"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : MENFİ TESPİT-KURUM İŞLEMİNİN İPTALİ-ALACAK Taraflar arasındaki asıl davada teftiş raporunun iptali ve birleşen davada alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne verilmiştir. Kararın davacı- karşı davalı Kurum ve davalı Bakanlık vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- karşı davalı Kurum ve davalı Bakanlık vekilleri tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 05.11.2020 tarihli ve 2020/1685 Esas, 2020/15007 Karar sayılı kararı ile; tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek hükmün, birleşen davada hüküm altına alınan fazla çalışma alacağından uygun bir indirim yapılması gerektiğine yönelik gerekçe ile bozulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : MENFİ TESPİT-KURUM İŞLEMİNİN İPTALİ-ALACAK Taraflar arasındaki asıl davada teftiş raporunun iptali ve birleşen davada alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne verilmiştir. Kararın davacı- karşı davalı Kurum ve davalı Bakanlık vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- karşı davalı Kurum ve davalı Bakanlık vekilleri tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 05.11.2020 tarihli ve 2020/1678 Esas, 2020/15006 Karar sayılı kararı ile; tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek hükmün, birleşen davada hüküm altına alınan fazla çalışma alacağından uygun bir indirim yapılması gerektiğine yönelik gerekçe ile bozulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : MENFİ TESPİT-KURUM İŞLEMİNİN İPTALİ-ALACAK Taraflar arasındaki asıl davada teftiş raporunun iptali ve birleşen davada alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne verilmiştir. Kararın davacı- karşı davalı Kurum ve davalı Bakanlık vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- karşı davalı Kurum ve davalı Bakanlık vekilleri tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 05.11.2020 tarihli ve 2020/1686 Esas, 2020/15008 Karar sayılı kararı ile; tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek hükmün, birleşen davada hüküm altına alınan fazla çalışma alacağından uygun bir indirim yapılması gerektiğine yönelik gerekçe ile bozulmasına karar verilmiştir....
Şti.’nin hisselerini 17.09.2013 tarihinde başkasına devrettiğini belirterek, ödeme emirlerinin iptali ile şirketin borçlarından dolayı sorumluluğu bulunmadığını tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II-CEVAP: Davalı Kurum vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III-MAHKEME KARARI: “...alacağın tahsili için borçluya ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasanın ön gördüğü 7 günlük itiraz süresi de beklenip bu süre dolduktan ve borca itiraz edilmediği anlaşıldıktan sonra takibin kesinleştiği tespit edilmiş olup tahsil için gerekli haciz vb. İşlemler yapılabileceğinden ve kurum işleminin bu yönüyle yerinde olduğu söylenemeyeceğinden davacı adına yapılan icra takibi ve ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Esas dosyası ile kurum işleminin iptali talep edildiğini, dosyada davacı davacıya ait olmadığı iddia edilen şirket için ilgili ticaret mahkemesine menfi tespit davası açıp şirketin davacı tarafından kurulmadığının tespit ettirilip kararının sunulmasının istenildiğini, dolayısı ile müvekkillerinin borçların dayanağı olan şirketin kendisi tarafından kurulmadığının, dolayısı ile herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitinin yapılmasını talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu belirterek müvekkilleri aleyhine tesis edilmiş olan ...... numaralı ödeme emirleri nezdinde yapılan takibin tedbiren durdurulmasına, müvekkilinin söz konusu şirketin kendisi tarafından kurulmadığı ve takiplere konu olan 126.314,48 TL alacak ile ilgili olarak davalı SGK Başkanlığı’na herhangi bir borcu olmadığının tespitini talep etmiştir....
İhtara ilişkin davalı kurum işleminin iptali ve davacı şirketin davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, dava konusu kurum işlemine ilişkin bedelin, davacı şirketin davalı nezdinde mevcut olan alacaklarından mahsup edilmemesi ve eğer edilir ise bedelin iadesi amacı ile ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalı kurumun 15.12.2022 tarih ve E-73275804- 118.01.03- 58128704 sayılı yazısı ile yersiz ödeme ve cezai şart adı altında müvekkil şirketin alacağından mahsup edileceği bildirilen 81.229,54 TL yersiz ödeme, 809.894,30 TL cezai şart ve faizi ile SUT 13.5maddesi gereğince verilen 1. İhtara ilişkin davalı kurum işleminin iptali ve davacı şirketin davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 09/09/2019 NUMARASI : 2018/160 2019/656 DAVA KONUSU : Menfi tespit KARAR : Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davalı kurum vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı Harun Gökyar'ın SGK'ya olan borcu nedeniyle müvekkili hakkında 2017/10058 sayılı 10.931,51 TL'lik kurum takibi yapıldığını, icradan gelen evrakı müvekkilinin yanında çalışan kişinin aldığını ve fakat unutması sonucu takibe itiraz edemediğini, oysa Harun'un 19/03/2018 tarihinde müvekkilinin yanından ayrıldığını, esasında müvekkilinin SGK'ya borcunun bulunmadığını belirterek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, dava konusu 2017/10058 takip numaralı takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava, Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yedi günlük yasal sürede açılmadığını, davacının borçlu olmadığına ilişkin itirazlının yerinde olmadığını, kurum işleminin yerinde olduğunu ve davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; "Dava kurum işleminin iptali talebine ilişkindir. Davacının, bir dönem çalıştığı diğer davalı şirketin prim borçlarından sorumlu olduğu iddiasıyla şirket adına düzenlenen ödeme emirleri davacıya tebliğ edilmiştir. Davacı da bu emirlerin iptalini ismiştir. Bilirkişi raporunda ödeme emirlerinin usulüne uygun olmadığı ve davaıc adına düzenlenmediği gerekçesi ile hukuki menfaat açısından değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Her ne kadar ödeme emirleri davacı adına düzenlenmemiş ise de bunlar davacıya tebliğ edilmiş ve kurum tarafından davacıya karşı da takip başllatılmıştır. Bu konuda anlaşmazlık bulunmamaktadır. Bu bakımdan davacının dava açmakta hukuki menfaati bulunmaktadır....