Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2009/1642 D.... sayılı dosyasındaki tespit raporuna göre ihtar tarihi itibariyle dava dışı firmanın 15.716,80TL riskinin bulunduğunu, bu cari hesabın müvekkilinin kefaletten rücu beyanından sonra sıfırlandığını, müvekkilinin imzası bulunan kredi sözlşemeleri dışındaki sözleşmelerden kaynaklanan kredi borcundan kefil sıfatıyla sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını belirterek müvekkilinin davalı banka ile akdetmiş olduğu genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili banka ile dava dışı .... Kağıtları .... .... Malz. San ve Tic. Ltd. Şti. arasında düzenlenen kredi sözleşmesinde davacının müteselsil kefil olduğunu, kullandırılan kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle 07.09.2009 tarihi itibariyle hesabın kat edildiğini, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için ... 10....

    DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Bankacılık İşleminden Kaynaklanan) Taraflar arasındaki menfi tespit davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin daha önce yetkilisi ve ortağı olduğu dava dışı ......

      Her ne kadar davalı banka tarafından dosyaya davacının kefil olarak yer aldığı 19.12.2005 ve 14.01.2005 tarihli genel kredi sözleşmeleri sunulmuş ise de yargılama sırasında alınan 12.03.2012 tarihli bilirkişi raporunda davalı banka ile dava dışı kredi müşterileri arasında 23.05.2007 tarihli 500.000 TL'lik ve 04.04.2007 tarihli 300.000 TL'lik genel kredi sözleşmelerinin de bulunduğu, bu sözleşmelerde davacının kefil olarak yer almadığı ve anılan kredi sözleşmelerine dayalı olarak kullandırılan kredilerin taksitlerinin de ödenmediği yolunda saptama bulunmaktadır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, genel kredi sözlşemesine kefaletten kaynaklanan menfi tespit isteğine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 19. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Meblağlı kredi sözleşmesinin kefili olduğunu ve bu sözleşmeden doğan kredi borcunun asıl borçlu tarafından ödendiğini, dava dışı asıl borçlunun imzaladığı 22.09.2000 tarihli kredi sözleşmesine kefil olmadığı halde müvekkilinin imzalamış olduğu 14.10.1999 tarihli kredi sözleşmesi dayanak yapılarak müvekkili aleyhine takip yapıldığını ileri sürerek müvekkilinin 14.10.1009 tarihli kredi sözleşmesini esas alınarak yapılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin iptaline, müvekkilinden takipte tahsil olunan paranın istirdadına, %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının kefili olduğu müvekkili banka ile dava dışı ... arasında imzalanan 14.10.1999 tarihli Tarımsal Krediler Genel Sözleşmesi ile ilişkilendirilmek kaydıyla asıl borçluya 22.09.2000 tarihinde 15.000 TL. Ve 25.09.2000 tarihinde 8000 TL. Tarımsal işletme kredisinin kullandırıldığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; genel kredi sözleşmesine kefaletten kaynaklanan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. SONUÇ: Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 20/10/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

              Davalı vekili, davacı tarafın kefil sıfatıyla imzasının bulunduğu 01.10.2008 tarihli genel kredi sözleşmesinin sehven icra dosyasına eklenmediğini belirtilen bu kredi sözleşmesindeki kefaletten dolayı davacı yanın takibe konu kredi borcundan sorumlu bulunduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuş ve %40 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece; davalı bankadan gelen yazı cevabına göre, davacının kefil sıfatıyla yer aldığı 01.10.2008 tarihli genel kredi sözleşmesi kapsamında davadışı asıl borçluya bir kredi kullandırılmadığının saptanmış olduğu gibi davalının imzasının bulunmadığı önceki 10.01.2008 tarihli kredi sözleşmesi uyarınca kullandırılan krediden de sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, ilgili takip dosyasına konu borçtan dolayı davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespitine koşulları oluşmadığından davacı yanın tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

                Hukuk Dairesi KARAR Dava, genel kredi sözleşmesine kefaletten kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 19. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, davalı kooperatif ile ortağı dava dışı şahıs arasındaki genel kredi sözleşmesine kefaletten kaynaklanan menfi tespit isteğine ilişkin olup, kooperatif ile ortağı arasındaki uyuşmazlıkta, kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 23. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 23.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 22.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, genel Kredi sözleşmesine kefaletten kaynaklanan menfi tespit isteğine ilişkin olup, kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 19.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dairemizin görevsizliğine aynı konuda 19. Hukuk Dairesince de görevsizlik kararı verildiğinden görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için dosyanın Başkanlar Kuruluna sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığa GÖNDERİLMESİNE, 20.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu