Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 26/04/2018 tarih ve 2016/1222 esas 2018/463 karar sayılı karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş ise de; Dava konusu uyuşmazlık ve istinaf talebi; araç satış sözleşmesinden kaynaklanan araç bedelinin tahsili için itirazın iptali isteminden kaynaklanmaktadır. “6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda yer alan ticari işletme, ticaret sicili ve unvanı, haksız rekabet, ticari defterler, acente, şirketler (anonim, limited, kollektif ve komandit), kıymetli evrak (poliçe, bono, çek ve diğerleri), yolcu ve eşya taşıma, deniz ticareti (gemi, donatma iştiraki, deniz kazaları, deniz taşımaları), sigorta (hayat, mal, sorumluluk ve deniz sigortaları) ve ilişkilerinden ve sigorta sözleşmesinden kaynaklanan prim alacaklarına ilişkin davalar ile 6098 sayılı TBK'nın 520 vd. maddelerinde düzenlenen simsarlık (tellallık) sözleşmesinden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar ile Ticari nitelikteki alım-satım sözleşmesinden...

    na 10/03/2017 tarihinde ... nolu kredi hesabından yıllık %11.64 akdi faiz oranı ile 100.000,00-TL Kobilere Halden Anlayan Kredi kampanyası kapsamında taksitli kredi kullandırıldığı, kredinin aylık 4.717,73-TL taksitle ödemek üzere 24 ay geri ödeme planına bağlandığını, murisin imzasına havi ödeme planında kredi tahsis ücreti 1.500,00-TL olarak yer aldığı, peşin hayat sigortası prim tutarının 0.00-TL olarak belirtildiği, Murisin banka nezdinde ... nolu hesabından tahsil edilen masraflardan kredi komisyonu adı altında tahsil edilen 500,00-TL komisyon ve 25,00-TL komisyonun %5 gider vergisi ekstreye sehven kredi komisyonu yerine hayat sigortası komisyonu olarak yazıldığı, hatalı bir yazım olduğu, hayat sigortası kesilmesi halinde sigorta komisyonu değil sigorta primi olarak açıklamaya yer verilmesi gerektiği ve sigorta priminin %5 gider verisi kesintisine tabi olmadığı....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin adresinin dikkate alındığında davanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerince görülmesi gerektiğini, yüksek mahkeme içtihadında özetlendiği gibi hayat sigorta sözleşmelerinde kaynaklanan davaların mutlaka ticari dava niteliğinde olduğundan Ticaret Mahkemelerince görülüp sonuçlandırılması gerektiğini, davanın miktarı itibari ile, hakem heyetine başvuru yapılmadığından davanın reddi gerektiğini, davaya konu sigorta poliçesi üzerinde T.Halk Bankası A.Ş.'...

      hak ve menfaatlerinin gözetilip korunmasının gerektiği dikkate alınarak, davalı bankanın sözkonusu hayat sigorta poliçesinin tanziminde dain ve mürtehin sıfatına haiz olması nedeniyle menfaatinin bulunduğu ve poliçeyi yenileme ve primlerini tahsil etme yetkisine sahip olduğu da gözönünde bulundurulduğunda; kredi borcunun teminatı olarak hayat sigortası yapılmamasında tarafların müterafik kusurunun bulunduğu, kredi hayat sigorta poliçesinin müteveffanın talimatı bulunmasına rağmen tanzim edilmemesi hususunda asgari özen yükümlülüğünü yerine getirmediğinden davalı bankanın % 50 oranında kusurlu olduğu, ancak sigortanın yapılıp yapılmadığının da kredi borçlusu müteveffa tarafından takibi gerekeceğinden uyuşmazlık konusu olan sigorta poliçesinin yapılmaması ve bu nedenle davacıların uğradıkları zararlar nedeniyle murisin ve davalı bankanın %50 - %50 oranlarında müterafik kusurlu oldukları, uygulamada hayat sigorta sözleşmelerinin genellikle kredi tutarına denk olarak sigorta teminatı sağladığı...

        Kanunun açık lafzından da anlaşılacağı üzere hayat sigorta sözleşmelerinde hak sahiplerinin 10 yıl içerisinde sigorta şirketlerine müracaat etme hakları bulunmaktadır. Hatta 10 yıllık süre içerisinde aranmasa dahi Merkez Bankası'na tevdi olunan sigorta bedellerinin iki sene içerisinde Merkez Bankası'ndan istenilebilmesi mümkündür. Bu haliyle söz konusu maddeye göre hayat sigorta sözleşmelerinde hak sahiplerinin poliçe nedeniyle sigorta şirketlerine başvurma süreleri en az 10 yıldır. Dava konusu hayat sigorta poliçesi 19.03.2007 tarihinde 3 yıl süreli olarak tanzim edilmiş olup sigortalı 06.11.2007 tarihinde vefat etmiştir. 14.06.2007 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 45. maddesiyle 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu yürürlükten kaldırılmıştır. Poliçenin tanzim tarihinde yürürlükte bulunan 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'na göre özel bir kanundur....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, hayat sigortası sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalı sigorta şirketi tarafından murisin kullanmış olduğu krediler nedeniyle hayat sigortası poliçesi düzenlediğini, banka kredi borcunun kapatıldığını ileri sürerek hayat sigorta sözleşmesinden kaynaklı olarak tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı ise murisin beyan yükümlülüğüne aykırı davrandığını, ölüm nedeni ile gizlenen hastalığı arasında illiyet bağı olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacı ve davalı tarafından istinaf edilmiştir....

          Davalı banka sigorta poliçesinde dain ve mürtehindir. Risk gerçekleşmiş olmasına rağmen sigorta şirketinin sigorta bedelini ödememiş olması sigorta sözleşmesi tarafı olmayan bankanın kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağını davacılardan isteme hakkını ortadan kaldırmayacağı gibi bankanın o ana kadar tahsil ettiği tutarı iade etmesi sonucunu da doğurmaz. Bu nedenle davacıların aldıkları kredi karşılığı yaptıkları ödemelerinin bankadan iadesi istenemeyeceğinden davalı bankaca bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir....

            DAVA KONUSU : Tüketicinin Açtığı Tüketici Kredisinden Kaynaklanan KARAR : BAKIRKÖY 1. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 25/01/2021 tarihli ve 2019/188 E. 2021/36 K. sayılı dosyasında verilen kararda vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davacının annesi, vefat eden Henife Aydın' ın Ziraat Bankası A.Ş. den 25.000.000.TL tutarlı, 36 ay vadeli tüketici kredisi kullandığını, kredinin kullanımı sırasında 10/09/2018 başlangıç tarihli, 20/09/2021 bitiş tarihli, 25.000.00.TL tutarlı 3 yıl süreli 60666409 sertifika numaralı uzun süreli tüketici kredisi grup hayat sigortası sözleşmesinin akdedildiğini ve sigorta ettiren tarafından 10/09/2018 tarihinde imzalandığını, sigorta geçerlilik süresi içerisinde sigortalı Henife Aydın' ın 05/10/2018 tarihinde vefat ettiğini beyanla sigorta tazminatı alacağının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

            Dava, hayat sigortası sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacıların murisi ile davalı .... arasında düzenlenen poliçenin incelenmesinde; sigortacının, davalı .... olduğu, sigortalının ..., dain mürtehinin ise ... ... Şubesi olduğu anlaşılmaktadır. Davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin dava dışı ... A.Ş’den kredi kullandığını, muris ile davalı arasında hayat sigorta poliçesi düzenlendiğini, murisin poliçe teminat süresi içinde öldüğünü açıklayıp davalının vefat teminatının tamamından sorumlu olduğunun kabulü ile kredi alacaklısı ... A.Ş. ......

              ye karşı doğrudan doğruya dava açıldığı, sigorta şirketine izafeten dava açıldığına dair herhangi bir ibare yer almadığı gerekçesiyle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Dava, davacıların murisi tarafından kullanılan 01.07.2013 tarihli sabit faizli tüketici kredisinin, aynı tarihte düzenlenen ve primleri ödenen hayat sigortası poliçesi kapsamında olması sebebiyle davacı-mirasçıların borçlu olmadıklarının İİK'nın 72. maddesi hükmü uyarınca tespiti istemine ilişkindir. Somut olayda uyuşmazlık konusu sözleşme tüketici kredisi niteliğinde olup dava da davacıların murisi tarafından kullanılan tüketici kredisinden borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. İş bu davada davalı bankadan sigorta alacağı talep edilmemiş, kullanılan kredinin hayat sigortası poliçesi kapsamında kaldığı iddiasıyla borçlu olunmadığının tespiti talep edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu