İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; işbu dava da kambiyo vasfına haiz bonolardan kaynaklı menfi tespit isteminin talep edildiği ve dava tarihi itibariyle Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; işbu davanın haksız fiilden kaynaklanan alacak/menfi tespit iddiasına dayandığını, kambiyo senedine dayalı menfi tespit iddialarının dışında 140.000,00 TL alacak taleplerinin bulunduğunu, kambiyo senetleriyle ilgili görevsizlik kararı verilse dahi alacak noktasında yerel mahkemenin görevli olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davanın bir kısmının tefrik edilmesi ve yalnızca menfi tespit iddiaları yönünden görevsizlik verilmesi gerektiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; menfi tespit talebine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/1107 Esas KARAR NO : 2021/985 DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 25/09/2018 KARAR TARİHİ : 16/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; ----- ----iş karşılığında davalıya verdiğini, verdiği çeklerin karşılığını iş olarak alamadığını, verdiği çeklerin---- bulunduğunu, geriye kalan ----- ödeme emrinin ise iptalini talep ettiğini beyan etmiştir. Davacı vekili tarafında-------- özetle; müvekkili ile davalı arasında ----alımına ilişkin ticari ilişkinin olduğunu, davacı tarafından verilen çekler karşılığında davalıdan mal ve hizmet alamadığını, bu nedenle dava konusu çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/365 Esas KARAR NO : 2022/538 DAVA: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 18/05/2022 KARAR TARİHİ: 21/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı aleyhine takip açıldığı, davalı ------- hesap borcundan kaynaklı-------- alacağının olduğunu iddia ettiğini, ancak --------- tarihinde davalıya bu miktarı ödediğini, bundan dolayı davacının davalı şirkete borcunun bulunmadığı, davacının malvarlığına haciz konulduğu, davacının davalı alacaklıya borçlu olmadığının tespitine karar verilerek davalı şirket aleyhine İİK 72/5 md gereği asıl alacağı üzerinden %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür....
Buna göre, -------- tarihinden itibaren gelen ve ticaret mahkemesinin görev alanına giren işlere bakma görevi-------- anılan kararı ile---------Ticaret Mahkemelerine verildiğinden iş bu banka kredi sözleşmesinden kaynaklı başlatılan menfi tespit dava dosyasının bu mahkemelere tevzi edilmek üzere -------- iadesine karar vermek gerekmiştir. KARAR : Yukarıdaki açıklamalar ışığında; 1-İş bu -------- kaynaklanan menfi tespit dava dosyasının banka alacağından kaynaklanması nedeniyle ihtisas mahkemeleri olan------ tevzi edilmek üzere---------- GÖNDERİLMESİNE, 2-Mahkememiz Esas kaydının bu şekilde KAPATILMASINA, 3-Yargılama giderlerinin ilgili mahkemece hükme BAĞLANMASINA, Dair, tarafların yüzüne karşı, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde karar verildi. 06/12/2022...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava İİK’nın 89. maddesi kapsamında açılan menfi tespit davasıdır. 6102 sayılı TTK'nın 4. maddesinde, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra "Her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır." hükmü ile nispi ticari davaya ilişkin de düzenleme yapılmış olup, buna göre tarafların her ikisinin de tacir olması ve uyuşmazlık konusu işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olması gerekir. İİK'nın 89/3. maddesinin, üçüncü cümlesi, "..İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir....
DAVA :Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 08/03/2024 KARAR TARİHİ : 17/10/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/11/2024 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin, e-devlet üzerinden icra/dava bilgilerini incelerken hakkında ... 1.Genel İcra Dairesinin 2018/... E. (Eski dosya no:... 20.İcra Dairesinin 2018/......
DELİLLERİN DEĞERLENDİLİMESİ VE GEREKÇE: Dava, 2004 sayılı İİK'nın 89/3. maddesine dayalı olarak 3. şahıs tarafından açılan menfi tespit davasından ibarettir. 6102 sayılı TTK'nın 4 ve devam eden maddeleri uyarınca asliye ticaret mahkemeleri ticari davalara bakmakla görevlidir. Ticari davalar ise mutlak ticari dava ve nispi ticari dava olmak üzere iki kısıma ayrılmaktadır. 6102 sayılı TTK'nın 4/1'inci maddesinde mutlak ticari dava türleri sınırlı sayıda sayılmıştır. Nispi ticari dava ise her iki tarafın ticari işletmesinden doğan uyuşmazlıklardan kaynaklı dava türüdür. Bu kapsamda bir davanın nispi ticari dava niteliğinde olması için tarafların tacir olması ve uyuşmazlığın ticari faaliyetten kaynaklanması gerekir. Yargıtay . Hukuk Dairesi'nin ... E ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/4 Esas KARAR NO : 2023/540 DAVA : Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 03/01/2020 KARAR TARİHİ : 30/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; davacı müvekkili hakkında eli mahsulü olmayan 03/08/2015 keşide tarihli 31/03/2016 vade tarihli 75.000 TL tutarlı bono nedeniyle .... İcra Müdürlüğünün 2016/... Sayılı dosyasıyla kambiyo senedine mahsus olmak üzere haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, bonoda bulunan imzanın davacı tarafından imza edilmediği, bu nedenle icra dosyasında borçlu olmadığının tespiti, takibin iptali ile davalı aleyhine asıl alacağın %20 si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/429 Esas KARAR NO: 2021/174 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Mümessillik Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 10/07/2019 KARAR TARİHİ : 11/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Mümessillik Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında imza edilmiş olan franchising sözleşmesi ile taraflara arasında ticari ilişki kurulduğu, davalı şirketin,---- tarihi --- tarihleri arasında oluşturulan cari hesap ekstresinde müvekkiline ---- bakiye borcu kaldığını, İş bu borç müvekkili tarafından tahsil edilemeyince davalı/borçlu aleyhine ----- dosyası ile cari hesap kaynaklı bir icra takibi başlatıldığını, ancak davalı şirketin icra takibine itiraz ettiğini, davalı borçlunun borcunu ödememekte ısrar ettiğini ve ---- tarihinde anılan icra takibine itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, davalı/borçlu ve müvekkili olan şirket arasında...
Menfi tespit davalarının ticari bir dava olduğu için TTK’nun 5/A maddesi kapsamına alınması ve böyle bir davayı açmak isteyen kişinin önce arabulucuya başvurmaya zorlanması, kanuna aykırı olduğu gibi sayısız hukuki sakıncalara da neden olacaktır. Bu itibarla kanun hükmünde öngörülen açık ifadelere rağmen dava şartı arabuluculuğun uygulama alanının genişletilmesi doğru değildir. HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez. Bu dava sonucunda, borçlunun borçlu olmadığının anlaşılması halinde borçlu olunmayan kısım belirtilmek suretiyle olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü hâllerde dahi olumsuz tespit hükmü kurulması gerekmektedir....