"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muarazanın Giderilmesi-Kira Sözleşmesinin Tespiti-Menfi Tespit ve İstirdat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı muarazanın giderilmesi, kira sözleşmesinin tespiti, menfi tespit ve istirdat davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av.... geldiler. Davalı taraftan gelen olmadı. Hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstirdat-Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı istirdat ve menfi tespit davasına dair karar Dairemizin 10/12/2015 gün ve 2015/1642-2015/10956 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmesi üzerine bu defa davalı tarafından yasal süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Mahkemenin kararında ve Yargıtay ilamında yazılı sebeplere göre 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 440.maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE ve aynı yasanın 442.maddesi gereğince takdiren 261.-TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınmasına, karar düzeltme harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 20/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
belirlenerek fazla takip miktarı olan 328.433TL yönünden takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sürecinde ise davalının menfi tespit istemine konu icra dosyası üzerinden tahsilata devam ettiği belirtilerek bu miktarlar yönünden de istirdat talebinde bulunulmuştur....
Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi ve davaya istirdat davası olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, açtığı menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilen ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir. Buna göre menfi tespit davasının devamı sırasında borcun herhangi bir nedenle ödendiği iddiası üzerine mahkemece bu iddia araştırılıp ödemenin kanıtlanması halinde, talep olmasa dahi dava kendiliğinden istirdat davasına dönüşeceğinden açılan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilmelidir. (Emsal Y. 15. H.D.'nin 30.11.2017 T. 2016/4453 E. 2017/4217 K. sayılı ilamı) Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, .......
İtirazın iptali davaları alacak talebi ile dava açılması yerine öncelikle icra takibi başlatılması ve açılan icra takibine itiraz edilmesi üzerine alacağın ve icra takibinin devamının hüküm altına alınmasına yönelik, istirdat davaları ise ödeme tehdidi altında haksız yapılan ödemelerin iadesine ilişkin davalardır. Yargıtay 9 . Hukuk Dairesinin 2021/ 2740 Esas - 2021/ 6513 Karar sayılı 18.03.2021 tarihli bozma ilamında; " Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez. Bu dava sonucunda, borçlunun borçlu olmadığının anlaşılması halinde borçlu olunmayan kısım belirtilmek suretiyle olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü hâllerde dahi olumsuz tespit hükmü kurulması gerekmektedir....
Mahkemece; menfi tespit davasından istirdat davasına dönüşen işbu davaya esas olmak üzere aldırılan 16.03.2015 tarihli ek raporda davacının icra takibi nedeniyle 11.800.-TL borçlu olduğu, bu miktar üzerinden yapılan hesap ve davacı tarafından ödenen 09.01.2014 tarihinde, 1.500.-TL, 14.02.2014 tarihinde 13.518,68.-TL olmak üzere toplam 15.018,68.-TL nazara alınarak, tüm icra harç ve giderleri ve ferileriyle birlikte BK'nın 100. maddesine göre yapılan hesap sonucunda istirdatı talep olunabilecek miktarın 469,49.-TL olduğu kanaatiyle; menfi tespit davasından dönüşen istirdat davasında 469,49.-TL fazla ödemenin 14.02.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı isteminin reddine, karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir . Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse, menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle, (menfi tespit davası görülmekte iken) borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir istirdat davasına dönüşür; bu hâlde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder . Bu durumda İİK’nın 72/6 maddesi gereğince bedele dönüşen isteminin temeli menfi tespit davasıdır. Menfi tespit davası devam ederken, icra takibi konusu borcun bir kısmı ödenirse, menfi tespit davası ödenen borç kesimi için (kısmi) istirdata dönüşür....
İcra ve İflâs Kanunu’nun 72/6. maddesi uyarınca “Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir”. Anılan madde uyarınca menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması yahut ihtiyati tedbir kararının kaldırılması nedeniyle, dava sırasında borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davası kanunun açık hükmü gereği (kendiliğinden) istirdat davasına dönüşür. Bu hâlde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder, davacının talep sonucunu değiştirmesi için ıslah yoluna başvurmasına ya da karşı tarafın (alacaklının) muvafakati gerekmez.” 3. Değerlendirme 1....
Davacılar, menfi tespit ile birlikte istirdat talebinde bulunmuşlardır. Davanın 7155 sayılı Yasa'nın 20. maddesi ile TTK’nın 5. maddesine eklenen 5/A maddesinin yürürlüğe girmesinden sonra açıldığı uyuşmazlık konusu değildir. Bahse konu maddeye göre TTK’nin 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Uyuşmazlık, birlikte açılan istirdat davası ile menfi tespit davasında arabulucuya başvurmanın dava şartı olup olmadığı hususunda toplanmaktadır. Bir miktar paranın ödenmesi ve iadesine ilişkin açılan istirdat davasında arabuluculuk dava şartı olarak aranmakta ise de, menfi tespit davası, bir miktar paranın ödenmesi talebine ilişkin olmadığından menfi tespit davalarında arabuluculuğa başvuru dava şartı olarak aranmamaktadır....
Ltd.Şti vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İtiraz dilekçesindeki beyanlarını tekrarlamış ve itirazlarının reddine karar verildiğini, kararın hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, menfi tespit davasından dönüşen istirdat davasında verilen hüküm kesinleşmeden icraya konu edilemeyecek türden bir karar olduğunun mahkemenin de kabulünde olduğunu, ancak ihtiyati haciz talebinin şartlarının oluştuğunun değerlendirildiğini, menfi tespit ve yargılama sırasında menfi tespitten dönüşen istirdat davalarının kesinleşmeden icraya konu edilemeyeceğini ve ihtiyati haciz kararı da verilemeyeceğini, Yargıtay 19....