Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece davaya konu protokolde tespit edilen değer üzerinden yatırılması gerekli eksik harcın verilen süre içerisinde yatırılmadığından bahisle davanın HMK 150. maddesine göre açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür. Davacı vekili davanın menfi tespit davası olmadığını ve dava konusu belgenin iptali istemine ilişkin tespit davası olduğunu ileri sürmüştür. Menfi tespit davası İcra İflas Kanunu’nun 72inci Maddesinde düzenlenmiş olup buna göre; borçlunun icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için açmış olduğu dava şeklinde tanımlanmıştır. İcra ve İflas Kanununun 72. Maddesi, icra hukuku bakımından borçlu durumuna düştüğü halde maddi hukuk bakımından aslında borçlu olmadığını ileri süren borçluya, “borçlu olmadığını genel hükümlere göre tespit ettirme” olanağı vermek amacıyla kabul edilmiştir. Madde, bu amaçla, borçluya iki olanak tanımıştır....

    . - K A R A R - Dava, arsa sahibi ve yüklenici arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümün temlik alınması nedeniyle kişisel hakka dayanan tapu iptâli ve tescil, mümkün olmadığı takdirde taşınmaz için ödenen bedelin iadesi ve sözleşmeden kaynaklanan gecikme cezasının tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulü ile ödenen bedelin tahsiline karar verilmiştir. Anılan kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5....

      Dosya kapsamından, davalı tarafından davacı aleyhine düzenlenen kaçak elektrik faturası ile ilgili davacı tarafından Diyarbakır 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan 2006/377 E.sayılı menfi tespit davası sonucunda 32.816 TL'lik faturadan 21.878.85 TL davacının borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, hükmün 19. Hukuk Dairesi tarafından onandığı ve 20.03.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davada, Diyarbakır 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen 2006/377 E.sayılı menfi tespit davasına konu edilen faturaya ek tahakkuk edilen faturalar yönünden borçlu olmadığının tespiti ile ödenen bedelin istirdadı talep edilmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda kaçak ek tüketim faturasında, reaktif enerji bedelinin hesaplanmaması gerektiği belirtilerek davacının 11.941 TL borçlu olmadığı açıklanmıştır....

        Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ödenen 88.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının senetlerin iptaline yönelik talebinin ise reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı eldeki dava ile davalı ile aralarında imzalanmış olan satış vaadi sözleşmesinden dolayı davalıya ödediği bedelin iadesi ile verdiği senetlerin iptalini istemiş, mahkemece, ödenen satış bedelinin davacıya iadesine, senetlerin iptaline ilişkin talebin ise, senetler davalı tarafından dava dışı bankaya ciro edildiğinden ve senetlerin temlik amaçlı olarak ciro edildiği anlaşıldığından davacı tarafından şahsi defilerin dava dışı bankaya karşı ileri sürülemeyeceğinden bahisle, reddine karar verilmiştir. davacı, dava dilekçesinde senetlerin iptalini istemekle menfi tespit talebinde de bulunmuş olmaktadır....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/212 KARAR NO : 2021/454 DAVA : Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 31/12/2013 KARAR TARİHİ : 10/06/2021 K. YAZIM TARİHİ : 15/06/2021 Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Pazarcık İlçesi Narlı Beldesinde çimento ve beton fabrikası sahibi olduğunu, ihtiyaç duyduğu elektrik enerjisini taraflar arasında düzenlenmiş bulunan sistem kullanım anlaşmaları kapsamında davalı şirkete ait iletim hattından aldığını, davalının; müvekkilinin, sistem kullunım anlaşmasını ihlal ettiğinden bahisle sistem kullanım cezaları keserek tebliğ ettiğini, müvekkilinin sözleşme hükümlerine aykırı olarak kesilen 1.282.772,00 TL sistem kullanm cezasını ihtirazi kayıtla ödediğini belirterek ihtirazi kayıtla ödenen 1.254.212,87 TL'nin faiziyle birlikte istirdadını talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ödeme emrinin iptali ile ihtirazi kayıtlı ödenen bedelin yasal faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 25/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi No : 2018/351-2019/251 Dava, ödeme emrinin iptali ve ihtiyati kayıtla ödenen bedelin yasal faizi ile iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 03.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.02.2013 gününde verilen dilekçe ile üst hakkına dayalı menfi tespit (borçlu olmadığının) ve ödenen bedelin tahsilinin istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.11.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; taraflar arasındaki ticari satım ilişkisi dolayısıyla menfi tespit ve ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi .... Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 28.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının müvekkilinin oğlunun reşit olması nedeniyle 47 aylık fazla ödenen nafaka bedelinin iadesi talebiyle açılan menfi tesbit istemli olup, mahkemece; dava konusunun ilamlı icra takibine itiraz niteliğinde olduğundan mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4.maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabı ile (3.kısım hariç) 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler Aile Mahkemesinde görülür. Davada, nafaka borcunun bulunmadığının tesbiti ile ödediği nafaka bedelinin iadesi talep edilmektedir.Borcun TMK'nun 327.vd. maddelerinde belirtilen iştirak nafakasından kaynaklandığı ve dolayısı ile "Aile Hukukuna" ilişkin bulunduğu anlaşılmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu