Eldeki davada; davacı ödünç ilişkisinin varlığını kabul ederek ödeme olgusunu ileri sürmüştür. Bu durumda, ödünç verilen miktarın ödendiğinin ispat külfeti ödünç alan davacıya düşer. Takip konu alacak miktarı tanıkla ispat sınırının (HMK'nın m. 200) üzerinde olduğuna göre, borcun ödendiğinin 6100 sayılı HMK'nın 200. maddesi uyarınca yazılı delil ile ispat edebilir. Takibe konu edilen alacağa ilişkin belgeler uyarınca ödünç verme ilişkisi Nisan 2018 ve sonrasına ait olup davalı tarafından 271.000,00- TL'nin ödünç olarak davacıya ödendiği sabittir. Davacı tarafından elden ödeme olgusu ve 27/03/2018 tarihli davalı imzasını içeren belge ödeme iddiasına yönelik maddi vakıa olarak ileri sürülmüştür. Davalı tarafından imzası ikrar edilen 27/03/2018 tarihli belge Aralık 2017 ve Ocak, Şubat ve Mart 2018 aylarına ait kredi borçlarının ödenmesine ilişkindir. Bir başka deyişle, takibe konu edilen ödünç ilişkisinden önceki bir zamana aittir....
Dava, ödünç sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır. 6098 Sayılı TBK.'nun 386. vd. maddesinde tüketim ödüncü; " ödünç verenin, bir miktar parayı ya da tüketilebilen bir şeyi ödünç alana devretmeyi, ödünç alanın da aynı nitelik ve miktarda şeyi geri vermeyi üstlendiği " sözleşmedir " şeklinde tanımlanmıştır. Davacının, dava ettiği parayı " emanet " açıklaması ile davacıya ödünç olarak verdiğini iddia ettiği, anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığın esasına girilmesinden önce, ödünç verilen bir paranın geri verme zamanının belirlenmesi gerekir. 6098 Sayılı TBK.'nun 392. Maddesinde ödüncün geri verilme zamanı; " ödüncün geri verilmesi konusunda belirli gün ya da bildirim süresi veya borcun geri istendiği anda muaccel olacağı kararlaştırılmamışsa da ödünç alan, ilk istemden başlayarak altı hafta geçmedikçe ödüncü geri vermekle yükümlü değildir " şeklinde belirlenmiştir....
suç hükümlerinin uygulanmasının mümkün hale getirildiği, bu nedenle suçun temadi ettiğinden ve birden fazla kişiye ödünç para verilmesinin tek suç oluşturduğundan bahsedilemeyeceği, ancak suçun zincirleme olarak işlenmesinin olanaklı olduğu gözetildiğinde; sanıkların kazanç karşılığı ödünç para verme işi ile uğraşıp uğraşmadığı hususunda kolluk marifetiyle araştırma yaptırılmasından, mağdurun soruşturma ve kovuşturma aşamasında vermiş olduğu ifadeleri arasındaki çelişkinin giderilmesinden, sanık Selçuk ile mağdur Erdal arasında meydana gelen kasten yaralama olayıyla ilgili dosyanın incelenmesinden sonra, herhangi bir ticari ilişki bulunmamasına rağmen ödünç olarak verilen para miktarının fazla olması, ödünç verilen para karşılığında senet alınması, yine aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında önemli miktarlardaki paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına aykırı bulunması hususlarının değerlendirilmesi...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/147 Esas KARAR NO : 2022/167 DAVA : İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/02/2022 KARAR TARİHİ : 01/03/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı tarafça müvekkil şirkete olan borç bakiyelerinin ödenmemesi üzerine 120.02.020 Hesap Kodlu ve 159.02.002 Hesap Kodlu USD Muavin Kayıtların mahsuplanmasından sonra bakiye kalan kaynaklanan (33.338,79USD-18.101,92USD =) 15.236,87 USD alacağın tahsili amacı ile Ankara ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlığın, ödünç verme sözleşmesinden kaynaklanmasına ve davacının sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 20.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : Esas KARAR NO : HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : KAYYIM : FERİ MÜDAHİL : VEKİLİ : DAVA : İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/11/2022 KARAR TARİHİ : 04/07/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/07/2024 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: 1-Mahkememizce yukarıda esas numarası, tarafları ve niteliği yazılı davanın 25/03/2024 tarihli yapılan yargılamasında HMK'nın 150. maddesi uyarınca yasal süresinde yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve anılan düzenlemede açıklanan 3 aylık süre geçtiği halde yenilenmemiş olduğundan davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, 2-Alınması gerekli 427,60 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 346,90 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3- Davalı tarafından yapılan 157,50 TL...
Somut olayda uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen ödünç para verme sözleşmesi nedeniyle davacı tarafından başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali niteliğinde olup, uyuşmazlığın davacı tarafın ticari işletmesi ile ilgili olmadığı anlaşıldığından, ticari dava niteliğinde bulunmayan davanın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 11. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 18.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/03/2024 KARAR TARİHİ : 07/05/2024 KARAR Y.TARİHİ : 09/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki karar tesis edilmiştir. I-İDDİALAR 1. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından müvekkili aleyhine .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 12/05/2015 gün ve 2014/4-655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması; bu bağlamda, Vergi Müfettişi tarafından düzenlenen...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması karşısında maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması, suç tarihi ve zincirleme suç hükümlerinin tespiti açısından, ... ve ...'...