Mahkemece kural olarak borçlunun yani davacının açmış olduğu menfi tespit davasında herhangi bir sebeple dava konusu borç alacaklıya yani davalıya ödenmiş olması halinde açılan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edileceği, hatta bu konuda davacı borçlunun talebine dahi gerek olmadığı, ancak bu durumun genel hukuk ilkeleri gereğince davanın tarafları arasında mümkün olabileceği, yani davacı borçlunun dava konusu borcu alacaklı davalıya herhangi bir nedenle ödemiş olması halinde davanın tarafı olan davalıya karşı davasını istirdat davası olarak devam edebileceği, oysaki davacı vekilinin davanın taraf olmayan bir üçüncü kişiye karşı davayı istirdat davası olarak devam ettirmek yönünde talepte bulunduğu, davanın tarafı olmayan ve hakkında usulüne uygun açılmış bir dava da bulunmayan bir üçüncü kişiye karşı böyle bir talep ile davaya dahil edilmesi ve ona karşı davanın devam edilmesinin genel hukuk ilkeleri çerçevesinde mümkün olmadığı, bu nedenle davacı vekilinin bu yöndeki...
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 21/09/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 21/09/2021 ....sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde; müvekkilin davalıya borçlu olmadığının sabit olduğu, ancak yargılama devam ederken cebri icra baskısı altında 20.000,00 TL ödemede bulunulduğunu, huzurdaki davada tümden menfi tespit kararı verilmiş ise de, 20.000,00 TL ödemeye ilişkin istirdat taleplerinin bulunduğu, borç ödendiğinde mahkemenin menfi tespit davasına resen istirdat davası olarak devam etmesi gerektiği belirtilerek davacının istinaf talebinin reddine, müvekkilce ödemesi yapılan 20.000,00 TL'lik kısmın istirdadına, geriye kalan kısım için menfi tespit talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl ve birleşen menfi tespit istirdat ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve birleşen menfi tespit ve istirdat davasının kısmen kabulüne, asıl ve birleşen manevi tazminat davalarının reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde asıl ve birleşen dava davalısı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 3.336.00 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, elektrik faturası tarife uygulamasından kaynaklanan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Davalı vekili, davada idari yargının görevli olduğunu, mahalli idareye husumet düşmeyeceğini, mahalli şirketin özelleştirme kapsamı programa alındığı için işletmelere tarife indirimi getiren 2002/4100 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı kapsamından çıkarıldığını, bu nedenle Turizm Belgeli İşletmelere tarife indiriminin sona erdirildiğini öne sürerek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat istemine ilişkin davada Eskişehir Asliye Ticaret ile Eskişehir 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. H.Y.U.Y.’nın 1 ve devamı maddeleri uyarınca, taşınmazın aynına ilişkin davalarda görevli mahkeme taşınmazın dava tarihindeki değerine göre belirlenir. Dosya kapsamından, davacı vekilleri, müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespiti ile cebri icra yoluyla ödenen 6.328.00.- YTL.'nın istendiği ve bu miktar üzerinden harçlandırıldığı anlaşılmakla, H.Y.U.Y.'nın 8. maddesinde 21.07.2004 gün ve 5219 Sayılı Yasa ile yapılan değişiklik gözetilerek dava değeri 5.910.- YTL.'yi geçen görülmekte olan davada uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, menfi tespit ve istirdat istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyanın incelenmesinde, davacılar vekili 09.12.2013 tarihli dilekçesi ile haklarında ... İcra Müdürlüğü'nün 2009/4421 Esas sayılı dosyası ile yürütülen icra takibinde ortak gider borcu nedeniyle hacizli gayrimenkulün satışının gerçekleştirildiği ve kesinleşen satışa göre 31.01.2013 tarihinde davalı yönetime 25.797,86 TL ödediklerini belirterek açılan menfi tespit davasının istirdat davası olarak devamı ile fazla ödemelere ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla 15.555,51 TL fazla ödemenin ödeme tarihi olan 31.01.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte istirdadını istemiş olup, dosya içinde mevcut icra dosyasında sözü edilen bilgi ve belgelere rastlanılmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Birleşen 2008/738 Esas Sayılı Dosya Birleşen 2010/179 Esas Sayılı Dosya DAVA TÜRÜ : Menfi tespit-İstirdat-Kira bedelinin Tenzili ve Maddi Tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit, istirdat, kira bedelinin tenzili ve maddi tazminat davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av. ... ve davalı vekili Av. ... geldiler. Hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....
Mahkemece, takibin davalı alacaklı Bahtiyar tarafından borçlular davacı ... ile diğer davalılara karşı 7.685,33 TL için yapılıp kesinleştiği, davanın İİK 72. maddesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin olduğu, mahkemenin görevinin HUMK nun 1. maddesine göre faiz, icra tazminatı ve giderler dışında kalan (çek tazminatı dahil) miktara göre belirleneceği, İşlemiş faiz dışında görevde dikkate alınacak miktarın 7.659,75 TL olduğu, dava tarihinde Sulh Hukuk Mahkemelerinin görev sınırının HUMK nun 8. maddesine göre 7.230,00 TL olduğundan davanın Asliye Ticaret Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş olup hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava menfi tespit ve istirdat istemine ilişkin olup davacılar davayı 7.183,00 TL üzerinden açmıştır. Dava tarihi itibariyle miktar yönünden Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu gözetilmeksizin görevsizlik kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Verilen önceki hükmün Dairemizce bozulması üzerine mahkemece, menfi tespit ve istirdat davasının reddine, birleşen Aydın 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/415 Esas sayılı dava dosyasındaki davanın kısmen kabulü ile davalıların icra takip dosyasına yaptıkları itirazın iptali ile takibin 368.50.-YTL. üzerinden devamına, fazlaya ilişkin ve alacak likit olmadığından icra inkar tazminatının reddine karar verilmiş, hüküm davalı-birleşen dosya davacısı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. Banka vekilinin temyizi, kararın vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı yönünden eksik ve hatalı oluşuna ilişkindir....
İcra Müdürlüğü 2010/25767 sayılı dosyası ile başlatılan icra takip alacağının dava açılmadan önce ödendiğinden menfi tespit davası açılamayacağı ancak istirdat davası açılabileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de davacı birinci takip nedeniyle istirdat davası açmış, ikinci takip nedeniyle menfi tespit davası açmıştır. Bu durumda açılan davada bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Mahkemece işin esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 07.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....