Mahkemece, toplanan delillere göre, dava konusu çeklerin dava dışı şirket ile davalı ... şirketi arasında imzalanan faktoring sözleşmesine istinaden davalıya devredildiği, dava dışı şirket aleyhine açılan menfi tespit davasının kabul edildiği, kararın kesinleştiği, dava dışı şirkete karşı ileri sürülebilecek def'ilerin davalı ... şirketine de ileri sürülebileceği, bu nedenle menfi tespit isteminin yerinde olduğu, davacı tarafından yapılan ödemelerin tarihleri ve dava tarihi dikkate alındığında davanın hak düşürücü süreden sonra açıldığı, bu nedenle istirdat davasının reddi gerektiği gerekçesiyle, davacının menfi tespit isteminin kabulüne, çeklerden dolayı borçlu olunmadığının tespitine, istirdat ve tazminat istemlerinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı...
Menfi tespit davasında öncelikli olarak bir alacağın varlığının tartışıldığı ve davanın devamı sırasında cebri icra tehdidi altında ödeme yapılması durumunda menfi tespite ilişkin talebin istirdat talebine dönüşmesi kuvvetle muhtemel olduğu , alacak ve tazminat ilişkin istirdat taleplerinin arabuluculuk dava şartına tabi olduğu tartışmadan varestedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Birleşen 2008/738 Esas Sayılı Dosya Birleşen 2010/179 Esas Sayılı Dosya DAVA TÜRÜ : Menfi tespit-İstirdat-Kira bedelinin Tenzili ve Maddi Tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit, istirdat, kira bedelinin tenzili ve maddi tazminat davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av. ... ve davalı vekili Av. ... geldiler. Hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....
Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, B.: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233). Menfi tespit davalarında genel ispat yükü alacaklı konumunda olan davalı tarafta bulunmaktadır. Ancak menfi tespit davasının kambiyo senedinden kaynaklanmış olması durumunda, ispat yükü yer değiştirerek Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 11/04/2018 tarihli *** karar sayılı içtihadında da açıkça belirtildiği üzere menfi tespit davacısının üzerindedir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı firma ile müvekkili arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, çeklerin davalı tarafa banka kredilerinde kullanılması için teminat olarak verilmek üzere hazırlandığını, ancak 28.09.2007’de müvekkilinin çek defterlerinin bulunduğu çantanın çalındığını, müvekkilince davalılara çek tesliminin yapılmadığını, davalı firmanın çekleri nereden ve nasıl temin ettiklerini bilmediklerini, bu çeklerden dolayı müvekkilinin itibar kaybına uğradığını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile %40 kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline, olası bir ödeme durumunda davanın istirdat davasına dönüştürülmesine, çek yapraklarının istirdadına...
Bunun yanında davacı taraf manevi tazminat isteminde de bulunmuş ise de, davacı tarafın bu yöndeki iddialarının soyut olduğu gibi davacı tarafça uğranıldığı ileri sürülen manevi zararın ispatlanamadığı, davacı tarafın ticari itibarı ve saygınlığını zedeleyici nitelik ve boyutta bulunmadığı, dolayısı ile manevi tazminat koşullarının gerçekleşmediği anlaşıldığından davacı tarafın manevi tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir....
KARŞI OY YAZISI Dava; menfi tesbit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafın temyizi üzerine Dairemizin 23/05/2013 günlü kararıyla onanmış, davacı vekili tarafından karar düzeltme istenmiştir. Dava; Davalılardan ... ile davacının trafikte sıkıştırma nedeniyle tartıştıkları ve davacı tarafından davalı ...'un darp edilerek telefonunun ve arabasının camının kırıldığı, davalıların araç hasarı ile ilgili delil tesbit raporunu ekleyerek 4.732,21 TL maddi tazminat, davalı ... için 20.000 TL, davalı ... için 5.000 TL manevi tazminat istemli ilamsız icra takibi yaptıkları, davacının usulsüz tebligat nedeniyle bu borcu icra dosyasına ödemek zorunda kaldığı belirtilerek ödediği bedelin istirdadı ve borçlu olmadığının tesbiti istemine ilişkindir....
İİK'nın 72. maddesinin 5. fıkrası gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir. Bu durumda borçlunun menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek devam edilmesi için bir talepte bulunmasına gerek yoktur. Borcun ödenmiş olduğunu öğrenen mahkemenin yukarıda yazılı yasa hükmü gereğince davaya kendiliğinden istirdat davası olarak devam etmesi gerekir (Çavdar, S.: İtirazın İptali, Borçtan Kurtulma, Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, Ankara, 2007, s. 803). 19. Kesinleşmeden icraya konulamayacak istisnai düzenlemelerden biri de İİK'nın 72. maddesinin 4 ve 5. fıkralarında yer alan menfi tespit davasına ilişkindir. Menfi tespit davasının kabulü hâlinde icranın eski hâle getirilebilmesi için kararının kesinleşmesi gerekir....
Mahkemece, toplanan delillere ve Adli Tıp Kurumu Raporuna göre, senetteki imzanın davacıya ait olmadığı, dava tarihi itibariyle davacının maaşından yapılan kesintiler toplamının 39.828,23 TL olduğu, davanın menfi tespit davası iken istirdata döndüğü, istirdat davasında tazminat olamayacağı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, davacının senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, 39.828,23 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava menfi tespit ve istirdat davası olup mahkemece takibe konu bonodan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir....
Mahkemece ıslahla ilave edilen menfi tespit talebi de dikkate alınarak geri alma ve manevi tazminat talebinin reddine, menfi tespit taleplerinin kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Yanlar arasında imzalanan 04.03.2008 tarihli sözleşme ile davalı yüklenici, davacı iş sahibine ait binanın çatı işleri, dış cephe, ısı yalıtım, şömine, daire işleri, boya işleri ve parke cila işlerini malzeme ve işçilik ile birlikte teknik şartnamede yazılı biçimde yapmayı üstlenmiştir. Sözleşmenin 3. maddesinde iş bedelinin 29.000,00 TL + KDV olduğu ve götürü bedelli olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır....