Uyuşmazlık tarihinde yürürlükte bulunan 30/09/1983 tarih ve 90 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/a bendinde, ikrazatçı, ''Devamlı ve mutad meslek halinde, faiz veya her ne ad altında olursa olsun bir ivaz karşılığı veya ipotek almak suretiyle, ödünç para verme işleriyle uğraşan veya ödünç para verme işlerine aracılık eden ve kendilerine faaliyet izni verilen gerçek kişiler'' olarak tanımlandıktan sonra; 9. maddesinde ise tefecilik, "İkrazatçılık yapmak üzere izin alınmadan, faiz veya her ne ad altında olursa olsun, bir ivaz karşılığı veya ipotek almak suretiyle ödünç para verme işlemlerinin yapılması veya bu işlerin meslek ittihaz edilmesi ve Kanun Hükmünde Kararname uyarınca alınan ikrazatçılık izni iptal edildiği halde, ödünç para verme işlerine devam edilmesi“ şeklinde tarif edilmiş, Danıştay'ın yerleşik içtihatlarında ise, yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında önemli miktarlardaki paraların günün ekonomik koşullarında karşılıksız olarak alınıp verilemeyeceği...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2024/155 KARAR NO : 2024/148 DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşleminden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/12/2023 KARAR TARİHİ : 26/02/2024 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşleminden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı taraf vekili dava dilekçesi ile özetle; davalı banka tarafından, borç kaynağı belirtilmeden müvekkili aleyhine İzmir ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 27/04/2022 NUMARASI : 2022/328 2022/482 DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasındaki Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasında Adana 1.Asliye Ticaret Mahkemesi ile Adana 2....
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 27/12/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : Taraflar arasındaki Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasında Adana 1.Asliye Ticaret Mahkemesi ile Adana 2....
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: Dava, İİK'nin 67/1 maddesi gereğince İtirazın İptali, takibin devamı ve tazminat (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.------- sayılı kararı ile Asliye Ticaret Mahkemelerine gelen işlerin vasıf ve mahiyeti itibarıyla çeşitli olması, bu çerçevede finans davalarının yoğunluğu ve niteliklerinin farklı olması göz önünde bulundurularak, gerek uygulama birliğinin sağlanması, gerekse etkinlik ve verimliliğin artırılması ile ihtisaslaşmanın önemi nazara alınarak, finans davalarında iş dağılımı bakımından iki veya daha fazla dairesi bulunan mahallerde ihtisaslaşmaya gidilmesinde fayda olacağı değerlendirilmiş olmakla; -13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, -22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden,-19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142.maddesinde düzenlenenler...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 12/05/2015 gün ve 2014/4-655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması; bu bağlamda, Vergi Müfettişi tarafından düzenlenen...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde; Sanığın eylemi sabit görülmeyerek beraatine karar verilmesine rağmen hükümde CMK'nın 223/2-e maddesi yerine aynı Kanunun 223/2-c maddesinin gösterilmesi sonuca etkili görülmemiş, kazanç elde etmek için ödünç para verme eylemine iştiraki tespit edilemediğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir....
Mahkemece, tensiple asliye hukuk mahkemesi görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1 maddesinde her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olduklarına bakılmaksızın 4/1-F maddesine göre bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Aynı kanunun 5/3 maddesine göre de asliye ticaret mahkemesi ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, göreve ilişkin usül hükümleri uygulanır. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup, her aşamada resen göz önüne alınır. Kredi kartlarından kaynaklanan uyuşmazlıkta asliye ticaret mahkemeleri görevlidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda Yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, ödünç para sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit, tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliği ve Özel Daire bozma ilamı doğrultusunda karar verilmesi itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 13. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 28.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
rehinli hisselerin ise değerinin 1.367.577,06 TL tutarında bulunduğunu, müvekkili bankanın rehin hakkına istinaden bu hisseleri satarak alacağını almayı beklerken 1 nolu davalıyı temsilen Yatırımcıları Koruma Fonunun ihtarı ile bu hisselerin maliklerinin müşteriler olması nedeniyle bu kişilerin muvafakatının alınması istemi ile ihtar çektiğini, bu hisse senetlerinin aracı kurumun borcuna karşılık olarak rehin edilmesine engel bir hüküm olmadığını bilakis rehin edilebileceğine dair 14.7.2003 tarih ve 25168 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Sermaye Piyasası Araçlarının Kredili Alım, Açığa Satış ve Ödünç Alma ve Verme İşlemlerine İlişkin Tebliğin 19, 21,23. maddelerinde hüküm bulunduğunu, bu senetlerin rehin edilmesi için müşterilerin muvafakatlarına ihtiyaç olmadığını ileri sürerek; davalıların müvekkili bankanın rehin hakkını bertaraf etmeye yönelik hisse senetleri üzerinde yarattığı muarazanın menini talep ve dava etmiştir....