Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, 101 ada 2 parsele ilişkin davanın reddine, 101 ada 3 parsele yönelik davanın kabulüne, 101 ada 3 parselin tapu kaydının iptaliyle davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine, hükmün red ve avukatlık ücretine ilişkin bölümleri davacı vekili, kabule ilişkin bölümü davalılar vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Dava konusu 101 ada 2 ve 3 parsel, ahır, samanlık, garaj ve tarla niteliğinde olup, 1969 yılında yapılan Toprak Komisyonu çalışmaları sırasında hali ve taşlık niteliğinde tespit dışı bırakıldığı ve ... tarafından 1984 yılından itibaren kullanılmaya başlandığı ancak, kazanma koşullarının gerçekleşmediği açıklanarak 26.11.1998 ve 24.06.1999 tarihlerinde belgesizden Hazine adına tespit edilmiş, tutanakların 06.01.2000 tarihinde kesinleşmesi üzerine tapu kaydı oluşmuştur. Dava; TMK.nun 713/1, 3402 sayılı Kanunun 14.maddesi uyarınca iptal ve tescil isteğine ilişkindir....

    Tarım İl Müdürlüğü Mera Komisyonunun 16/03/2007 tarih ve 2007/10 K. sayılı kararı ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yaylak vasıflı yerlerden olduğuna karar verildiğini, ilgili kararın süresi içinde askıya çıkarıldığını ve kanunî süresi içinde dava açtıklarını, zilyet ve maliki olduğu dava konusu taşınmazların 4342 sayılı Kanunun tarifindeki gibi kadimden beri mera, yaylak ve kışlak olarak kullanılan yerlerden olmadığını, kadimden beri bu şekilde kullanılmayan, aksine evvelinden beri tarım amaçlı kullanılan ve tapu kayıtlarında da tarla vasfında gözüken ve halen de tarla olarak kullanılmaya devam edilen arazilerinin de bu vasıf dışına çıkarılarak yaylak olarak tahsis edilmesinin mümkün olmadığını, yörede kanunda yer alan yaylak tanımına uygun bir kullanım halinin yani çiftçilik ile uğraşarak yazı geçirmek veya hayvan otlatmak üzere taşınmazların kullanımının da sözkonusu olmadığını, ayrıca, iptale konu komisyon kararında yaylak olarak tahsisi öngörülen alanların tam olarak nereyi...

      Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan  taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir....

        Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan  taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir....

          Meradan yararlanma hakkı olan köy ve belediyeler mera olarak sınırlandırılma, yoksun kaldıkları yararlanma nedeniyle haksız elatmanın kaldırılmasını, hayvanlarının yararlanamaması sebebiyle ot bedelini, mülkiyet hakkı sahibi olan Hazine ise, mera olarak sınırlandırılmasını,haksız elatmanın giderilmesini ve bunun dışında 4342 sayılı Mera Kanununun 4/4 maddesine dayanarak meralarda meydana gelen tahribat sebebiyle eski hale getirme masraflarının tahsilini haksız eylem sahibinden isteyebilir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5. maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6. maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerinin GıdaTarım ve Hayvancılık Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır....

            Mahkemece 1350, 1351, 1354, 4594 ve 4616 parsellere ilişkinmera şerhine” dair mera komisyon kararının iptali hüküm altına alınmış, 2261 ve 4615 parsellere ilişkin dava reddedilmiş, hükmü davacı Hazine ile davalılardan köy tüzel kişiliği temyiz etmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun yasanın amacını belirleyen 1.maddesi hükmüne göre bu kanunun amacı; daha önce çeşitli kanunlarla tahsis edilmiş veya kadimden beri kullanılmakta olan mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların tespiti, tahdidi ile köy ve belediye tüzel kişilerine tahsislerinin yapılması belirlenecek kurallara uygun biçimde kullandırılması, bakım ve ıslahları yapılarak kullanımın denetlenmesi ve gerek duyulursa kullanım amacının değiştirilmesini sağlamaktır. Kuşkusuz bütün bu sayılan iş ve işlemleri yasanın 6.maddesi hükmünce kurulan komisyon ve teknik ekipler yapacaktır....

              Mahkemece davalı köyün ağaç kestiği iddia edilen taşınmazın 575 parsel olmadığının saptandığı mera tahdit ve tespit çalışmalarının henüz kesinleşmediği ve 575 parselin davacı köye tahsis edilmiş olduğunun da kanıtlanmadığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesi isteminin reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı köy tüzel kişiliği temyiz etmiştir. Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden 575 sayılı parselin davacı köye tahsis edilen mera olduğu, davalı köyün davacı köyden ayrılarak 1992 yılında hükmi şahsiyet kazandığı, yörede yapılan mera tespit ve tahsis çalışmalarının davanın açıldığı 12.9.2007 tarihinde devam ettiği anlaşılmaktadır. 4342 sayılı Mera Kanunu 5.maddesi hükmüne göre mera, yaylak ve kışlakların tahsisini belirleyecek merci yine bu kanuna göre kurulan mera komisyonlarıdır. Yasada komisyonların nasıl çalışacağı ve hangi ölçülere göre köy veya belediyelere mera tahsis edeceği gösterilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Yenitaşlı köyü tüzel kişiliği tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 1981 yılında yapılan arazi kadastrosu sırasında .... köyü 1263 parsel sayılı 457900 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Haziran 1980 tarih 17 nolu tapu kaydı ile orman dışı bırakılan saha niteliğiyle 6831 sayılı Yasanın 2. maddesi ve 2/B uygulamaları ile Hazine adına orman dışına çıkarılan alanda kalması nedeniyle Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..... köyü tüzel kişiliği, taşınmazın Mera Tespit Komisyonu kararı ile mera olarak tespit edildiğini, kadim köy merası olduğunu, Hazine adına tapu kaydının iptali ile mera, yaylak, kışlak olarak özel siciline tescili iddiasıyla dava açmıştır....

                  adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra ... tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek ... adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, ... ce herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda ... adına kayıtlı olan  taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce ... ye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir” hükmü getirilmiştir....

                    Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, ... adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek ... adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda ... adına kayıtlı olan  taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce ... ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir” hükmü getirilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu