Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve alacak hukukuna ilişkin davada ... 1. Asliye Hukuk ile ... Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kombi takılmasına ilişkin sözleşmeye dayalı olarak borçlu olmadığının tesbiti ve alacak davasıdır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/d maddesinde hizmet: Bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak, 3/e maddesinde; tüketici: Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Taraflar arasındaki uyuşmazlık ticari nitelikteki alım-satım sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (19.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 16.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      tespit talebinin reddi gerektiğini, davacı şirket, dava dilekçesinde, “Hizmet Sözleşmesi”nin haklı sebep olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek sözleşmenin feshi sebebiyle uğradığı zararların tazminini talep ettiğini, öncelikle “Hizmet Sözleşmesi”nin feshi, haklı sebebe dayandığını, “Hizmet Sözleşmesi”nin, dosya kapsamında mevcut olan 1 numaralı ekinde, tahmini satış hedefleri gösterildiğini, “Hizmet Sözleşmesi”nin 5.1. maddesine göre; “ŞİRKET, HİZMET’i SÖZLEŞME’de belirtilen esaslar, şartlar ve ekleri çerçevesinde tam, kusursuz ve eksiksiz olarak ifa etmekle yükümlüdür.”...

        Kısa kararla gerekçeli kararın birbirinden farklı olması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim olunmasına ilişkin Anayasanın 141. maddesi ile ...nun yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir görevdir. Somut olayda, mahkemece hüküm kurulurken kısa kararda " davacının davasının 2.614,74 TL olarak menfi tespit talebinin kabulüne, fazlaya dair talebin reddine,” denilmiş, gerekçeli kararın hüküm kısmında ise kısa karardan farklı olarak "avanın kısmen kabulü ile taraflar arasındaki 19/09/2012 tarihli yabancı dil eğitim sözleşmesi nedeniyle 1.406,00 TL olarak borçlu olmadığının (menfi) tespit talebinin kabulüne, fazlaya dair talebinin reddine karar verilmiş, " denilmiş olmakla kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki oluşmuş olup, bu ise az yukarıda açıklandığı üzere usul ve yasaya aykırıdır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacının davalıya borçlu olmadığına yönelik menfi tespit istemine ilişkindir. Davalı vekili süresi içerisinde verdiği cevap dilekçesinde davalının--------olması nedeniyle yetki ilk itirazında bulunmuştur. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davalarında yetkili mahkeme HMK 5 vd. maddelerine öre belirlenir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasında yetkili mahkeme davalı-alacaklının ikametgahının bulunduğu yerdeki mahkemedir. Bununla birlikte HMK m 14 uyarınca------ doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesinde de menfi tespit davası açılabilir....

            YARGILAMA GEREKÇE : Dava, menfi tespit davası olup, davadaki uyuşmazlık, dava dışı arsa sahipleri ile davacı arasında yapılan taşınmaz satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden ve bu sözleşmenin teminatı olarak düzenlendiği belirtilen bono sebebiyle davalının dava dışı arsa sahipleriyle yapmış olduğu sözleşmeye de onay veren davacının, yapılan sözleşmelere ve verilen onaylara rağmen bedelsiz kalan bonoya dayalı olarak yapılan takiple ilgili davalıya borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Eldeki davada tarafların tacir olmadığı, aksinin de iddia edilmediği görülmektedir. 6102 sayılı TTK m. 5/1. fıkra hükmünde yapılan düzenleme uyarınca, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Bu hükme göre ticaret mahkemelerinin görev alanı ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleridir....

              Her ne kadar mahkemece menfi tespit davaları yönünden arabuluculuğa başvurma zorunluluğu bulunduğu, dava açılması öncesinde bu zorunluluğun yerine getirilmediği gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş ise de Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesine yönelik 2020/85 Esas ve 2020/454 Karar sayılı, 13.02.2020 tarihli ilamında gerekçesi açıklandığı üzere; ticari nitelikteki menfi tespit davalarında dava açılmadan önce arabuluculuğa gidilmesi zorunlu olmayıp arabulucuya gidilmiş olması da bir dava şartı değildir. Söz konusu ilamın bağlayıcı olması karşısında mahkemece taraf delilleri toplanılıp işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi davacı tarafından dava dilekçesinde ihtiyati tedbir talebinde bulunulmasına karşın bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması da isabetsiz olmuştur....

                Davalı vekili, takibin dayanağı olan genel kredi sözleşmesindeki borçlunun tacir ve sözleşmenin ticari kredilerle ilgili olduğunu, dava konusunun 6502 sayılı TKHK ‘nun 3. maddesi kapsamında kaldığınından davanın görev nedeniyle reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacının kefaletinin dava dışı ... ile banka arasında imzalanan ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesine ilişkin olduğu 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı kanunun 73. maddesine göre tüketici mahkemeleri tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek davalara bakmakla görevli bulunduğu, davanın ticari dava olduğu ve görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu dikkate alınarak görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/347 Esas KARAR NO : 2021/538 DAVA : Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 22/07/2019 KARAR TARİHİ : 29/06/2021 Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı tarafından Mahkememize sunulan 22/07/2019 tarihli dava dilekçesi ile; Davalı tarafından davacı aleyhine 01.02.2017 vade tarihli cari hesap borcuna dayalı İzmir ... İcra Müdürlüğü'nün ......

                    Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut olayda, uyuşmazlık dükkan satımına ilişkin olarak teminat amaçlı verildiği iddia edilen bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, talebin Türk Ticaret Kanunu'nda(TTK) düzenlenen kıymetli evrak hukukunu ilgilendirmesi nedeniyle, TTK.nun 4. maddesinin 1.bendi uyarınca anılan Yasa'da düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan hukuk davaları, mutlak ticari dava sayılır....

                      UYAP Entegrasyonu