WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit-İstirdat-Kira bedelinin tenzili-Tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit, istirdat, kira bedelinin tenzili ve tazminat davasına dair karar Dairemizin 19.02.2013 gün ve 2012/17349-2013/2730 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmesi üzerine bu defa davacı tarafından yasal süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Mahkemenin kararında ve Yargıtay ilamında yazılı sebeplere göre 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 440.maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE ve aynı yasanın 442.maddesi gereğince takdiren 210.00....

    Dava, finansal kiralama sözleşmesindeki kefalet nedeniyle menfi tespit, istirdat ve tazminat istemlerine ilişkindir. Davacının finansal kiralama sözleşmesinde kefaletinin bulunduğu ve ipotek verdiği taşınmazın satıldığı, davacının ayrıca ödemelerde bulunduğu anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacıdan tahsil edilen miktar belirlenmemiştir. Mahkemece yeni bir bilirkişi kuruluna tarafların sundukları kayıtları, ödeme belgeleri ve icra dosyası üzerinde inceleme yaptırılarak, davacının sorumlu olduğu miktar ile yapılan ödemelerin tespit edilip varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yetkisiz bilirkişi raporu ve eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi Tespit Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kira sözleşmesinin baştan itibaren geçersizliğinin tespiti ve feshi ile ilk yıl kira bedeline karşılık verilen beş adet bononun iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 28/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        HUMK.nun 8/2 maddesi uyarınca, yalnızca kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tespit davaları ile bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara miktar ve değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemelerince bakılır. Yasada sözü edilen tespit davası kira tespit davası olup, menfi tespit davası bunların dışındadır. Dava, davacı hakkında kira alacağı nedeniyle yapılan icra takibi için İİK 72. maddesine göre açılmış bir menfi tespit davası olup, miktar itibariyle görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Mahkemece, davaya Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın esası hakkında hüküm tesisi ... olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

          TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : ... ... ... vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; davaya konu kira borcu müvekkil bankaya temlik edildiğini, kira alacaklısının müvekkili banka olduğu hususunda herhangi bir tereddüt bulunmadığını, ilk derece mahkemesi gerekçesinde yer alan tespit ve değerlendirmelerin hukuki dayanağının bulunmadığını, İİK 72. maddesi düzenlenmesi kapsamında davacının takip borçlusu olmadığı ve bu nedenle menfi tespit talep edemeyeceği yönündeki tespit ve değerlendirmenin hukuki dayanağının bulunmadığını, davacının henüz ödeme yapmadığı kira borcu yönünden menfi tespit davası açmasında da hukuki menfaati bulunduğunu, taleplerin bu yönüyle kabul edilmesi gerektiğini, istirdat talepleri yönünden yapılan değerlendirmenin hatalı olduğunu, yapılan ödemeyi tahsil eden takip alacaklısından istirdat talebinin kabul edilmesi gerekirken ... Holding A.Ş....

            TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : ... ... ... vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; davaya konu kira borcu müvekkil bankaya temlik edildiğini, kira alacaklısının müvekkili banka olduğu hususunda herhangi bir tereddüt bulunmadığını, ilk derece mahkemesi gerekçesinde yer alan tespit ve değerlendirmelerin hukuki dayanağının bulunmadığını, İİK 72. maddesi düzenlenmesi kapsamında davacının takip borçlusu olmadığı ve bu nedenle menfi tespit talep edemeyeceği yönündeki tespit ve değerlendirmenin hukuki dayanağının bulunmadığını, davacının henüz ödeme yapmadığı kira borcu yönünden menfi tespit davası açmasında da hukuki menfaati bulunduğunu, taleplerin bu yönüyle kabul edilmesi gerektiğini, istirdat talepleri yönünden yapılan değerlendirmenin hatalı olduğunu, yapılan ödemeyi tahsil eden takip alacaklısından istirdat talebinin kabul edilmesi gerekirken ... Holding A.Ş....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit-istirdat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit-istirdat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kefil tarafından açılan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir....

                Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233). Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse, menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle, (menfi tespit davası görülmekte iken) borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir (m.72/6); yani menfi tespit davası (kendiliğinden) istirdat davasına dönüşür; bu hâlde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder (Kuru, Baki: İstinaf Sistemine Göre Yazılmış İcra ve İflâs Hukuku Ders Kitabı, Ankara, 2017, s. 146)....

                  İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın menfi tespit ve istirdat davası olarak açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, bu nedenle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca borcun tamamen ödenmemiş olması nedeniyle istirdat davası açılamayacağını, davaya konu taşınmazın mülkiyetinin davalıya ait olduğunu, taraflarınca HMK'nun 240....

                  Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, B.: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233). Menfi tespit davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya düşer; fakat davacıya (borçluya) düştüğü hâller de mevcuttur; davacı (borçlu), davalının (alacaklının) varlığını iddia ettiği hukukî ilişkiyi (meselâ borcu) sadece inkâr etmekle yetinmekte ise, yani bu hukukî ilişkinin (borcun) hiç doğmadığını ileri sürmekte ise ispat yükü davalıya düşer. Çünkü hukukî ilişkinin (borcun) varlığını iddia eden davalı olduğu için, ispat yükü davalı alacaklıya düşer (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) m. 190; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK) m.6)....

                  UYAP Entegrasyonu