Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.11.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 31.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, ... sayılı mera parselinin ifrazı ile oluşan ... sayılı parselin mera olduğunu, öncesi mera olan bir yerin özel mülkiyete konu teşkil etmeyeceğini, ... sayılı parsele ilişkin imar düzenlemesi sonucu davacı adına tesis edilen ... ada ... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, çekişme konusu taşınmazda şuyulandırma işlemi sonucu malik olduğunu belirterek, açılan davanın reddini savunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.11.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 31.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, 1019 sayılı mera parselinin ifrazı ile oluşan ... sayılı parselin mera olduğunu, öncesi mera olan bir yerin özel mülkiyete konu teşkil etmeyeceğini, ... sayılı parsele ilişkin imar düzenlemesi sonucu davacı adına tesis edilen ... ada ... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, çekişme konusu taşınmazda şuyulandırma işlemi sonucu malik olduğunu belirterek, açılan davanın reddini savunmuştur....

      Mahkemece çekişmeli taşınmazın mera niteliğinde bulunduğu ve zilyetlikle mülk edinilemeyecek yerlerden olduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın sınırında 154 ada 25 sayılı mera parseli bulunduğu halde, yöntemince mera araştırması yapılmamış, komşu mera parselinin kadim ya da tahsisli mera olup olmadığı araştırılmamıştır....

        Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden dava konusu taşınmazın toprak tevzi komisyonunu 901 mera parselinin kadastro tespiti sırasında 4875, 4943, 2822, 5192 sayılı mera parselleri olarak tespit edildiği ve bu parsellerin de imar uygulaması ve parselasyon sonucu 533 ada 2 nolu parselin oluştuğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafın dayandığı Hakem dosyasında yapılan keşif sonucu alınan fen bilirkişi raporunda 533 ada 2 no'lu parselin toprak tevzi komisyonunun 901 no'lu mera parseli içerisinde kaldığı belirtilmiştir. Görülüyor ki dava konusu taşınmaz 901 sayılı mera parselinden gelmektedir. İmar planı içindeki meraların planın onayıyla birlikte hukuki bakımdan mera niteliğini yitireceğinden, bu yerlerden genel hizmete ayrılanların (yol, park, yeşil saha gibi) belediye veya özel idareye bedelsiz terkini gerekir....

          Dairesinin 1988/328 E, 1989/19 K. sayılı mütalaası) Belediye adına tescili gerekmeyen yerler belediye veya gerçek ve özel hukuk tüzel kişileri adına tescil edilmiş ise "Yolsuz Tescil" olacağından Hazine her zaman bu iddia ile dava açabilir. Ne var ki, başlangıçtaki tescil işlemi yolsuz tescil olsa da 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesi hükmü koşulların oluşması halinde tescilin belediye veya gerçek ya da özel hukuk tüzel kişileri adına devam etmesi olanağı sağladığından, artık burada 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesi şartları üzerinde durulması gerekir. Anılan madde uyarıca işlem yapabilmesi için; a)Mera, 4342 sayılı kanunun geçici 3. maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 03.05.2005 tarihi itibariyle Belediye ve mücavir alan sınırları içersinde bulunmalıdır....

            Dairesinin 1988/328 E, 1989/19 K. sayılı mütalaası) Belediye adına tescili gerekmeyen yerler belediye veya gerçek ve özel hukuk tüzel kişileri adına tescil edilmiş ise "Yolsuz Tescil" olacağından Hazine her zaman bu iddia ile dava açabilir. Ne var ki, başlangıçtaki tescil işlemi yolsuz tescil olsa da 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesi hükmü koşulların oluşması halinde tescilin belediye veya gerçek ya da özel hukuk tüzel kişileri adına devam etmesi olanağı sağladığından, artık burada 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesi şartları üzerinde durulması gerekir. Anılan madde uyarıca işlem yapabilmesi için; a)Mera, 4342 sayılı kanunun geçici 3. maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 03.05.2005 tarihi itibariyle Belediye ve mücavir alan sınırları içersinde bulunmalıdır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mera sınırlandırmasının iptali ve tescil ... ile Hazine ve İncik Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki mera sınırlandırmasının iptali ve tescil davasının kabulüne dair Emirdağ Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 03.03.2011 gün ve 501/141 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde; 105 ada 63 sayılı parselin kadastro çalışmaları sırasında mera niteliğiyle Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, dava konusu yerin vekil edenine ait olduğunu, babasının ölümüyle yapılan paylaşım sonucu vekil edenine intikal ettiğini açıklayarak anılan parselin tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Davalı ......

                Keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıklarından dava konusu taşınmazların geçmişte kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, sınırlarındaki 753 ve 740 parsel sayılı taşınmazların kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmazlar ile mera parselleri arasında sabit, doğal ya da yapay ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı, taşınmazların meradan açılıp açılmadığı, hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, uzman ziraatçi bilirkişisinden arazinin niteliği, toprak yapısı, komşu mera parselinin kadim mera olup olmadığı, kadim mera ise mera ile arada ayırıcı doğal ya da yapay unsur bulunup bulunmadığı konusunda önceki ziraatçi bilirkişi raporu da irdelenmek suretiyle bilimsel verilere dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, dava konusu taşınmazların niteliği kesin olarak saptanmalı ve mahkemenin bu konudaki gözlemi keşif tutanağına geçirilmeli, taşınmazın keşif sırasında çekilen ve mera...

                  İLK DERECE KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince "Mahkememizce mahalinde keşfin icra edildiği, keşif sonrasında bilirkişilerin 04/08/2020 tarihli bilirkişi raporlarında; davaya konu olan mera parselinin tescil harici taşlık alanından tescil edildiğinin, dava konusu kısım üzerindeki meyve ağaçlarının fiziki durumunun incelendiğinde meraya tescil işleminden önce dikildiğinin, boş kısımlarının ise sürülüp ekilmediği yani mera olarak tescil edilmeden önceki kullanılmış olduğu göz önünde bulundurulduğunda şahıstan talep edilen masrafın iptal edilmesi gerektiğini bildirir rapor sundukları anlaşılmakla, usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. " gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "yetersiz inceleme sonucu verilen hükmün isabetsiz olduğu belirtilerek tescil ve ifraz haritaları dosyasına getirtilip dosya tamamlandıktan sonra taşınmazı ve bulunduğu çevreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı ve tarafsız kişiler arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve uzman bilirkişiler aracılığı ile yeniden keşif yapılmak suretiyle tapu kaydının kapsamının haritası mahalline gereği gibi uygulanmak suretiyle belirlenmesi, uzman bilirkişiden keşfi ve uygulamayı izleme ve denetleme olanağı veren ayrıntılı rapor alınması, taşınmazın sözü edilen haritaların dışında kalması halinde, kaydın sınırlarında mera okuması ve dava konusu taşınmazın sınırlarında...

                    UYAP Entegrasyonu