, 1354, 4594 ve 4616 parsellere ilişkinmera şerhine” dair mera komisyon kararının iptali hüküm altına alınmış, 2261 ve 4615 parsellere ilişkin dava reddedilmiş, hükmü davacı Hazine ile davalılardan köy tüzel kişiliği temyiz etmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun yasanın amacını belirleyen 1.maddesi hükmüne göre bu kanunun amacı; daha önce çeşitli kanunlarla tahsis edilmiş veya kadimden beri kullanılmakta olan mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların tespiti, tahdidi ile köy ve belediye tüzel kişilerine tahsislerinin yapılması belirlenecek kurallara uygun biçimde kullandırılması, bakım ve ıslahları yapılarak kullanımın denetlenmesi ve gerek duyulursa kullanım amacının değiştirilmesini sağlamaktır. Kuşkusuz bütün bu sayılan iş ve işlemleri yasanın 6.maddesi hükmünce kurulan komisyon ve teknik ekipler yapacaktır....

                  Meradan yararlanma hakkı olan köy ve belediyeler mera olarak sınırlandırılma, yoksun kaldıkları yararlanma nedeniyle haksız elatmanın kaldırılmasını, hayvanlarının yararlanamaması sebebiyle ot bedelini, mülkiyet hakkı sahibi olan Hazine ise, mera olarak sınırlandırılmasını,haksız elatmanın giderilmesini ve bunun dışında 4342 sayılı Mera Kanununun 4/4 maddesine dayanarak meralarda meydana gelen tahribat sebebiyle eski hale getirme masraflarının tahsilini haksız eylem sahibinden isteyebilir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5. maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6. maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerinin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu