Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KİRALANAN TAŞINMAZIN SÖZLEŞMEYE AYKIRI KULLANILMASIKİRA SÖZLEŞMESİNİN FESHİ NEDENİYLE TAHLİYE 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 263 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık feshi ihbar nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının 05.09.1999 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi ile kiracı olduğu boş arsanın feshi ihbar nedeniyle tahliyesini istemiştir. Davalı kiralananın 6570 sayılı Yasa kapsamında olup Borçlar Kanunu'na tabi bulunmadığını, davanın reddini savunmuştur. Taraflar arasında 05.09.1999 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır....

    Sayılı dosyasıyla adi kiraya ve hasılat kiralarına ait takip başlatığını, müvekkili şirkete ödeme emrinin tebliğ edildiğini, takibin kesinleştiğini, davalı şirketin kira sözleşmesine ilişkin müvekkili şirketten hiçbir alacağının bulunmadığını, gerçekte karşı tarafın kira sözleşmesini usul ve yasaya aykırı olarak feshettiğini ve müvekkilini zarara uğrattığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik sözleşmenin haksız feshi ve sözleşme bedelinin ödenmiş olması nedeniyle davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava ; kira sözleşmesi ve buna dayalı olarak başlatılan "adi kiraya ve hasılat kiralarına ait " takibe yönelik menfi tespit davasıdır. Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir....

      AŞ.’nin Tutes AŞ ile yaptığı kira sözleşmesi şerhleri ile devraldığını ve 5.yıldızlı tatil köyü haline getirdiğini,kira sözleşmesi süresince devre tatil hakkını kullandırdığını ancak kira sözleşmesinin süresinin bitmesi,devre tatil sözleşmesinin tarafı olmamasını gerekçe göstererek 2004 yılından itibaren tatil hakkını kullandırtmadığını bildirerek 2004 yılı tatil bedeli ile manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş,18.12.2006 tarihli ıslah dilekçesi ile de sözleşmenin iptali ile 2004 yılında kullandırılmayan tatil bedeli olarak 1.890 YTL ile bakiye yıllara ait tatil hakkının kullandırılmayacak olması nedeniyle 37.800 YTL maddi tazminatın ve 5000 YTL manevi tazminatın zarar tarihinden itibaren reeskont faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen menfi tespit, istirdat ve tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı kiracı, 03.10.2013 tarihinde açtığı işbu dava ile , davalıya ait ... İli ... Mahallesi ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinin iptali-Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin iptali ve menfi tespit davasına dair karar davacılar vekili ile davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 30/01/2014 gün ve 2013/13990-2014/1170 sayılı ilamı ile davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, davalılar vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmesi üzerine bu defa davacı ... tarafından yasal süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 01.01.2007 başlangıç tarihli kira sözleşmesine istinaden icra takibi başlatıldığı, borçlunun kira sözleşmesini ve imzasını açık ve kesin olarak reddetmediği, kira sözleşmesinin kesinleştiği, İİK'nın 63. maddesine göre borçlunun 62. maddede belirtilen istisnalar dışında itiraz sebeplerini değiştiremeyeceği ve genişletemeyeceği, bu kapsamda davalı borçlunun bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde takibin dayanağı kira sözleşmesine açıkça itirazda bulunmasının sonuca etkili olmadığı, kira sözleşmesinin "Hususi Şartlar" bölümünün 1. maddesinde kiracının mecuru başkasına devir edemeyeceği, kiraya veremeyeceği ve ortak alamayacağı hükmüne yer verildiği, kiracılık sıfatının halen devam ettiği anlaşılmakla davalı borçlunun husumet itirazının yerinde olmadığı, icra mahkemesinin itirazın kaldırılması ve tahliye davasında, menfi tespit davasının sonucunun bekletici mesele yapılması gerekmediği, TBK’nın...

              Kiracı’nın, bir kiralama dönemi içinde kiralama bedellerinden üçünü veya üst üste iki kira bedelini zamanında ödememesi halinde, Kiralayan ayrıca başkaca bir süre vermeksizin işbu sözleşmeyi derhal feshetmek ve Sözleşme’nin feshi ile ilgili hükümlerini uygulamak hakkına sahiptir....

                Kararı, kanuni süresi içinde davacılar vekili temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Kötüniyet tazminatından yalnızca davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olması gerekip gerekmediği, icra takibi sırasında yapılan kesintiler sebebiyle davaya istirdat davası olarak devam edilip edilemeyeceği konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Somut olayda, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesinin altıncı fıkrasının, menfi tespit davası zamanında tedbir kararı alınmamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edileceği yolundaki hükmünün göz önünde bulundurulması gerekir. Davacı menfi tespit davası süresince icra takibinin devam ettiğini ve ücretlerinden kesinti yapıldığını iddia etmektedir....

                  Mahkemece, ”sözleşmenin feshi ile birlikte ancak menfi zararın talep edilebileceği, müspet zarar niteliğinde olan kira kaybı tazminatının talep edilemeyeceği” gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının satış bedeli olarak ödediği bedel olan 3.100.000.000 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı müteahhitten satın aldığı bağımsız bölümün, sözleşmede öngörülen sürede tamamlanarak teslim edilmediğini belirterek, gecikme süresi nedeniyle aylık kira bedeli üzerinden hesaplanacak olan gecikme cezasının ödetilmesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit ve sözleşme süresinin uzatılması istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu