Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstikrar kazanmış içtihatlarında; tüketici kredisine bağlı olarak hayat sigortasının yapılması, kredi sözleşmesinde sigorta poliçesinin üzerinde bankanın adına dain ve mürtehin kaydı bulunacağının yazılı olması ve sigorta teminat süresi içerisinde kredi borçlusunun ölmüş olması halinde sigorta şirketinin menfi yanıtına karşı hukuki yollar banka tarafından tüketilmeden mirasçıya karşı takip başlatılamayacağı, aksi durumda vaktinden evvel açılan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği öngörülmüştür....

Davalı vekili; davacıların talebinin TTK 1290 maddesi gereği teminat dışında kaldığını, tarafların murisine kanser tanısının sigorta akdedilmeden önce konulduğunu, hayat sigortalarında beyana itimadın esas olduğunu bildirmiş, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davanın 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 879 maddesi hükmü uyarınca rehin alacaklısının muvafakatının alınması ön koşuluna bağlı olduğu, bu nedenle dava dışı Garanti Bankası Yayla Bahçelievler Şubesinin muvafakatının olmadığı bildirilmiş olmakla, davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, hayat sigortası sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....

    kesilmesi halinde sigorta komisyonu değil sigorta primi olarak açıklamaya yer verilmesi gerektiği ve sigorta priminin %5 gider verisi kesintisine tabi olmadığı....

    birlikte değerlendirildiğinde davalı banka yönünden menfi tespit isteminin kabulüne, güncel borç miktarına göre mirasçılara ödenecek bakiye bedelin 3.076,92 tl bedelin sigorta şirketinden tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm cihetine gidilmiştir....

    Hukuk Dairesinin 15.06.2020 tarih, 2018/4019 Esas, 2020/3394 Karar sayılı kararına göre; hayat sigortası sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin davada; davacılar murisinin tüketici olduğu ve davacıların davalı sigorta şirketi ile muris arasındaki hayat sigortası sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunduğundan, davaya konu uyuşmazlık bakımından Tüketici Mahkemesi görevlidir. Somut olayda; Muris Orhan Karagöz ile davalı arasında hayat sigortası sözleşmesi bulunduğunu, murisin vefatından sonra davacılar taraflar arasında akdedilen hayat sigortası nedeniyle 1.000,00 TL tazminatın davalı şirketten tahsil edilerek davacılara ödenmesini talep etmiştir. Taraflar arasında kurulan hayat sigorta sözleşmesi tüketici işlemi niteliğinde olup, sigorta sözleşmesinin tarafı olan ve ticari amacı olmayan davacı tüketici konumunda olduğuna göre, uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemeleri görevlidir....

      Davacı Banka ile davalıların murisi T3 arasında bireysel kredi sözleşmesi imzalandığı, ayrıca Banka ile Garanti Emeklilik ve Hayat A.Ş. arasında dava konusu kredi nedeni ile Kredi Hayat Sigortası sözleşmesi düzenlendiği, hayat sigortası poliçe süresinde murisin vefat ettiği anlaşılmıştır. Sigorta poliçesi ve ekleri incelendiğinde, davacı bankanın poliçede dain-i mürtehin, sigorta ettiren ve lehdar dain-i mürtehin, sigorta ettiren ve lehdar sıfatlarına yer aldığı ve Bankanın dain-i mürtehin ve dönülmez şekilde lehtar tayin edildiği, bu sıfat gereği bankanın sigorta şirketinden öncelikli olarak tazminatı alma hakkını elde ettiği tespit edilmiştir....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı Türkiye Sigorta A.Ş. hayat ve bireysel emeklilik alanında faaliyet yürütmediğini, dilekçemiz ekinde sundukları ticaret sicil gazetesi örneklerinden de görüleceği üzere Halk Sigorta A.Ş. ve Ziraat Sigorta A.Ş. münfesih olarak Güneş Sigorta A.Ş. bünyesine katıldıklarını, Güneş Sigorta A.Ş.'nin de unvan değiştirerek Türkiye Sigorta A.Ş. unvanını aldığını, aynı şekilde Ziraat Hayat ve Emeklilik A.Ş. ve Halk Hayat ve Emeklilik A.Ş. münfesih olmuş ve Vakıf Emeklilik ve Hayat A.Ş. bünyesine katıldığını, Vakıf Emeklilik ve Hayat A.Ş.'de unvan değiştirerek Türkiye Hayat ve Emeklilik A.Ş. unvanını aldığını, devralma ve unvan değişikliğine ilişkin ticaret sicil gazetesi örnekleri dilekçe ekinde sunduklarını, davacı tarafından dosyaya ibraz edilen belgelerden de görüleceği üzere poliçenin Türkiye Hayat ve Emeklilik A.Ş. tarafından tanzim edildiğini, davanın muhatabının davalı şirket olmayıp, husumetin Türkiye Hayat ve Emeklilik A.Ş....

      Davacı banka ile davalıların murisi Dürdane Abit arasında bireysel kredi sözleşmesi imzalandığı, ayrıca banka ile Anadolu Hayat Emeklilik A.Ş. ve Hayat A.Ş. arasında dava konusu kredi nedeni ile kredi hayat sigortası sözleşmesi düzenlendiği, hayat sigortası poliçe süresinde murisin vefat ettiği anlaşılmıştır. Sigorta poliçesi ve ekleri incelendiğinde, davacı bankanın poliçede dain-i mürtehin, sigorta ettiren ve lehdar dain-i mürtehin, sigorta ettiren ve lehdar sıfatlarına yer aldığı ve Bankanın dain-i mürtehin ve dönülmez şekilde lehtar tayin edildiği, bu sıfat gereği bankanın sigorta şirketinden öncelikli olarak tazminatı alma hakkını elde ettiği tespit edilmiştir....

      HUKUK DAİRESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, hayat sigorta sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali isteminden kaynaklanmaktadır. Kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21/2 maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3 maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, hayvan hayat sigorta sözleşmesinden kaynaklanan prim alacağına vaki itirazın iptali isitemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle, hükmün temyiz inceleme görevi 11.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 11.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 17.5.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

          UYAP Entegrasyonu