nun 20.06.2011 tarihinde hiçbir malvarlığı bırakmadan vefat ettiğini belirterek, terekenin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevabında, MK. 606 ve devamı maddeleri gereğince mirasın 3 ay içerisinde reddolunabileceğini, davacı mirasçıların 3 aylık süreyi geçirdiklerini, bu durumda kural olarak mirasçıların mirası kabul etmiş sayılacaklarını, 3 ay içerisinde dava açılmamasının sorumlusunun ...bank A.Ş.'nin olmağını, davacılar aleyhine herhangi bir icra takibi başlatılmayıp zarar teşkil eden bir işlemin de yapılmadığını, davacının davayı açmasında hukuki bir yarar olmadığını, bu davanın açılmasına sebebiyet vermediğini belirterek davanın reddine, karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, muris öldükten sonra kredi borcuyla ilgili kısmi ödemelerin yapıldığı, kredi sözleşmesine ekli 8 adet dekonttan 27.10.2011 tarihli, 26.09.2011 tarihli ve 25.08 2011 tarihli ödemelerin mirasçılar tarafından yapıldığı, ......
yılında kullandığı defter tasdik ve kayıtlarına ilişkin bilgilerin tablolaştırıldığı, kooperatif tarafından sunulan cari hesap ekstresine göre dava konusu senetlerin karşılığının ödendiği, söz konusu senetlerin “teminat senedi” vasfında olduğu, teminat senetlerinin genel kredi sözleşmesine dayanarak imzalandığı ve uyuşmazlığa konu mal ve hizmetlerin davacı tarafından sipariş edildiği, dosyada yapılan incelemede sipariş edilen mal ve hizmetlerin teslimine ilişkin herhangi bir teslim-tesellüm belgesine rastlanılmadığı.. " şeklinde görüş ve kanaat bildirmişlerdir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davacılar vekilince duruşmasız olarak temyiz edilip, 14.08.2008 tarihli dilekçeyle duruşma talep edilmiş ise de temyiz aşamasından sonra talep edilen duruşma isteminin reddi ile incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin davalıya olan kredi borcunun 148.195.00 YTL olduğunu, kredi ilişkisi nedeniyle müvekkili şirketin borçlu, diğer müvekkillerinin kefil olduğunu boşa imzalı senedin davalı tarafından 2.950.000.00 YTL bedelle doldurulup icra takibi yapıldığını, halbuki müvekkili şirketin senetteki miktar kadar davalıdan nakit kredi almadığını ileri sürerek senetten dolayı borçlu olunmadığının tespitine, %40 kötüniyet tazminatına ve 10.000.00 YTL tazminatın...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 27/12/2018 NUMARASI: 2017/692 Esas - 2018/1340 Karar DAVA: Menfi Tespit İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/12/2021 Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalı banka vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin arkadaşı dava dışı asıl borçlu ...'nın davalı bankanın ...-Balıkesir şubesi aracılığı ile yaptığı "genel kredi ve teminat sözleşmesi"ne arkadaşının ricası ile kefil olmak istediğini, ancak müvekkilinin evli olduğundan sözleşmenin imzalanması sırasında kendisine eşinin kefalet sözleşmesine muvafakat etmesi gerektiğinin belirtildiğini, bunun üzerine müvekkilinin eşine durumu anlattığını ancak eşi ...'...
Diğer yandan davacı taraf, mirasın hükmen reddi şartlarının varlığını ispat edememiştir. Bilindiği gibi Medeni Kanun'un hükmen reddi düzenleyen 605. Maddesinin 2. Fıkrası "Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır." hükmünü amirdir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. Terekenin murisin ölüm tarihinde borca batık olup olmadığı dosya kapsamında toplanan delillerle kanıtlanamamıştır. Murisin alacak ve borçları araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı göz önünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüte yer vermeyecek şekilde belirlenebilir olması gerekmektedir....
Eldeki dava taraflar arasında Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesine istinaden olduğu anlaşılmakla; Hakimler ve Savcılar Kurulu' nun 25.11.2021 tarih 1232 sayılı kararı gereğince Bankacılık Kanunundan kaynaklanan uyuşmazlıklarda Antalya ... Asliye Ticaret Mahkemesi ihtisas mahkemesi olarak belirlendiğinden eldeki davada mahkememizce gönderme kararı verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Dosyanın 25.11.2021 tarihli 1232 sayılı Hakimler ve Savcılar Kurulu kararı gereğince Antalya ... Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, 2-Esas dosyasının bu şekilde kapatılmasına, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kesin olarak karar verildi. 03/04/2023 Katip ... ✍e-imzalı Hakim ... ✍e-imzalı...
Kardeşler Ltd.Şti.nin yetkili temsilcisi olduğunu, 02.07.2001 tarihli vekaletname ile ...’ı kendisine vekil tayin ettiğini, ancak bu şahsı daha sonra vekillikten azlettiğini ve azilnamenin 01.11.2002 tarihinde ...’a tebliğ edildiğini, buna rağmen ...’ın 25.09.2003 tarihli taksitli ticari kredi borçlarına ve rehin sözleşmesine, kendi adına imza attığını, kredi sözleşmesindeki bu kefaletin geçerli olmadığını, davalı bankadan dava dışı şirket lehine kendisinin aldığı kredi borcunun tamamen ödendiğini, bu ilk sözleşme için verilen ipoteklerin paraya çevrilmesi yolu ile haksız icra takibine girişildiğini ayrıca kendisinin imzasının bulunmadığı, ikinci sözleşmeden kaynaklanan borç için girişilen genel haciz yolu ile takipten de sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek her iki icra takip dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı banka vekili, davanın reddini istemiştir....
Birliği'nin borçlular listesinde yer aldığını, icra takiplerine konu kredi sözleşmesindeki ve bonodaki imzaların müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, müvekkilinin kredi sözleşmesine ve bonoya dayalı olarak ayrı ayrı başlatılan iki icra takip dosyası dolayısıyla toplam 77.231,21 TL'dan borçlu olmadığının tespitine, %40 kötü niyet tazminatına ve ...Birliği'nin borçlular listesinden adının silinmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili tarafından dava dışı ...'...
GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı alacağa ilişkindir. Hüküm tarihinden sonra davalının 09.06.2022 tarihinde vefat ettiği, davalının veraset ilamına göre mirasçıların tamamı tarafından İstanbul 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2022/716 Esas, 2022/727 Karar sayılı ve 02/09/2022 tarihli karar ile mirasın reddine ilişkin karar alındığı ,mirasın reddine ilişkin ilam dosyaya davacı vekili tarafından ibraz edilmiştir. Davalı vekili tarafından verilen istinafa cevap dilekçesi istinaf başvurusu mahiyetinde olmasına rağmen ön inceleme aşamasında bu durumun tesbit edilmemesi nedeniyle harçları tamamlanmak üzere dosyanın geri çevirme işlemi yapılmamıştır. Ancak,usulü bu eksiklik nedeniyle davanın kabul edilen kısımlarının kesinleştiği kabul edilemeyeceğinden gelişen taraf ehliyetindeki eksiklik dikkate alınmıştır.Mirasın reddi, TMK'nun 605 vd. maddelerinde düzenlenmiş olup hükümde, yasal ve atanmış mirasçıların mirası reddedebilecekleri belirtilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik kararının süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile dava dışı şirket arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesinde kefil olduğunu, müvekkili aleyhine kredi sözleşmesine dayalı icra takibi yapıldığını, ancak müvekkilinin çek depo bedelinden sorumlu olmayacağını belirterek 11.990,00 TL tutarlı çek depo bedeli yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin sözleşme gereğince çek depo bedelini talep edebileceğini bildirerek davanın reddini istemiştir....