"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl davada menfi tespit, tapu iptali ve tescil, birleşen davada itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın tapu iptali ve tescil konusunda hüküm tesisine yer olmadığına, menfi tespit talebinin kısmen kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili Av. ..., kararı asıl dava yönünden süresi içinde temyiz etmiş ise de, 18.01.2018 günlü dilekçe ile temyiz talebinden feragat etmiş olup, Av. ...’nun vekaletnamesinde, temyizden feragat etme yetkisinin bulunduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin temyiz talebinin feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve talebin iptali istemine ilişkin davada ... 1. Sulh Hukuk ve 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira sözleşmesinin iptali ile birlikte açılan menfi tespit ve icra takibinin iptali istemine ilişkindir. H.Y.U.Y.nın 8/II-1. maddesine göre kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları sulh hukuk mahkemesi görevi kapsamındadır. Somut olayda; taraflar arasında kira sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşmeye dayalı olarak dava açıldığı anlaşılmakla, değerine bakmaksızın uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 1....
(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2011/10-642 E., 2012/38 sayılı kararı) Dava İİK 72. maddesine göre açılan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Alacaklı tarafından itirazın iptali davası açılması durumunda, menfi tespit davasında ileri sürülebilecek iddialar itirazın iptali davasında savunma sebebi olarak ileri sürülebileceğinden, bu durumda borçlunun ayrı bir menfi tespit davası açmakta hukuki yararı yoksa da, henüz alacaklı tarafından itirazın iptali davasının açılmamış olduğu durumda ise böyle bir imkan söz konusu olmadığından, borçlunun itirazın iptali davasının açılmasını beklemeden menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabulü gerekir. Zira yapılan itiraz üzerine takip durmuşsa da, takibe itiraz sadece takip hukuku ile ilgili bir sonuç olup, kesin hükmün sonuçlarını doğurmaz....
Davacı yan, takibe konu edilen 332.758,01 EURO tutarlı, cari hesap kaynaklı alacağın, işbu dava konusu edilen 102.757,92 EURO'luk kısmının takip tarihi itibariyle henüz vadesi gelmediğini iddia ederek menfi tespit isteminde bulunmuştur..Davalı tarafça, itiraz üzerine duran takibe rağmen menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı yönünde itirazda bulunmuş ise de; icra takibine itiraz üzerine, alacaklı tarafından ''itirazın iptali'' davası açılması durumunda, menfi tespit davasında ileri sürülebilecek iddialar, itirazın iptali davasında savunma sebebi olarak ileri sürülebileceğinden, bu durumda borçlunun ayrı bir menfi tespit davası açmakta hukuki yararı yoksa da, henüz alacaklı tarafından itirazın iptali davasının açılmamış olduğu durumda böyle bir imkan söz konusu olmadığından, borçlunun, itirazın iptali davası açılmasını beklemeden menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır.Tüm dosya kapsamı, celp edilip incelenen icra takip...
Yukarıda belirtilen kanun maddesi doğrultusunda yapılan değerlendirmede her ne kadar Antalya ...Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından görülmekte olan menfi tespit davasının mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davası yönünden bekletici mesele yapılabileceği gerekçesi ile birleştirme talebinin yerinde olmadığı belirtilmiş ise de; her iki davanın taraflarının aynı olduğu gibi itirazın iptali ve menfi tespit davasının aynı kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, dolayısıyla davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, davalardan biri hakkında verilecek kararın diğerinin sonucunu ortaya çıkaracağı, itirazın iptali davasının menfi tespit davasının sonucunu beklemesinin açıkça usul ekonomisi ve yargılamanın sürüncemede kalmaması ilkelerine ters düştüğü, mahkemece itirazın iptali ve menfi tespit talepleri yönünden aynı dosyada karar verilmesinin usul ekonomisi ve yargılamanın sürüncemede kalmaması ilkelerine uygun olduğu anlaşılmakla Mahkememizde açılan işbu dava ile daha önce açılan...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.12.2001 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit, tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; menfi tespit talebinin kısmen kabulüne, tapu iptali ve tescil talebinin reddine dair verilen 05.07.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 04.02.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Dava, itirazın iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın iptali isteminin kabulüne, menfi tespit isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiş ise de, 15/05/2015 havale tarihli imzalı dilekçe ile davacı vekili Av. R.. Ö..'in iş bu defa temyiz talebinden feragat ettiği görüldüğünden, vaki feragat sebebiyle temyiz dilekçesinin REDDİNE, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 22.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.01.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ile menfi tespit istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil davasının kabulüne, menfi tespit isteminden vazgeçildiğinden karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 03.04.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 01.11.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL Yargıtaya Geliş Tarihi:22.09.2017 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; menfi tespit ve tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık menfi tespit isteğidir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 21.02.2018 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay ....Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay ....Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,20.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemelerinin ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, menfi tespit ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince HMK'nın 6.maddesi uyarınca genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, buna göre davalının adresinin ... mahkemelerinin yargı alanında kaldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ise davanın davalı ... açısından menfi tespit, davalı ... açısından ise tapu iptali ve tescil davası olduğu HMK'nın 12. maddesi uyarınca taşınmazın aynına ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olduğu hususu dikkate alındığında davanın dava konusu taşınmazın bulunduğu ......