Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

takibi durduktan sonra güncel ödeme tehditi altında olan davacının borçlu olmadığının tespiti istemiyle dava açtığını, menfi tespit davası açıldıktan sonra davalılar tarafından da itirazın iptali davası açıldığını, menfi tespit davası devam ederken, davacının borçlu olmadığını, icra takibinden önce ödemiş olduğu fatura bedellerini icra tehditi altında ikinci kez ödemek zorunda kaldığını, yargılama sonucunda; ilk derece mahkemesi tarafından, "menfi tespit davası devam ederken, davacı haricen dava konusu icra takibinin dayanağı asıl borcu, vekalet ücreti ve fer'iyleriyle birlikte, davalı takip alacaklısına ödediği, Dava konusu alacağın tahsili ile tarafların borcu ödeme (itfa) suretiyle sona erdirdikleri ve davanın konusunun taraflarca dava devam ederken ortadan kaldırıldığı" gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, ancak mahkemece, menfi tespit davasının, kendiliğinden istirdat (geri alma) davasına dönüştüğünün dikkate alınmadan yanlış hüküm kurulduğunu belirterek...

    Zira hakkın varlığına dair tartışmadan bağımsız olarak borcun/alacağın dava veya icra takibi ile talep edilebilme olanağının bulunmaması durumunda aynı borcun/alacağın yükümlüsü yönünden icra yahut dava tehdidi altında zarar tehlikesi söz konusu değildir. Bu kapsamda bir belirsizlik, kesinleşmiş mahkeme kararıyla nihayete erdirildiğinden güncel anlamda aynı borca/alacağa ilişkin menfi tespit hükmü elde etme ihtiyacı ortadan kalkar. 28. Buradan hareketle açılan menfi tespit davasının konusu olan bir borca/alacağa ilişkin olarak sonradan yapılan icra takibine itirazın iptali davası sonunda verilen hüküm ile her iki dava konusu borcun/alacağın dava veya icra takibi ile talep edilebilirliğinin mevcut olmadığının tespit edilmesi, aynı borca/alacağa ilişkin icra takibi öncesi açılmış olan menfi tespit davasındaki hukuki yararı ortadan kaldırır....

      DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; T3 Şti. tarafından İstanbul 19....

      Kahramankazan Asliye Hukuk Mahkemesince davacının icra takibinden sonra davalıya borçlu olmadığının tespiti talebi ile menfi tespit davası açtığı, icra takibinin İstanbul İcra Dairelerinde yapıldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesince ise dava konusu uyuşmazlıkta genel yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri mahkemesi olup, davalının ve davacının yerleşim yerinin Kahramankazan/Ankara adresi olduğu gerekçesiyle karşı yetkisizlik kararı verilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nun 72/son maddesine göre menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının ikametgâhı mahkemesinde de açılabilir. Bu madde hükmüne göre menfi tespit ve istirdat davaları ile ilgili yetki düzenlemesi kamu düzenine ilişkin değildir. Davacı menfi tespit talebi ile Kahramankazan'da dava açmış bu suretle... mahkemelerinin yetkisini benimsemiştir....

        ancak bugüne kadar hibir işlem yapılmadığını, çeklerin iadesi isteminin de sonuçsuz kaldığını bu nedenle çekler hakkında ödeme yasağı konulmasını ve davacının borçlu olmadığının tespiti talep etmiştir.Bilindiği üzere dava şartları resen dikkate alınabilecek şartlardan olup dava şartının bulunmaması halinde dava dava şartı yokluğundan usulden reddedilecektir. 7155 sayılı yasanın 20.maddesi ile değişik TTK 5/A maddesine göre dava konusu bir para alacağı olduğundan ve para alacaklarında anılan yasal düzenleme ile arabuluculuğa başvuru dava şartı olarak kabul edildiğinden ve bu dava şartının da yasanın metninden de anlaşılacağı üzere dava açılmadan evvel yerine getirilmesi gereken dava şartlarından olduğu açık bir şekilde belirlenmiş olduğundan ve anılan düzenleme 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiğinden eldeki davada yasanın yürürlüğe girmesinden sonra 02/01/2019 tarihinde açılmış olduğundan dava şartı yokluğunda davanın usulden reddi gerekir Burada menfi tespit davasının arabuluculuğa...

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/55 KARAR NO : 2023/261 DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 24/01/2023 KARAR TARİHİ : 26/04/2023 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalı İstanbul ... İcra Dairesinin ... esas sayılı dosyasında dosya borçlusu ... aleyhine kambiyo senedine dayalı olarak başlatmış olduğu icra takip dosyasında da tarafına İİK 89/1 89/2 89/3 haciz ihbarnameleri yollayarak kendisini borçlu olarak eklettiğini ve bankalarda olan hesaplarına haciz koyarak bankalardaki parasını çektiğini, davalı tarafa hiçbir borcunun olmadığını, dava konusu İstanbul ......

            Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur. ..." maddesine dayanarak İİK. m. 89/3' e göre 3. kişi olarak süresi içinde menfi tespit davası açtıklarında ve menfi tespit davasında verilecek hüküm kesinleşinceye kadar icra takibinin duracağına ilişkin düzenlenecek derkenarın ... E. sayılı icra dosyasına gönderilmesini, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tarafa dava dilekçesi tebliğ edilmemiştir....

              Birleştirilen menfi tespit ve itirazın iptali davalarının dayanağı bulunan icra takiplerinin farklı olduğu anlaşılmakla, incelenmesine gerek görülen, menfi tespit davasına ilişkin dava dilekçesinde belirtilmiş olan (esas numarası belirtilmeyen) icra takip dosyasının eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 21.5.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Dosya Numaralı arabuluculuk tutanağının iptali istemine ilişkindir. 18/12/2018 tarihinde resmi gazetede yayınlanan 7155 sayılı kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı TTK 'na eklenen 5/A maddesinde: " bu kanunun 4.maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. " şeklinde arabuluculuk dava şartı olarak ihtas edilmiştir. Bu maddenin uygulanma şartı davanın ticari dava olması ve dava konusunun bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talebi olmasıdır. Bu kapsamda yapılan incelemede davacının istinafa konu davadaki talebi menfi tespit istemine ilişkindir. TTK.'nun 5/a maddesinde ise konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Menfi tespit davaları bu nedenle bu kanun kapsamında değerlendirilemez....

                  Ltd.Şti Vekili dava dilekçesinde özetle; Adana 11.İcra Dairesi'nin 2019/6994 Esas sayılı icra dosyasından müvekkili firma hakkında Reyhanlı 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/136 Esas, 2019/51 Karar sayılı ilamı ile icra takibi başlatıldığını, takip dayanağı mahkeme kararında elektrik faturasının tahsilinin durdurulmasına ilişkin tedbir kararının bulunması ve menfi tespit davasına ilişkin olan bu mahkeme kararının kesinleşmemiş olması nedeniyle takibe konulamayacağını beyan ederek, takibin durdurulmasına ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, dava konusu kararın menfi tespit davasına ilişkin olduğu, İİK.nun 72/5....

                  UYAP Entegrasyonu