Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, yaylaya elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Dava konusu yerde taraflar hak iddia etmektedirler. Dosya içerisinde bulunan İl Tarım Müdürlüğünün 02.02.2007 tarihli yazısına göre dava konusu yaylanın bulunduğu bölgede İl Mera Komisyonunun mera tespit ve tahdit çalışmalarının tamamlanmış olduğu ancak tespit ve tahdit çalışmalarının kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece, İl Mera Komisyonunun çalışmalarının kesinleşip kesinleşmediğinin sorularak, kesinleşmemiş ise kesinleşmesi beklenerek uyuşmazlığın tespit ve tahdit çalışmalarının sonucuna göre çözümlenmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi doğru görülmediğinden karar bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 30.03.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Dava ve birleşen davalar mera, yaylak ve kışlak vasıflı taşınmazlara elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 02.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Başka bir ifade ile köy ve belediyelerin eski hale getirme masraflarını, Hazinenin de ot bedelinin tahsilini talep etmesine olanak yoktur. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5. maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6. maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerinin GıdaTarım ve Hayvancılık Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır. Anılan yasanın 4/1 maddesinde meraların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve bunlardan yararlanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olabileceği hüküm altına alınmış olduğundan, devletin hüküm ve tasarrufu altında olan meralar hakkında Hazinenin mülkün sahibi olması sıfatıyla dava açma hakkının varlığını kabul etmek gerekir....

        Başka bir ifade ile köy ve belediyelerin eski hale getirme masraflarını, Hazinenin de ot bedelinin tahsilini talep etmesine olanak yoktur. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5. maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6. maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerinin GıdaTarım ve Hayvancılık Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır. Anılan yasanın 4/1 maddesinde meraların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve bunlardan yararlanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olabileceği hüküm altına alınmış olduğundan, devletin hüküm ve tasarrufu altında olan meralar hakkında Hazinenin mülkün sahibi olması sıfatıyla dava açma hakkının varlığını kabul etmek gerekir....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; mera parseline elatmanın önlenmesi, muhdesatın kali, eski hale getirme istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır....

            O köy veya beldeyi köy yada belde insanlarından ayrı düşünmek mera, yaylak ve kışlaklardan yararlanmalarını yasaklamak mümkün değildir. Esasen bu konuda yasal düzenlemeler yapılmış, Mera Kanununun 4.maddesinde kullanım hakkı köy yada belediye halkına tanınmış, 20.maddede ise, yaylaklardan kullanımın kullanma amacına uygun yapılar meydana getirilerek sürdürülmesine izin verilmiştir. Tamamı 60 m2 den ibaret olan yayla evi niteliğindeki yapı bilirkişi tarafından basit yapı olarak saptandığına, Yasa o köy halkından olan kişiye yaylada barınma imkanı da tanıdığına, barınmanın ise ancak yaylada iskan etmeye yeterli ve elverişli bir bina ile sürdürülebileceğine göre kişinin yayladan yararlanma olanaklarını ortadan kaldırır şekilde davalının elatmanın önlenmesine ve yapının kal’ine karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece davacının elatmanın önlenmesi ve kal istemlerinin reddi yerine bu talepler de hüküm altına alındığından karar bozulmalıdır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yaylaya elatmanın önlenmesi ve kal. K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yaylaya elatmanın önlenmesine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 21.02.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli Daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 03/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Davalı vekili, davalı Şirketin almış olduğu ruhsatlar çerçevesinde maden arama ve işletme faaliyetlerini yürüttüğünü, davacının mera ikazı üzerine faaliyetlerini durdurduklarını ve ... İl Tarım Müdürlüğü Mera Komisyonuna müracat edildiğini, taşınmazın hazine arazisine dönüştürülmesinin talep edildiğini, ... Kaymakamlığının da dava konusu taşınmaz için men kararı verdiğini ve bu süreçte de ödemeler yaptıklarını, davanın konusuz kaldığını belirterek reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, meraya elatmanın önlenmesi, kal ve ot bedelinin tazmini istemine ilişkindir. 4302 sayılı Mera Kanunun 14. maddesi "Tahsis amacı değiştirilmedikçe mera, yaylak ve kışlaktan bu Kanunda gösterilenden başka şekilde yararlanılamaz....

                  Başka bir ifade ile köy ve belediyelerin eski hale getirme masraflarını, Hazinenin de ot bedelinin tahsilini talep etmesine olanak yoktur. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5. maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6. maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerinin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır. Anılan yasanın 4/1. maddesinde meraların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve bunlardan yararlanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olabileceği hüküm altına alınmış olduğundan, devletin hüküm ve tasarrufu altında olan meralar hakkında Hazinenin mülkün sahibi olması sıfatıyla dava açma hakkının varlığını kabul etmek gerekir....

                    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, meraya ve yaylaya elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilmiş ayrıca; HMK'nun 357. maddesindeki "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz." kuralı nazara alınmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu