"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.11.2009 gününde verilen dilekçe ile Mera Tespit Komisyonu Kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın ... yönünden husumetten reddine, diğer davalılar yönünden kabulüne dair verilen 03.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı Belediye Başkanlığı vekili ve dahili davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Mera Komisyonunun 09.10.2009 tarihli ve 39 sayılı yayla tahsis kararının iptali istemiyle açılmıştır. Davalı belediye, kendilerine husumet düşmeyeceğini, diğer davalı Hazine ise mera komisyonunca yapılan işlemlerin yasaya uygun bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mera komisyon tespitine itiraz ve tescil ... ile Ilıkaynak Köyü Tüzel Kişiliği ve dahili davalı Hazine aralarındaki mera komisyon tespitine itiraz ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Van 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 19.11.2009 gün ve 158/535 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi dahili davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... ... dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı taşınmaz bölümünün uzun zamandır mera vasfını yitirmek suretiyle ekilip biçilerek zilyet ve tasarrufunda bulunduğunu, 4342 sayılı Mera Kanunu uyarınca yapılan çalışmalarda nizalı yerin Mera Komisyonu tarafından Ilıkaynak Köyü merası olarak tespit edilerek, bilahare tahsis kararı verildiğini, niza konusu taşınmaz bölümüne ilişkin tespit ve tahsis kararlarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir....
Davalı T7 vekili istinaf dilekçesinde özetle; bahse konu kararın "kısmen kabul" e ilişkin kısmının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu parselin mera özel siciline kayıtlı olduğunu, dosyada mübrez ziraat bilirkişi raporunda da bu yönde iken davanın kısmen kabul edilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T3 istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın müvekkili belediyenin yetki ve sorumluluk alanında olmadığından davanın müvekkili idare açısından husumetten reddi gerektiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, kesinleşmiş tahdide ve ayrıca eylemli orman iddiasına dayalı olarak açılan tescil ve mera komisyonu kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme yeterli değildir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda orman kadastro haritası yöntemince uygulanıp kapsamı belirlenmemiştir....
Ancak, mahkemece, taşınmazların 1955 yılında yapılan kadastro sırasında mera olarak sınırlandırılarak özel sicile kaydedildiği ve 2010 yılında mera komisyonu tarafından mera olarak tahsis edildiği halde kararda mera komisyon kararının iptaline karar verilmemesi ve mera kaydının iptali yerine mera olan vasfının iptaline karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle; hüküm fıkrasının 1. paragrafında yer alan "sayılı" kelimesinden sonra gelen “taşınmazların mera olan vasfının iptali” ifadesi kaldırılarak, yerine “taşınmazlara ilişkin mera komisyonu tarafından yapılan mera tesbit ve tahdit çalışmaları ile tahsis çalışmalarının iptaline ve taşınmazların mera olan kaydının iptali” ifadesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.'...
Davalar, ... iptali ile mera olarak sınırlandırılması istemine ilişkindir. Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir....
Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir” hükmü getirilmiştir....
mera olarak tespit edilecek yerlerin 4342 sayılı Kanunun 5.maddesinde açıklandığını, taşınmazın mera vasfı taşımadığını, tamamen teknik ekiplerin sorumsuzluğu ve il’de ilk defa yapılan bu tür çalışmaların acemiliği sonucu yerin mera olarak tespit edildiğini, 4342 sayılı Kanunun 13/5.maddesi uyarınca bu davayı açmak zorunda kaldıklarını belirterek vekil edeninin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ancak 2 nolu mera parseli dahilinde tespit ve sınırlandırılan İl Mera Komisyonunun işleminin iptaline karar verilmesini istemiş; 14.09.2009 tarihli ıslah dilekçesiyle de Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı yanında ... ve Ilıkaynak Köyü Tüzel Kişiliğini davalı göstermek suretiyle Mera Komisyon Kararının iptali yanında isteklerinin belgesizden tescil davası olarak ıslah edildiğini belirterek dava konusu yerin vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiş ve ıslah dilekçesi harçlandırılmıştır....
Mera Kanununun 5/b maddesinde, Mera Komisyonunca tespit edilecek ihtiyaca göre, Devletin hüküm ve tasarrufunda veya Hazinenin mülkiyetinde bulunan arazilerden etüd sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak yararlanılabileceği anlaşılan yerler mera, yaylak ve kışlak olarak köylere veya belediyeye tahsis edilebilecek yerler arasında sayılmıştır. Mera Kanununun 15. maddesinde, Köy veya belediyelerin mera, yaylak ve kışlak ihtiyaçlarındaki değişme ve gelişmeler gözönünde tutularak tahsis kararının değiştirilmesinin mera komisyonunun teklifi üzerine valiliğin onayı ile yapılacağı, 10. maddesinde, mera, yaylak ve kışlak olarak tespit ve tahdit edilen yerlerin haritalarının birer örneğinin ilgili Tapu Sicil Müdürlüğüne gönderileceği düzenlenmiştir....
Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.06.2009 gününde verilen dilekçe ile mera komisyon kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Mera Tahsis Komisyonu kararının iptali istemiyle açılmıştır. Davalı, taşınmazın mera niteliği ile mera kaynakları arasına alınmasında kendilerinin etki ve katkısı olmadığını, yararlanma hakkı Yeniköy tüzel kişiliğine ait olsa da kendilerine husumet düşmeyeceğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davacı Hazine temyiz etmiştir....