Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Açıklanan nedenlerle, ticari nitelikteki menfi tespit davalarında dava açılmadan önce arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu olmadığı ve arabulucuya gidilmiş olmasının bir dava şartı olmadığı kanaatine varıldığından aşağıda açıklandığı şekilde uyuşmazlığın giderilmesine karar vermek gerekmiştir." şeklindeki gerekçeyle 7155 sayılı kanunun 20. maddesi ile 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A maddesi gereğince TİCARİ NİTELİKTEKİ MENFİ TESPİT DAVALARINDA DAVA AÇILMADAN ÖNCE ARABULUCULUĞA GİDİLMESİNİN ZORUNLU OLMADIĞINA VE ARABULUCUYA GİDİLMİŞ OLMASININ BİR DAVA ŞARTI OLMADIĞINA, uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine'' karar verilmiştir. Somut olayda, davacı, davalı bankaya genel kredi sözleşmesindeki kefaletinin geçersiz olduğundan bahisle borçlu olmadığını ileri sürerek menfi tespit davası açmıştır....

    Dava kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit davası olup, somut olayda davacının İstanbul ... İcra Dairesi'nin ... esas sayılı dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespitini ve bu icra takibinin iptalini talep ettiği, incelenen icra dosyası içeriğine göre, davacının icra dosyasına 28.10.2022 tarihinde ödeme yaptığı ve dosyanın infazen kapatıldığı, eldeki davanın ise yapılan ödemeden sonra 31.10.2022 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Hukuki yarar dava şartlarındandır. Borçlu borcunu ödedikten sonra, artık menfi tespit davası açamaz. Bu halde borçlunun sırf borçlu olmadığının tespitinde hukuki yararı bulunmamaktadır. Zira borçlu, ancak ödediği paranın iadesi amacıyla dava açabilecektir. Davacı vekilinin iddia ettiği gibi eldeki davanın İİK'nun 72.maddesi hükümleri gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşebilmesi için, yapılan ödemenin menfi tespit davası devam ederken gerçekleşmesi gerekmektedir....

      Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere menfi tespit davasında amaç bir hukuki ilişkinin veya bir hakkın gerçekten mevcut olmadığının tespitidir. Dolayısıyla davanın konusu yine bir alacağın varlığı/yokluğu noktasında toplanmaktadır. Menfi tespit davasında öncelikli olarak bir alacağın varlığı tartışılmakta olup, alacaklının dava açarken arabulucuya başvurma dava şartına tabi tutulması ancak aynı konu ve alacakla ilgili borçlunun açabileceği menfi tespit davasının arabuluculuğa başvurma dava şartına tabi tutulmaması hak arama yönünden eşitsizliğe yol açacağı gibi dava türü olarak bir ayrımın gözetilmesi de arabuluculuk dava şartının özüne aykırı olacaktır....

        Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi ve davaya istirdat davası olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir. Buna göre menfi tespit davasının devamı sırasında borcun herhangi bir nedenle ödendiği iddiası üzerine mahkemece bu iddia araştırılıp ödemenin kanıtlanması halinde, talep olmasa dahi dava kendiliğinden istirdat davasına dönüşeceğinden açılan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilmelidir. Mahkemece bu yönde araştırma yapılmadan karar verilmesi doğru olmamıştır....

        Dava, Menfi tespit ( Bankacılık işlemlerinden Kaynaklanan ) talebine ilişkindir....

          İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” düzenlemelerine haizdir. Yukarıda yapılan açıklamalar neticesinde menfi tespit davasında arabucuya başvurulmasının dava şartı olup olmadığının irdelenmesi gerekmektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez. Bu dava sonucunda, borçlunun borçlu olmadığının anlaşılması halinde borçlu olunmayan kısım belirtilmek suretiyle olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü hâllerde dahi olumsuz tespit hükmü kurulması gerekmektedir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/474 Esas KARAR NO : 2022/479 DAVA : Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) DAVA TARİHİ : 23/05/2018 DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/03/2020 BİRLEŞEN ... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN 018/... ESAS SAYILI DAVA DOSYASI DAVA : Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) DAVA TARİHİ : 23/05/2018 KARAR TARİHİ : 12/09/2022 GEREKÇE Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Asıl Dava; .... İcra Müdürlüğü'nün 2016/... esas sayılı dosyasından dolayı menfi tespit istemine ilişkindir. Birleşen ... ATM'nin 2020/ ... esas sayılı dosyasında dava; ... İcra Müdürlüğü'nün 2019/... esas sayılı dosyasından dolayı menfi tespit istemine ilişkindir. Birleşen Mahkememizin 2018/......

            Mahkemece, toplanan delillere göre; dava konusu bono bedelinin ödendiği, davalının borç miktarının daha fazla olduğunu ispatlayamadığı, davacının yargılama aşamasında 7.455,96 TL ödemede bulunduğundan davanın istirdat davasına dönüştüğü, dolayısıyla bu bedelin davalıdan tahsiline karar vermek gerektiği, yasa gereği menfi tespit davaları için tazminata hükmedilebileceği, istirdat davalarında tazminata hükmetmenin mümkün olmadığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile taleple bağlı kalınarak 7.455,96 TL alacağın ödeme tarihi olan 10.05.2010'dan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı yan menfi tespit davası devam ederken borcu ödemek zorunda kalmış, işbu menfi tespit davası kendiliğinden istirdat davasına dönüşmüştür....

              DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 28/02/2018 KARAR TARİHİ : 08/04/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/05/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde ; davacının takip borçlusu şirketin kısa bir süre ortaklığını yaptığını Bursa 18. İcra Müdürlüğünün 2013.... sayılı icra dosyasından gönderilen haciz ihbarnamelerinde borçlu olmadığını ileri sürerek menfi tespit isteminde bulunmuştur. Davalı ... San. Tic. Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde; 1. Ve 2. Haciz ihbarnamelerinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini davacının itirazda bulunmadığını 3. Haciz ihbarnamesininde tebliğ edildiğini İİK 89 a dayanılarak açılan menfi tespit davasında ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir. Mahkememiz kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5....

                DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALILAR : 1- 2- DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 08/02/2021 KARAR TARİHİ : 10/02/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: "Müvekkilinin ......... Bankası Aş ye ait..........seri numaralı çek yaprağını kaybettiğini, kaybedilen çek yaprağını kimseye vermediğini ve imzanın da kendisine ait olmadığını, müvekkili tacir sıfatında olduğunu ve bugüne kadar bankalara hiçbir ödemesini geciktirmediğini, söz konusu çekin.............

                  UYAP Entegrasyonu