WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Terme 1.Asliye Hukuk Mahkemesince, "Dava kira ilişkisinde kaynaklanan ipoteğin kaldırılması taleplerine ilişkin olduğu, Davaya konu ipoteğin kira sözleşmesinden kaynaklı olduğu, işbu haliyle HMK md. 4 gereği "Kira ilişkisinden doğan alacak davalarında değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu" gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

İcra müdürlüğünün 2020/... esas sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe girişmiş olduğunu beyanla işbu icra dosyasından ipotek bedelinin 118.044,67 TL olarak tespiti ile davacının 118.044,67 olarak tespit edilen ipotek bedelini mahkeme veznesine depo edilmesi veya icra takip dosyasına yatırılması için taraflarına süre verilmesini, davacının işbu bedel haricindeki icra dosyasında belirtilmiş olan dosya borcu nedeniyle borçlu olmadığının tespitini, neticeten 118.044,67 TL olarak tespit edilen ipotek bedeli ödendiğinde davalarının kabulü ile ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiş olduğu görülmüştür. Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava, ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit -istirdat istemine ilişkindir. Somut olayda davacı vekili tarafından mahkememize sunulmuş olan dava dilekçesinde özetle; Dava dışı ...- ......

    Hukuk Dairesi HÜKÜM : Esastan ret Taraflar arasındaki asıl davada menfi tespit, birleşen davada ise menfi tespit ve ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararın asıl davada davacı ve birleşen davada davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl davada davacı ve birleşen davada davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü. I....

      sayılı takip dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını, müvekkilinin adına kayıtlı olan ... hakkında da ... sayılı talimat dosyası ile de satış işlemi başlatıldığını ve kıymet takdir raporu alındığını, gayrimenkulun aile konutu olarak kullandıkları yer olduğunu, ipotek borçlusu olan ... ile müvekkili arasında yapılan 23/01/2020 tarihli ipoteğin kaldırılması sözleşmesi ile davalının bulunduğu ortamda taraflarca imzalandığını, sözleşme ile müvekkilinin eşine ait 49.000 TL müvekkiline ait olan 51.000 TL alacaklı oldukları senetlerin ...'a teslim edildiğini, imzalanan sözleşme gereği ipoteğin kaldırılmadığını, ipoteğin kaldırılmadığı için müvekkilinin eşi ile sorun yaşadığını, müvekkilinin eşi tarafından ... ipoteğin kaldırılması davası açıldığını, senetleri iade etmeyen davalı aleyhine senetlerin bedelsiz olmasından dolayı mahkememizin ... Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığını, ...'...

        Asliye Hukuk (İcra Hukuk) Mahkemesinin 2018/16 Esas ve 2018/19 Karar sayılı dava dosyasında verilen kararla bu doğrultuda icra emrinin düzeltilmesine karar verildiğini, öte yandan dayanak ipoteğin başından itibaren geçersiz olduğunu, zira ipotek tesisi sırasında eş rızasının alınmadığını ileri sürerek dava ve takibe dayanak ipoteğin fekkine, takip uyarınca davalıya 100.000,00- TL borçlu olunmadığının tespitine davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle dava değerini 161.994,17- TL'ye yükseltmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ipotek tesis edilen taşınmazın arsa vasfında olması nedeniyle eş rızasına gerek olmadığını, bu haliyle ipoteğin geçerli olduğunu, davanın kötü niyetle açıldığını savunarak davanın reddiye davacı aleyhine tazminata hükmedilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Dava ipoteğin fekki ve menfi tespit talebine ilişkindir....

        Davacı yan, iş bu menfi tespit davasında harca esas değer olarak 100.000 TL.göstermiş ve harcı da bu miktar üzerinden yatırmış, ne var ki netice-i talep kısmında ipoteklerin fekki ve takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Yapılan bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere, dava kısmi dava şeklinde açılmış olup, menfi tespit davasının kısmi olarak açılması mümkün değildir. Mahkemece, öncelikle davacı yana talebi açıklattırıldıktan sonra işin esasına girilmesi gerekirken, bu yönün gözetilmemesi doğru olmadığı gibi, açılan davada harca esas değer dikkate alınıp, bir karar verilmesi gerekirken bu yön gözetilmeden talep aşılacak şekilde “davanın kabulü ile Gaziantep 2.İcra Müdürlüğü’nün 2011/3694 Esas Sayılı dosyasındaki icra takibinden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, (dava konusu 100.000 TL.için), ipoteğin kaldırılmasına...” karar verilmiş olması HUMK.nun 74.maddesi(HMK.nun 26.maddesi)ne aykırıdır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, davacı tarafça satın alınan taşınmazlar üzerinde davalı lehine konulmuş olan ipoteğin karşılıksız olduğundan bahisle menfi tespit istemine ilişkindir. Celp edilen tapu kayıtlarının incelenmesinde dava konusu taşınmazın davacı tarafça 20/06/2019 tarihinde dava dışı ... şirketinden satın alındığı, taşınmaz üzerinde daha önceden davalı ile eski malik arasında 25/10/2016 ve 02/11/2018 tarihlerinde yapılan sözleşmeler uyarınca ipotek konulduğu, ipoteğin konulduğu tarihte davacı lehine herhangi bir satış vaadi sözleşmesi kaydının da bulunmadığı, davacının taşınmazı bilerek ipoteklerle birlikte satın aldığı, davalı bankanın taşınmazın devri dolasıyla ipotek hakkında vazgeçtiğine dair bir bildirimininde bulunmadığı, bu durumda devralanın ipoteğin kaldırılması talebinin yersiz olduğu, davanın bu nedenle reddi gerektiği vicdanı kanaat hasıl olduğu ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            Başlatılan takip nedeniyle menfi tespit talebi (20.234,30 TL) yönünden dava harçlandırılmış ise de bu talep yanında ipoteğin fekki talebi de bulunduğundan ve ipoteğin fekki davalarında ipotek bedeli olan 320.250,00 TL üzerinden eksik harç davacıya tamamlatılmış, toplam dava değeri 340.484,30 TL olduğu tespit edilmiştir. Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun “Menfi tespit ve istirdat davaları” başlıklı 72. maddesi: “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir.” düzenlemesini içermektedir....

              Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile 355 ada 57 parselde kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteğin tüm sonuçları ile kaldırılmasına, ipoteğin paraya çevrilmesi yönünde icra takibine geçtiğinde % 15 teminat karşılığında İ.İ.K.'nun 72. maddesi doğrultusunda takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir. Dava, icra ve iflas hukukundaki menfi tespit davası olup (72. m.), gerek maddi hukuk gerek usul hukuku bakımından genel hükümlere tabi bir davadır. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasında yetkili mahkeme, H.Y.U.Y. m.9 ve devamı hükümlerine göre belirlenir. Somut olayda; davalı alacaklının yerleşim yeri ... olduğuna göre, uyuşmazlığın yetkili ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekir....

                Hukuk Dairesi'nin 30/06/2021 tarih ve 2018/2734 Esas 2021/1184 Karar sayılı ilamında; "...Eldeki davada ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit davası istenilmiş olup, HMK'nin 12/1.maddesi uyarınca taşınmaz üzerindeki ayni haklara ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olup, ipoteğe konu taşınmazın Samsun ili ...ilçesinde bulunduğu anlaşıldığından, somut olayda ipoteğin fekki istemi yönünden ...Mahkemeleri kesin yetkilidir. (Y... HD., 09/10/2017, 2016/12427 Esas, 2017/6756 Karar ile Y...HD., 29/04/2019 tarih, 2018/2081 Esas, 2019/2778 Karar) Bu bakımdan davacının ipoteğin fekki istemine yönelik olarak, davanın tefriki ile sözkonusu istem yönünden taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu