Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. İnceleme konusu davada; davalı vekilinin ödeme iddiası olduğu anlaşılmakla, davacının aylıklarından yapılan kesintinin iadesinin yapılıp yapılmadığı Kurumdan sorulup buna ilişkin ödeme evraklarının da celbi sağlanarak, dava dosyasına eklendikten sonra gönderilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ile menfi tespit talebinin yanısıra kesintinin yapılması halinde istirdat talebinde de bulunduklarını, yargılama aşamasında gerek taraflarınca gerekse davalı kurum tarafından kesintinin yapıldığının belirtilmesine rağmen mahkemece borçlu olmadığının tespitine karar verilmesinin hatalı olduğunu, istirdat kararı verilmesi gerektiğini, her ne kadar kurum cevabında kesintinin 15.12.2018 tarihinde yapıldığı belirtilmiş ise de gerçekte kesintinin 15.02.2019 tarihinde yapıldığını, bu hali ile kararın icra edilemez olduğunu ileri sürerek, istinaf isteminde bulunmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, davacı tarafından SUT hükümlerine aykırı işlem yapıldığını, kurum işleminde hukuka aykırılık bulunmadığını, hükme elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, istinaf isteminde bulunumştur....
Davalı vekili, takipten itibaren 6 yılın geçtiğini, ödemelerin de 2 yıllık bir süreye yayıldığını, bu nedenle menfi tespit ve istirdat taleplerinin zamanaşımına uğradığını, senetteki imzanın davacı borçluya ait olduğunu, aksi halde ise, senet ciro yoluyla müvekkiline geçtiğinden müvekkilinin sahteliği bilebilecek durumda olmadığını beyanla, davanın reddine ve davacı aleyhine tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
a ait çekin son hamilinin bilinmesi nedeniyle davacıya istirdat davası açması için süre vermiştir. Davacı istirdat davası açacağına menfi tespit ve çek iptali davası açmıştır. Halihazırda ...20. Asliye Ticaret Mahkemesinde zaten açılan bir çek iptali davası var iken aynı çek için açılan ikinci çek iptali davası yönünden derdestlik nedeniyle davanın reddi gerekir. Yine davacı tarafa istirdat davası açması için süre verilmesine rağmen borçlu olmadığının tespiti yani menfi tespit davası açılmıştır. İkisi farklı davalardır. İstirdat çekin iadesi şeklinde bir dava iken borçlu olunmadığının tespiti yani menfi tespit davasında çekin iadesi değil bu çekten davalıya karşı borçlu olunmadığnın tespiti istenir. Taleple bağlılık ilkesi gereği menfi tespit davası açısından değerlendirme yapılması gerekir. Çekin son hamili davalı ...Bankası Anonim Şirketi olmayıp çek ciro silsilesinde de görüldüğü üzere çek aslını mahkememize sunan ...Şirketi'dir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma kararından sonra davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Eldeki dava dosyası incelendiğinde, davanın bozma sonrası yapılan yargılaması sürecinde davaya konu uyuşmazlığın tamamının 57.847,74 TL olduğunun anlaşıldığı, bu miktarın 37.523,38 TL olan kısmının kurumca tahsil edildiği hususunda bir ihtilaf bulunmadığı, ne varki bakiye 20.324,36 TL’lik kısmın tahsili için ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/769 Esas KARAR NO:2022/717 DAVA:Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) DAVA TARİHİ:01/04/2021 KARAR TARİHİ:29/09/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İşbu dava mahkememizin ---Sayılı dosyasından tefrik edilerek yukarıdaki esasa kaydedilmiştir. Davacı ilgili ---- Sayılı dosyada abonelik sözleşmesinin iptali ile birlikte menfi tespit ve istirdat talebinde bulunmuş ancak menfi tespit ve istirdat talebine ilişkin dava değeri bildirmemiştir. Davacı vekiline hazır bulunduğu ---tarihli duruşmada dava değerini belirleyerek harcının tamamlaması için ---hafta kesin süre verilmiş aksi halde dosyanın ilgili talepler yönünden işlemden kaldırılacağı ihtar edilmiştir....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- )Davacı vekilinin yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf talebinin HMK'nın 352. maddesi uyarınca REDDİNE, 2- ) Davacı vekilinin menfi tespit, istirdat ve icra takibinin iptali istemine ilişkin sair istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının menfi tespit, istirdat ve icra takibinin iptaline ilişkin kararının (Hüküm fıkrasının 2,3,4,5,ve7.bentlerinin) KALDIRILARAK, dosyanın MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, diğer bentlerin aynen muhafazasına, 3- ) Peşin olarak alınan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye irat kaydına, 4- ) Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf talebi için peşin olarak alınan 54,40 TL istinaf karar harcının hazineye irat kaydına, 5- ) Davacının menfi tespit, istirdat ve icra takibinin iptaline yönelik istinafı için peşin olarak alınan 163,20 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 6- )Davacının istinaf aşamasında...
Müdürlüğüne ve icra dosyasına başvurup durumu izah etmeye çalıştığı halde kesinti yapılması kararından dönülüp,davacıya iade edilmemesi üzerine davacı eldeki davayı açtığına göre ,davacının menfi tesbit davası açmakta hukuki yararı vardır.Kaldı ki ... borçlunun nüfus cüzdanındaki bilgilerin nüfus kütüğündeki bilgilerle karşılaştırılmasında 55 hanede ... ve ...den olma ... olduğu anlaşılmaktadır.Buna göre hukuki yararı olan ve dava açılmasına sebebiyet vermeyen davacının menfi tesbit davasının kabulüne ve lehine ücreti vekalet yargılama gideri takdirine karar verilmesi ayrıca dava açıldıktan sonra kesintinin geri ödenmesi nedeniyle de istirdat davası konusuz kalmakla birlikte dava açılmasına sebebiyet vermediğinden bu hususlarında,davacı lehine ücreti vekalet ve yargılama gideri takdirinde gözetilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istirdat ve menfi tespit istemine ilişkin davada Ankara 20.Asliye Hukuk ve Ankara 7. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, bononun geçersizliğinin tespiti, istirdat ve menfi tespit istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, asıl alacak olan ve iptali istenen takibe konu 5.250,00 TL.lık bononun miktarına göre, Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, toplam 7.777,19 TL üzerinden icra takibi yapıldığı ve bu miktar değer gösterilip harcı yatırılarak menfi tespit ve İstirdat davası açıldığı, 9.442,62 TL olarakda harçın tamamlandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Temyiz Sebepleri İcra ve İflas Kanunun 72 nci maddesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararları kapsamında menfi tespit davası açılması ve yargılama sırasında menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi halinde menfi tespit davasının kabulü hâlinde kararın uygulanması için kesinleşmesi gerektiği gibi, dava safahatı sırasında yapılan ödeme nedeniyle menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmüş olması halinde de hükmün icrası için kararın kesinleşmesi gerektiği, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, dava sırasında istirdata dönüşen menfi tespit davasının icrası için kesinleşmesinin gerekmediğine yönelik alacaklının şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 16., 32., 72. maddesi, ve sair mevzuat 3....