ın karşılaştırma belgelerindeki imzaları arasında grafolojik ve grafometrik tanı unsurları açısından saptanan yüksek derecedeki uyumsuzluk ve benzemezlikler nedeni ile .... Bankası ... Şubesine ait, alacaklısı ..... Ltd. Şti, keşidecisi ... San. ve Tic. Lt, keşide yeri ve tarihi Batman 25.03.2018 olan, .... nolu, 14.800 TL bedelli çekteki kesideci imzasının, karşılaştırma belgelerindeki imzalarına kıyasla, ...ın eli ürünü olmadığı kanaatine varılmıştır. Huzurda görülen dava menfi tespit davasıdır. Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır....
Hukuk Dairesinin 2018/805 esas ve 2019/1963 karar ve 25.03.2019 tarihli düzeltilerek onama kararında, "Sonuç olarak davacı tarafından açılan menfi tespit davası ödemeyle birlikte istirdat davasına dönüşmüştür." cümlesinin bu yönde bir delil olmadığından ve husus dava konusu olmadığından gerekçeden çıkarılarak hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. Borçlunun menfi tespit davası açmış olması halinde menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı verilmez ve borç icra dosyasına ödenirse menfi tespit davası İİK'nın 72/6. maddesine göre kendiliğinden istirdat davasına dönüşür. Somut olayda davacı, çeklerin ibrazı üzerine dava dışı ciranta hamile ödemede bulunmuştur. Dolayısıyla davacının aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle icra dosyasına ödediği bir bedel olmadığından menfi tespit davası kendiliğinden istirdat davasına dönüşmeyecektir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı-karşı davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl ve karşı dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, asıl dava eser sözleşmesinin haklı feshi nedeniyle menfi zarar ve yüklenicinin verdiği zararların tahsili, karşı dava ise sözleşmenin haksız feshi sonucu irat kaydedilen teminat mektup bedelinin iadesi ile ödenmeyen hakediş alacaklarının ve KDV'sinin tahsili istemine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesi2011/387 E.2011/439 K. sayılı dosyasında menfi tespit taleplerinin kabul edilerek, bu borçlardan sorumlu olmadıklarının tespitine karar verildiğini, esasen menfi tespit davası sırasında borcun ödenmiş olması nedeni ile davaya istirdat davası olarak devam edilmesi gerekirken, menfi tespit davası olarak devam edildiğini ve davalı şirkete borçlu olunmadığı yönünde tespit hükmü kurulduğunu, sonuçta davalı şirket tarafından haksız tahsil edilen bedellerin iade edilmediğini ve bu suretle davalının sebepsiz zenginleştiğini belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere şimdilik 34.150,00 TL'nin 10/04/2001 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın zamanaşımına uğradığını ve davacının bu davayı açmakta iyiniyetli olmadığını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir....
Hukuk Dairesi tarafından onanarak kesinleşmiş olduğunu, keşideciden çeklerin doğru seri numaraları öğrenilmesi üzerine yargılamanın iadesi talep edilmiş ve bilirkişi incelemesi neticesinde müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu olmadığı ortaya çıkmış ise de yargılamanın iadesi şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle talebin reddedilmiş olduğunu, itirazın iptali davasının görüldüğü Bakırköy ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin .... E.feski esas .... ) dosyasına HMK. Mad.377 uyarınca Yargılamanın iadesi için başvuru yapılmış olduğunu, Yargılamanın iadesi dosyasından çeklerin ibraz edildiği banka olan ... Bankası .... Şubesi’nden keşidecisi .... olan 8 adet çekin önlü arkalı görüntülerinin istenmiş olduğunu, ... Bankasının yazı cevabında; 100.000 TL tutarındaki 8 adet çekin müvekkili ... (... pastanesi) tarafından ciro edilerek davalı ... Gıda San. ve Tic. Ltd....
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Menfi Tespit ( Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasıdır.-------- dosyasının incelenmesinde; iş bu dava dosyası ile tarafların ve dava konusunun aynı olduğu anlaşılmıştır. HMK 166. Maddesi davaların birleştirilmesi hususunu düzenlemektedir....
Bilgisayar iade edildiği takdirde satış bedelinin iadesi borcu muaccel hale gelecektir. Bilgisayar iade edilmediği sürece satış bedelinin iadesi istenemeyecektir. ... çoğunluk mahkemenin bilgisayarın geri verilmesi ... ile bedelin iadesine dair hükmünü usul ve yasaya uygun bularak bozma nedeni kabul etmemiştir. Diğer bir deyişle satıcının bedel iadesi borcunun bilgisayar iade edildiğinde muaccel hale geleceğini kabul etmiştir. Davacı halen bilgisayarı iade etmediğinden davalının bedel iadesi borcu muaccel hale gelmemiştir. Bu durumda bilgisayarın iadesine ilişkin yükümlülük yerine getirilmediği için bedel iadesi istenemediğine göre bunun fer'i olan faizinde istenmesi mümkün değildir. Aksinin kabulü temerrüt müessesinin temel ilkelerine aykırı bir sonuç doğurur. Her ne kadar davacı ihtarnamesinde bilgisayarı iadeye hazır olduğunu bildirmişsede, bilgisayarı fiilen iade etmemiştir. Halen davacının zilyedliğinde ve tasarrufunda bulunduğu sabittir....
ın davalıya 45.000,00 TL karşılığı daire satışı konusunda anlaştıklarını, tapunun daha sonra verileceğini, bu nedenle davalının ödemiş olduğu 32.800,00 TL'ye karşılık 32.800,00 TL bedelli bir teminat senedinin davalıya verildiğini, ödenen tutar yükselince davalının ilk aldığı senedi yırttığını ve davalıya 37.000,00 TL bedelli bir senet verildiğini, ancak davalının 32.800,00 TL bedelli senedin aslını değil taklidini yırtıp, aslını elinde tuttuğunu çok sonra öğrendiklerini, bu arada davalının ödediği tutarın artması nedeniyle önceki senedin alındığını ve 42.000,00 TL bedelli bir senet verildiğini, ancak davalının bu senette tahrifat yaparak bedel kısmını 142.000,00 TL'ye dönüştürdüğünü, bu senetle ilgili olarak da menfi tespit davası açıldığını, davalının dava konusu 32.800,00 TL bedelli senedi ise yaklaşık 3 yıl sonra kayınbiraderi olan davalı ...'e ciro ettiğini ve senedin takibe konu edildiğini, davalı ...'...
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davanın kabulü ile davacının Bakırköy 5. İcra Müdürlüğünün 2012/26 sayılı takip dosyasına konu borçtan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine ve 9.100,00 TL kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dava, kasko sigorta sözleşmesi uyarınca ödenen sigorta bedelinin iadesi için başlatılan ve kesinleşen icra takibi nedeni ile borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Başlangıçta araç üzerinde haciz bulunduğu gerekçesiyle ödenen bedelin iadesi için haklı olarak davacı aleyhine takip yapan davalının sonradan borcun ifa nedeniyle sona ermesine rağmen icra işlemlerine devam etmesi nedeniyle dava tarihi itibariyle haksız ve kötü niyetli hale geldiği gerekçesiyle davacının dava konusu borçtan dolayı ifa nedeniyle davacıya borçlu olmadığı sonucuna varılarak davanın kabulüne karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına ve mevcut duruma uygun düşmemiştir....
Açılan menfi tespit davasının anılan yasa hükmü gereğince, kendiliğinden istirdat davasına dönüşeceğinin kabulü ile, davalı yanca ihale ile alacağına karşılık aldığı ve adına tapuya tescil ettirdiği taşınmazlar için, davalı tarafça tahsil edilen paranın istirdatına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de; dosya içinde bulunan İcra Müdürlüğü'nün Tapu Sicil Müdürlüğü'ne tescil işlemi yapılması için yazılan yazılara ve tapu kayıtlarına göre, davacının satıma konu taşınmazlarda hissedar olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; davacı satılan taşınmazlarda kendi hissesine düşen bedelin istirdatını talep edebilir. Mahkemece yapılması gereken iş, satıma konu taşınmazlardaki davacı hisselerinin belirlenip, bu hisselere düşen bedel saptanıp, varılacak uygun sonuca göre bir karar vermekten ibarettir....