Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İddia ve savunmalar, yapılan yargılama, toplanan deliller, hüküm kurmaya elverişli bilirkişi heyet raporu ve tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; "...Dava; Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan menfi tespit davasıdır. Borcu bulunmayan kişilerce bir hak veya hukuki ilişkinin mevcut olmadığının tespiti için açılan dava, menfi tespit davasıdır. Borçlu bu davayı, alacaklı tarafından bir icra takibi başlatılmadan önce açabildiği gibi, takip sonrasında da açabilmektedir. Kişinin borçlu olmadığının tespitinde hukuki bir yarar bulunması durumunda, henüz bir icra takibi başlatılmamış olmasına rağmen menfi tespit davası açılabilmektedir. Somut olayda; davacı dava dilekçesi ile, henüz tarafına icra takibi başlatılmadan dava dışı Hüseyin Aksoy'un, davalı Yapı Kredi bankasından çekmiş olduğu krediye müteselsil kefil olduğunu, ancak 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 584....

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 23/06/2022 NUMARASI : 2022/289 Esas 2022/358 Karar DAVACI : VEKİLİ DAVALI VEKİLİ : DAVA : Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 31/01/2022 KARAR TARİHİ : 22/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/01/2023 Taraflar arasındaki menfi tespit istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

    edilen borç miktarı 73.747,44 TL olup kat tarihindeki borç miktarı kefalet limitinin altında olduğu, diğer yandan, davalı kefil ile dava dışı asıl borçlu şirketin temerrüt tarihlerinin aynı olduğu, bu halde, davalı tarafın dava dışı asıl borçlu şirket yönünden tespit edilen borç miktarının tamamından sorumluluğu bulunduğunu kabul etmek gerektiği, Yapılan inceleme, tespit ve değerlendirmeler neticesinde: IV.I....

      Bir başka deyişle davacının, kefalet tarihinde değil ipoteğin tesis edildiği tarihte fiil ehliyetinin bulunup bulunmadığı tespit edilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır....

        Menfi tespit davası, gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle hakkında icra takibi yapılan veya yapılması muhtemel olan kişi/borçlu tarafından aslında borçlu olmadığının ispatı için açılan davadır. Borçlu, borcu henüz ödemeden, takipten önce veya takipten sonra borçlu bulunmadığının tespiti için bu davayı açabilecektir. Menfi tespit davası, davalı tarafından varlığı iddia edilen hukuki durumun veya ilişkinin mevcut olmadığının, yani yok olduğunun belirlenmesi amacıyla açılan davadır....

          Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA ESAS NO : 2022/650 Esas KARAR NO : 2023/594 HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLLERİ : DAVALI : VEKİLLERİ : DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 19/11/2012 KARAR TARİHİ: 18/05/2023 K. YAZIM TARİHİ: 23/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Aralık 2007'de ... Şti.'ne %20,00 payla ortak olduğunu, Ankara ......

            Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumluluğunu artıran değişiklikler, kefalet için öngörülen şekle uyulmadıkça hüküm doğurmaz” hükmü bulunmaktadır. Kefalet sözleşmelerinin geçerliliği için öngörülen bu şekil şartları icra kefaletleri hakkında da uygulanır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 583. maddesinde kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için aranan şartlar düzenlenmiş olup buna göre kefalet sözleşmesi yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihinin ve müteselsil kefil olması durumunda bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifade ile yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtmesi şarttır....

              Somut olayda davacı tarafça davalı aleyhine menfi tespit talebiyle İzmir Tüketici Mahkemesine açılan dava dosyasının İzmir BAM 17.Hukuk dairesinin .../... Esas .../......

                Davalı vekili, asıl borçlu ve davacı kefil hakkında ayrı ayrı yapılan icra takiplerinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla işleme konulduğunu, asıl borçludan yapılan tahsilatların dosya borcundan düşüleceğinin açık olması karşısında menfi tespit davası açılmasında davacının hukuki yararının bulunmadığını, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılmasının kefil hakkında ilamsız icra takibi yapılmasına engel teşkil etmediğini belirterek, davanın reddini ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, kefilin kefalet limiti dahilinde kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu olduğu, dava tarihi itibariyle borcun 48.075 TL olarak hesaplandığı, kefalet limitinin ise 55.000....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/935 Esas KARAR NO : 2021/483 DAVA : Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 18/10/2017 KARAR TARİHİ : 21/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.05.2016 tarihli ...D.İş nolu , ... Karar nolu kararıyla Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklı,68.517,21-TL alacak için ihtiyati haciz kararı alınmış olduğunu, yine davalı tarafından ... 12. İcra Müdürlüğünün... Esas Sayılı Dosyasından müvekkili davacı aleyhine, 68.517,21-TL , alacağın tahsili için genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatılmış olduğunu, söz konusu icra takibine konu Genel Kredi Sözleşmesi incelendiğinde, kredi sözleşmesinin ...Şti ile ......

                    UYAP Entegrasyonu