"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GENEL KURUL KARARININ İPTALİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kooperatif hukukundan kaynaklanan genel kurul kararının iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 23.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 23.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,15.7.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
in aidat ve gecikme faizi toplamı olan 19.722,00 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, genel kurul kararının iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu alınmış ise de, bu rapor gerekçeli ve denetime elverişli değildir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu uyarınca peşin ödemeli ortak olanlar dışında tüm ortaklar genel kurulca kararlaştırılan aidat ve genel gider katılım payından sorumludur. Peşin ödemeli üyeler ise genel giderlerden (elektrik, su, aydınlatma, park hizmetleri vs) sorumludur....
Hukuk Dairesi’nin 07.07.2009 tarihli ilamıyla davaya konu alacağın varlığının ve miktarının belirlenmesinin, buna göre de ihraç kararının yerinde olup olmadığının menfi tespit ve genel kurul iptali davalarının sonucuna göre belirleneceği göz önüne alındığında taraflar arasında görülen menfi tespit ve genel kurul iptali davalarının akıbetinin araştırılması, gerektiğinde sonuçlarının beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuş; bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiş, davacı tarafından açılan menfi istemli dava ile bu dava birleştirilmiş, tüm dosya kapsamına göre, ihraç kararının doğru olduğu, ihtarlarda belirtilen miktar kadar davacının borcunun olduğu, davacının aidatlarını ödemediği, genel kurulun iptali bakımından borç alacak ilişkisinin bir önem taşımadığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. ...)...
, asıl davada, ... yönünden açılan davanın usulden reddine, diğer davacıların ihraçlarına ilişkin yönetim kurulu kararlarının ve bu kararlara istinaden oluşturulan 26.06.2011 tarihli genel kurul kararının iptaline; birleşen 2011/364 E. sayılı davada, davacı ... yönünden davanın usulden reddine, diğer davacıların ihracına ilişkin yönetim kurulu kararlarının ve bu kararlara istinaden oluşturulan 26.06.2011 tarihli genel kurul kararının iptaline; birleşen 2013/353 E. sayılı davada, davacının ihracına ilişkin yönetim kurulu kararının ve bu karara istinaden oluşturulan 26.06.2011 tarihli genel kurul kararının iptaline; kooperatif tarafından açılan 2012/37 E. ve 2012/107 E. sayılı menfi tespit davaları konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
HMK'nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Somut olayda, kooperatif genel kurul kararının iptali istemine ilişkin davada davacı, iptali istenen genel kurul kararına dayanılarak Tire İcra Müdürlüğünün 2022/922 Esas sayılı dosyası ile aleyhine girişilen icra takibine süresi içerisinde itiraz ettiğini, halen yargılaması süren bu davanın sonucu beklenmeden icra takibi yapılamayacağını ileri sürerek icra takibi hakkında tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Dava kooperatif genel kurul kararının iptali istemine ilişkin olup mahkemece 05.04.2022 tarihinde verilen ara karar ile iptali istenen genel kurul kararının yürütmesinin durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş ve bu ara karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulmamıştır....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ilk ihtarda ihtar tarihi itibariyle talep edilemeyecek olan Ocak 2010 dönemi aidatının istendiği, ikinci ihtarın 02.04.2010 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen bir aylık süre dolmadan ihraç kararı verildiği, ihtarlarda istenen miktar ile kooperatif kayıtlarının uyuştuğu gerekçesiyle, ihraç kararının iptaline, menfi tespit davasının reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 03.10.2011 tarih ve 2011/959-764 E-K. sayılı ilamıyla onanmıştır. Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dava, ihraç kararının iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Davalı kooperatif yönetim kurulunun 22.04.2010 tarihli ihraç kararı iptal edilmiş ve temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Menfi tespit davası yönünden ise 03.05.2009 tarihli genel kurulda şerefiye bedellerine ilişkin karar alınmıştır....
Genel kurul kararının iptali davasına bakan bir mahkemenin yargılama sonucunda davanın kabulü gerektiği sonucuna vardığında, kararın iptali ile yetinmesi, diğer anlatımla genel kurulun yerine geçerek bir karar almaması gerekmektedir. Bu durumda mahkemece, iptali istenilen genel kurunun 10. gündem maddesinin iptali ile yetinilmesi gerekirken ayrıca dosyanın menfi tespit davası olarak görülüp sonuçlandırılması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20....
genel yönetim ve işletme giderlerinden sorumlu olacağı, somut olayda davacıdan ihtarnamelerle istenen miktarların 19.04.2005 tarihli genel kurulda tüm ortaklar için ödenmesi talep edilen aidat miktarları olduğu, genel yönetim ve işletme giderlerinin ayrılıp, belirlenecek bu miktarın istenmesi gerekirken aidatların tümünün istenmiş olması karşısında ihtarların geçerli olmadığı, ve bu ihtarlara dayalı olarak verilen ihraç kararının da usulüne uygun olmadığı, birleşen davada, ise menfi tespit talebinin asıl dava olan ihraç kararının iptali davasında ön mesele olarak zaten incelenmesi gerekeceği, eda davası için ön mesele olarak incelenebilecek hususta tespit davası açmakta hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile davalı kooperatifin davacının ortaklıktan ihraç kararının iptaline, birleşen davanın, eda davası içinde ön mesele olarak incelenebilecek hususta tespit davası açmada hukuki yarar bulunmadığından reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif genel kurul kararının iptali ve menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, kendisine teslim edilen işyerinin, kesin maliyet bedeli olan 77.882,00 TL'nı ödediğini, 19.10.2008 tarihli olağanüstü genel kurulda üyelere 10.230,00 TL ek ödeme yükümlülüğü getirildiğini, bu kararın yasal dayanağının bulunmadığını ileri sürerek anılan genel kurul kararının iptali ile davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit, genel kurul kararının iptali ve alacak davalarının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı tapu iptali ve tescil taleplerinin reddine, menfi tespit, ihraç kararlarının iptali ile kira kaybı yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen 2007/86 E. ve 2008/322 E. sayılı davalarda davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....