Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, mera komisyon kararlarının iptali için açılan davaların, adına tahsis yapılan köy tüzel kişiliği veya belediye karşı açılabileceği gerekçesiyle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Bir davada olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir (HMK m. 33). Somut olayda; dava konusu 751 parsel sayılı taşınmazın yapılan kadastro çalışması sonucunda 17.10.1987 tarihinde bahçe vasfıyla kamu orta malı olarak tespit gördüğü, davacı tarafından tespite itiraz edildiği ve 30.12.1989 tarihli kadastro komisyonu kararı ile taşınmazın davacı adına tesciline karar verildiği ve kesinleştiği, ancak taşınmazın kamu orta malları sicilinden terkin edilmediği, taşınmazda yapılan yenileme kadastrosu sonucunda dava konusu taşınmazın 101 ada 57 parsel numarası ile tescil edildiği, tapu kaydında “......

    Yukarıya aynen alınan madde hükmünden anlaşılacağı üzere; 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesinin uygulanacağı taşınmazlar, öncesi mera iken yasanın öngördüğü koşulların gerçekleşmesi sebebiyle aslında Hazine adına tescili gereken veya Hazine adına tescili gerekirken gerçek veya tüzel kişiler adına tescil edilecek taşınmazlardır. Başka bir anlatımla 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesi hükmü, belediye adına tescil edilerek belediyenin özel mülkü haline gelen taşınmazlara uygulanamaz. Bir yörede 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesine göre işlem yapılabilmesi için; a)Mera, 4342 sayılı Kanunun geçici 3. maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 03.05.2005 tarihi itibariyle belediye ve mücavir alan sınırları içersinde bulunmalıdır....

      Davacı ..., taşınmazın mera olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin iptaline, ... bilirkişi krokisinde (A) işaretli 14936,96 m2'lik bölümün mera niteliği ile özel siciline kaydedilmesine, (B) işaretli 207,42 m2'lik bölümün 3402 Sayılı Yasanın 18. Maddesi gereğince Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava , kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 Sayılı Yasa ile değişik 3402 Sayılı Yasanın 4. Maddesi gereğince orman sınırlandırması yapılmıştır. Mahkemece, davalı taşınmazın (A) bölümünün mera haritası kapsamında kaldığı, (B) kısmının ise harita dışında kalsa da mera tahsisinin yapıldığı tarih ile kadastronun yapıldığı tarih arasında 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı gerekçesiyle Hazinenin davasının kabulüne karar verilmiş ise de, yörede yapılan mera çalışması ilan edilmediğinden kesinleşmemiştir....

        Banka sorgu kaydının silinmesine yönelik talepte ise hasımsız olarak açılan çek iptali davası ile birlikte işbu talebin ileri sürülemeyeceği, mahkememizce bankanın taraf olarak gösterilmediği işbu davada doğrudan kaydın silinmesi yönünde bir hüküm kurulamayacağı, davacı tarafça ilgili bankaya karşı yöneltilecek tespit, menfi tespit veya varsa zarar tazmini gibi bir talep ile açılacak davada tarafların kusur durumu ve bankaca oluşturulan kaydın silinmesi gerekip gerekmeyeceği hususlarının tartışılabileceği anlaşılmıştır. Yukarı açıklanan nedenler ile çeklerin iptali talebi yönünden hem keşidecinin talep hakkı olmaması hem de boş yaprakların kıymetli evrak vasfını haiz olmaması nedeniyle, sorgu kaydının silinmesi ile ilgili talep yönünden ise hasımsız olarak açılamayacak olması nedeniyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Köyü çalışma alanında bulunan 111 ada 68 parsel sayılı ....824.899,88 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kadim mera olduğu ve toprak tevzi komisyonunca mera olarak sınırlandırıldığından söz edilerek mera niteliği ile sınırlandırılmış ve özel siciline tescil edilmiştir. Davacı ..., satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak kendisine ait olan 111 ada ... ve ... sayılı parsellerin Hazine adına tescil edildiğini belirterek bu parsellerin tapu kaydının iptali ve adına tescili istemi ile dava açmış, yargılama sırasında bu parsellerin kendi adına tescil edildiğini, ancak yüzölçümlerinin eksik olduğunu, eksik kısmın bitişikteki mera içerisinde kaldığını belirterek bu bölüme ilişkin tapu kaydının iptali ve adına tescili istemi ile dava açmıştır....

            Yukarıya aynen alınan madde hükmünden anlaşılacağı üzere; 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesinin uygulanacağı taşınmazlar, öncesi mera iken yasanın öngördüğü koşulların gerçekleşmesi sebebiyle aslında Hazine adına tescili gereken veya Hazine adına tescili gerekirken gerçek veya tüzel kişiler adına tescil edilecek taşınmazlardır. Başka bir anlatımla 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3.maddesi hükmü, belediye adına tescil edilerek belediyenin özel mülkü haline gelen taşınmazlara uygulanamaz. Bir yörede 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesine göre işlem yapılabilmesi için; a) Mera, 4342 sayılı Kanunun geçici 3. maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 03.05.2005 tarihi itibariyle belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunmalıdır....

              Köyünde kain 867 (yenileme ile 11767 ada 2 parsel) parselde (A) harfi ile gösterdiği 28,44 m² ve (B) harfi ile gösterdiği 7,68 m²'lik alanların mera kayıtlarının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın özel sicilindeki kaydının iptali ve orman niteliğiyle tapuya tescil istemine ilişkindir. Yörede 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi hükmüne göre yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması çalışması 09.08.2012 tarihinde ilân edilmiştir. Taşınmazın bulunduğu yerde 2005 yılında herhangi bir nedenle sınırlandırma dışı kalmış ormanların kadastrosu ve 2/B uygulaması, 1972 yılında genel arazi kadastrosu vardır....

                Yukarıya aynen alınan madde hükmünden anlaşılacağı üzere; 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesinin uygulanacağı taşınmazlar, öncesi mera iken yasanın öngördüğü koşulların gerçekleşmesi sebebiyle aslında ... adına tescili gereken veya ... adına tescili gerekirken gerçek veya tüzel kişiler adına tescil edilecek taşınmazlardır. Başka bir anlatımla 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesi hükmü, belediye adına tescil edilerek belediyenin özel mülkü haline gelen taşınmazlara uygulanamaz. Bir yörede 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesine göre işlem yapılabilmesi için; a) Mera, 4342 sayılı Kanunun geçici 3. maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 03.05.2005 tarihi itibariyle belediye ve mücavir alan sınırları içersinde bulunmalıdır....

                  Yukarıya aynen alınan madde hükmünden anlaşılacağı üzere; 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesinin uygulanacağı taşınmazlar, öncesi mera iken yasanın öngördüğü koşulların gerçekleşmesi sebebiyle aslında ... adına tescili gereken veya ... adına tescili gerekirken gerçek veya tüzel kişiler adına tescil edilecek taşınmazlardır. Başka bir anlatımla 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3.maddesi hükmü, belediye adına tescil edilerek belediyenin özel mülkü haline gelen taşınmazlara uygulanamaz. Bir yörede 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesine göre işlem yapılabilmesi için; a)Mera, 4342 sayılı Kanunun geçici 3. maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 03.05.2005 tarihi itibariyle belediye ve mücavir alan sınırları içersinde bulunmalıdır....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, kadastro mahkemesine verdiği 06.09.2012 havale tarihli dava dilekçesinde;... Mevkiinde kain dava konusu (E) harfi ile gösterilen taşınmazın, 3402 sayılı Kanuna göre yapılan kadastro çalışmaları sırasında mera olarak tesbit edildiği, ancak, taşınmazın bir kısmının kesinleşmiş orman sınırları içinde kaldığı iddiasıyla, Devlet Ormanı sınırları içerisinde kalan kısmının tesbitinin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. ... Müdürlüğünden davacı ......

                      UYAP Entegrasyonu