Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki uyuşmazlık, öncelikle, mevcut, işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak davasının açılması ile ilgili, dava şartı niteliğindeki, arabuluculuk prosedürünün, kanunda belirtilen şekli ile usulüne uygun olarak, yerine getirilip getirilmediği noktasında toplanmaktadır....

fiili katılım halinde ücretlerin iş kur tarafından ödenmiş olması taraflar arasında işçi işveren ilişkisinin kurulması için yeterli olmayacağı, iş sözleşmesinin varlığı için aranan diğer iş görme ve bağlılık kriterlerinin davacı kurum ile davalı arasında gerçekleşmediği, işçi işveren ilişkisinden kaynaklanmayan davalarda iş mahkemelerinin görevli olmayacağı anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklinde karar verilmiş olup, süresinde istinaf yoluna başvurulmuştur....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İŞÇİ İLE İŞVEREN İLİŞKİSİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: YARGITAY KARARI Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm kurulmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 08/05/2018 gününde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İŞÇİ İLE İŞVEREN İLİŞKİSİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: YARGITAY KARARI Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm kurulmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 08/05/2018 gününde oybirliği ile karar verildi....

      İş Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesince, taraflar arasında, 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1. maddesinde belirtilen işveren ile işci arasındaki hizmet akdinden doğan bir hak uyuşmazlığı olduğu nedeniyle görevsizlik kararı verilmiştir. İş mahkemesi ise, taraflar arasında İş Kanunu anlamında işçi-işveren ilişkisinden kaynaklı bir uyuşmazlık olmadığı, genel hükümlere göre açılan bir dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4857 sayılı İş Kanununun 1/II maddesinde “Bu Kanun, 4. maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir....

        Özel Eğitim A.Ş'nin söz konusu taşınmazı devralan kişi olduğu ve davacı ile aralarında kurulmuş bir iş sözleşmesinden bahsedilemeyeceği ve yine davacı ile davalı ... arasında da kurulmuş bir iş ilişkisinden değil ancak bir ortaklık ilişkisinden bahsedilebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Somut olayda, davacı ile davalı ... arasında işçi işveren ilişkisi bulunup bulunmadığı uyuşmazlık konusudur. 4857 sayılı Kanun’un 2. maddesinde bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişi işçi, işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişi ile tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlar işveren olarak tanımlanmıştır. İşçi ve işveren sıfatları aynı kişide birleşmez. 4857 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrası göre iş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir. Ücret, iş görme ve bağımlılık iş sözleşmesinin belirleyici öğeleridir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dairemizce istinaf incelemesi HMK'nun 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf sebepleri ile bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları da gözetilerek yapılmıştır. 1- Taraflar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinin bulunup bulunmadığı işçilik alacaklarından sorumlu olup olmadığı hususu uyuşmazlık konusudur. 4857 sayılı İş Kanununun 2 nci maddesinde, işveren bir iş sözleşmesine dayanarak işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişi ya da tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlar olarak açıklanmıştır. O halde asıl işveren alt işveren ilişkisinden söz edilebilmesi için öncelikle mal veya hizmetin üretildiği işyeri bulunan bir işverenin ve aynı işyerinde iş alan ikinci bir işverenin varlığı gerekir ki asıl işveren alt işveren ilişkisinden söz edilebilsin. Alt işverenin başlangıçta bir işyerinin olması şart değildir....

          Husumete, muvazaaya ve toplu iş sözleşmesine dair istinaf yönünden; Teoride ve Yargıtay kararlarında, alt işveren, asıl işverenden sözleşme ile üstlendiği mal veya hizmet üretimi için belirli bir organizasyona, uzmanlığa ve hukuksal bağımsızlığa sahip değilse, kısaca üretim ya da hizmet sunumuna ilişkin ekonomik faaliyetin bağımsız yönetimini üstlenmemişse asıl işveren alt işveren ilişkisinden çok olayda, asıl işverene işçi temini söz konusu olacağı, kamu kurumlarınca hizmet alımına dair yapılan ihalelerde ve ihale sonucunda işi üstlenen kişilerle imzalanan sözleşmelerde, ihale yapan kurum tarafından, yüklenici firmaya araç temini sağlanır, asıl işte ihale yapan kurum işçileri ile yüklenici firmaların işçileri birlikte çalışıyorlar, yönetim hakkı ihale yapan kuruma ait ise, kısaca ihale işçi teminine yönelik ise, ihale yapan kurum ile yüklenici firma arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinden söz edilemeyeceği, hizmet alımı yapma ile bu hizmetin yürütülmesi için personel (işçi) temininin...

          D) Temyiz: Kararı, davacı temyiz etmiştir E) Gerekçe: Somut olayda; davacı işçi davalı işveren yanındaki iş akdinin sona ermesi üzerine haksız fesih gerekçesiyle işçilik alacaklarının tahsili amacıyla davalı işveren aleyhine 07/02/2005 tarihinde dava açmıştır.Bunun üzerine davalı da elinde bulunan teminat senedi olduğu anlaşılan senedi, icraya koyarak 21/02/2005 tarihinde takip başlatmıştır. Bu takip üzerine davacı işçi, borçlu olmadığının tespiti için 03/06/2005 tarihnde menfi tespit davası açmış ve yargılama devam ederken 05/10/2006 tarihinde cebri icra tehdidi altında senet bedelini ödemiştir.Bu ödemeden sonra da davaya istirdat davası olarak devam edilmesini talep etmiştir. İİK’nun 72/6....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davada ... 3 .Asliye Hukuk Mahkemesi ve ... 6.İş Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davalı özel hastane hizmet alım sözleşmesi imzalayan davacı doktorun ücretini alamadığı iddiasıyla yaptığı takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Asliye Hukuk mahkemesi, davlının işveren, davacının ise işçi olduğu ve uyuşmazlığın iş hukukundan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. İş Mahkemesi ise, davanın işçi-işveren ilişkisinden değil, hizmet alım sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, uyuşmazlık, hizmet temini (alım) sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı ile davalı arasında işçi-işveren ilişkisi bulunmaktadır. Bu nedenle uyuşmazlığın ... 6....

              UYAP Entegrasyonu