WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, savunmasında özetle; davalı acentenin sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, acentenin 25.567,81 TL kasa açığının belirlendiğini ve buna ilişkin tutanağın acente tarafından itirazsız imzalandığını, ayrıca davacı acentenin 133.231,86 TL borçlu olduğunun tespit edildiğini ve bu alacakların tahsili için davacılar aleyhine icra takiplerine girişildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince davanın esastan reddine karar verilmiştir. Bu karar karşı davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine Dairemizin 08.03.2019 tarih ve 2018/1069 Esas 2019/340 Karar sayılı ilamı ile ipoteğin kaldırılması konusunda mahkemenin yetkisiz olması nedeniyle HMK'nın 353/1.a.4 maddesi gereğince kaldırılmıştır. Mahkemece kaldırma kararı doğrultusunda ipoteğin kaldırılması talebine ilişkin davanın tefrikine karar verilmiş ve eldeki davada sadece denkleştirme tazminatı talebi incelenmiştir....

    Davalı vekili, savunmasında özetle; davalı acentenin sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, acentenin 25.567,81 TL kasa açığının belirlendiğini ve buna ilişkin tutanağın acente tarafından itirazsız imzalandığını, ayrıca davacı acentenin 133.231,86 TL borçlu olduğunun tespit edildiğini ve bu alacakların tahsili için davacılar aleyhine icra takiplerine girişildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince davanın esastan reddine karar verilmiştir. Bu karar karşı davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine Dairemizin 08.03.2019 tarih ve 2018/1069 Esas 2019/340 Karar sayılı ilamı ile ipoteğin kaldırılması konusunda mahkemenin yetkisiz olması nedeniyle HMK'nın 353/1.a.4 maddesi gereğince kaldırılmıştır. Mahkemece kaldırma kararı doğrultusunda ipoteğin kaldırılması talebine ilişkin davanın tefrikine karar verilmiş ve eldeki davada sadece denkleştirme tazminatı talebi incelenmiştir....

    YANIT: Davalı avukatı tarafından verilen 31.08.2020 tarihli istinafa yanıt dilekçesinde özetle; "...İpoteğin fekki davası, yolsuz tescilin düzeltilmesi davası değildir. İpoteğin fekki davasında, fekki talep edilen ipotek nedeniyle davacının borçlu olup olmadığı da değerlendirilir dolayısıyla menfi tespit davasıyla aynı konuları inceler. Davacı tarafça huzurdaki dava ile menfi tespit talebinde bulunulmuş, tarafımızca daha önce bu konuda açılmış bir ipoteğin fekki davası olduğu, dava konularının ve taraflarının aynı olduğundan bahisle derdestlik itirazında bulunulmuş ve Sayın Yerel Mahkemece de aynı şekilde kanaat getirilerek dava bu nedenle reddedilmiştir. Ancak davacı tarafça her iki davanın konusun ve sonuçlarının ayrı olduğundan bahisle istinaf talebinde bulunulmuştur. İş bu davanın esasını oluşturan ilişki müvekkil banka ile dava dışı Ömer Karaoğluol arasında kabul ve imza edilen konut finansman kredisi sözleşmesidir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, davalı banka aleyhine menfi tespit ve ipoteğin fekki istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 19. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Gereğince 100.000,00 TL'nin %20'si oranında olmak üzere 20.000,00 TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Samsun ili ... ilçesi... parsel nolu taşınmazlar üzerine 25.08.2005 tarih ve 4352 yevmiye numaralı resmi senet ile ... Akaryakıt Nakliye Ticaret ve Limited Şirketi adına tescil edilen ipoteğin fekkine, karar kesinleştiğinde bir suretinin ... Tapu Sicil Müdürlğü'ne gönderilmesine, kararı davalı vekilince istinaf edilmiş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi'nin 30/06/2021 tarih ve 2018/2734 Esas 2021/1184 Karar sayılı ilamında; "...Eldeki davada ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit davası istenilmiş olup, HMK'nin 12/1.maddesi uyarınca taşınmaz üzerindeki ayni haklara ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olup, ipoteğe konu taşınmazın Samsun ili ... ilçesinde bulunduğu anlaşıldığından, somut olayda ipoteğin fekki istemi yönünden ... Mahkemeleri kesin yetkilidir....

        Av. ... 2) ... aralarındaki ipoteğin fekki-menfi tespit davası hakkında Karabük 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 10.02.2012 gün ve 269-80 sayılı hükmün davalılardan T.İş Bankası A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen ipotek akit tablosunun tüm sayfalarını içerir tasdikli suretinin gönderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 03.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          in 16.01.2006 tarihinde müvekkili bankaya olan doğmuş ve ve doğacak tüm borçlarının teminatını teşkil etmek üzere 450.000,00 TL. Bedelle 1. dereceden fekki alacaklı tarafından bildirilinceye kadar ipotek tesis ettiğini, ipotek resmi senedin iş bu ipoteğin dava dışı taşınmaz malikinin sadece kullanmış olduğu tüketici kredisine ilişkin verildiğine dair bir ibare bulunmadığı gibi aksine müvekkili bankaya karşı asaleten veya kefaleten doğmuş ve doğacak tüm kredi borçları ve tüm kefaletlerin teminatı için verildiğinin kararlaştırıldığını, davacının resmi senet ve ipotek belgesini tapuda görerek ve bilerek, sonuçlarını görerek satın aldığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; dava konusu taşınmaza ait ipotek resmi senedinde yer alan“…......

            Dava, ipotek veren davacının borçlu olmadığının tespiti istemiyle icra takibinden önce İİK'nın 72. maddesi gereği açmış olduğu menfi tespit, ipoteğin fekki ve bankaca yapılan temliklerin iptali istemlerine ilişkin olup ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın zorunlu arabuluculuk düzenlemesine tabi bulunduğundan arabuluculuğa başvurulmadan ve neticesi beklenmeden dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Dairemiz menfi tespit davasının da dava şartı olarak arabuluculuk sistemine dahil olduğu görüşünde ise de, Yargıtay .... Hukuk Dairesinin 01/04/2021 tarih 2020/4396 Esas 2021/3198 Karar sayılı ilamı ile menfi tespit davasının dava şartı arabuluculuğa tabi olmadığına dair kararı gözetilerek ve hukukta istikrar ilkesi gereğince mahkemece arabulucuya başvurulmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan kredi kullandığını ve teminat olarak da taşınmazını ipotek ettiğini, tüm kredi borcunu ödediği halde ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek borçlu olmadıklarının tespitini ve ipoteğin fekkini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının dava dışı Semih Güvener'e kefalet borcunun bulunduğunu ve taşınmazı satmış olduğu için ipoteğin fekkini talep edemeyeceğini beyan ederek davanın reddini istemiştir....

                Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesinin hukuka uygun olmadığını, davanın tespit davası niteliğinde olduğunu, tapu sicilinden davalı bankanın ipoteği kaldırması, ipoteğin fekkine dair karar verilmesine engel olmadığını, diğer taraftan ipoteğin fekki yönünden davanın konusuz kaldığına ancak dava açmaya davalı tarafından sebebiyet verildiğinden davalı taraf aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken usulden red sebebi ile müvekkili aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının kötü niyetli olduğunu belirterek Mahkeme kararının bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava ipoteğin fekki istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1....

                  UYAP Entegrasyonu